İhracatçı kazandığı dövizi, artık YTL'ye çevirmek zorunda değil |
09 Şubat 2008 | |||
İhracat bedellerinin yurda getirilerek Türk Lirası'na dönüştürülme zorunluluğu kaldırıldı. İhracat bedellerinin yurda getirilmesi zorunluluğunun kaldırılması, ihracatçılar tarafından "devrim" olarak nitelendirilirken, uygulamanın, hem bürokrasinin hem de ihracatçıların iş yükünü azaltacağı belirtiliyor. Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karar'da Değişiklik Yapılmasına Dair 2008/13186 sayılı Karar ile kambiyo mevzuatında bazı değişiklikler yapıldı. Resmi Gazetenin cuma günükü sayısında yayımlanarak yürürlüğe giren karara göre, Türkiye ekonomisinin son yıllardaki performansı ve ulaşılan dış ticaret hacmi, kambiyo mevzuatının serbest transfer ve tasarruf yönündeki ilkesi dikkate alınarak, ihracat bedellerinin yurda getirilerek Türk Lirası'na dönüştürülme zorunluluğuna son verildi. İhracat bedellerinin yurda getirilmesi zorunluluğunun kaldırılması, ihracatçılar tarafından "devrim" olarak nitelendirilirken, uygulamanın, hem bürokrasinin hem de ihracatçıların iş yükünü azaltacağı belirtiliyor.
İhracatçı memnun Türkiye ihracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Oğuz Satıcı, ihracat bedellerinin yurda getirilip bozdurulma zorunluluğunun kaldırılmasının, uzun zamandır talepleri içinde yer aldığını belirterek, "Nihayet gerçekleşti. Gecikmiş de olsa alınan bu karardan dolayı Hazine bakanlığını kutluyoruz" dedi. Satıcı, serbest piyasa ekonomisinin uygulandığı bir durumda bu zorunluluğun bulunmasının zaten yanlış olduğuna işaret etti. Zaten bu konu ile daha önce bazı açılımlar yapıldığını, 100 bin dolara kadar olan ihracat bedellerinin terkin edilebildiğini hatırlatan Satıcı, "Kararın ekonomiye ya da döviz rezervlerine hiç bir olumsuz etkisi olmaz. Tam tersine, Türkiye'deki defter, muhasebe düzeninin düzelmesine katkı sağlar" dedi. Türkiye Dış Ticaret Derneği (TURKTRADE) başkanı Serdar Koçtürk de kararın Türkiye'ye döviz akışına herhangi bir olumsuz etkisi olmayacağını söyledi. Ciddi ihracatçılar açısından ihracat gelirinin işletme sermayesi olarak büyük önem taşıdığını vurgulayan Koçtürk, döviz girdilerinde azalma olmayacağını söyledi. Koçtürk, "Uygulamada zaten dövizi 180 güne kadar sürede yurda getirme imkanı vardı. Bazı malların ihracatında, malın kalitesi ile ilgili 180 günde çözülemeyen problemler oluyor. Müşteriye süre tanımanız gerekiyor. Şimdi ihracatçılara daha fazla güven duyulduğu gösterildi" dedi.
Döviz kaybı olmaz Dolardaki sürekli döviz kaybı nedeniyle dövizin yurt dışında bırakılmasının bir risk oluşturduğuna işaret eden Koçtürk, "Dolar, YTL karşısında sürekli değer kaybediyor. Yani dövizini yurda geç getirmek, ekonomik kayba neden oluyor. Doları geciktirmek, bir avantaj sağlamıyor. 80'li yıllarda dolar değer kazandığı için dövizi geç getirmek avantaj sağlıyordu. Bugün için böyle bir avantaj değil, tam tersine bir risk söz konusu" dedi. Koçtürk, ihracat bedeli dövizlerin yurt dışında yatırıma yönlendirilip yönlendirilemeyeceğine ilişkin soru üzerine de, bu tür yatırımların uzun vadeli olduğuna işaret ederek, "Dövizin yurt dışında bırakılması, işletme sermayesinin yurt dışına transferi anlamına gelir. İşletmeler yatırımı bu sistemle yapmazlar. Firmaların nakit akışında sorun yaratır" diye yanıt verdi. Orta Anadolu İhracatçılar Birliği (OAİB) Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Ünlü de "devrim" olarak nitelendirdiği kararın, hem bürokrasiyi hem ihracatçıyı hem de yargıyı rahatlatacağını kaydetti. Kararın döviz rezervlerini de olumlu etkileyeceğini vurgulayan Ünlü, "İhracatçı, yargıda, bürokraside kaybettiği zamanı ve enerjiyi ihracata ayıracak. İthalat bedelleri de bankalar aracılığı ile transfer edilebildiği için, dövizi yurda getirip alım-satımdan doğan zarar önlenecek. Tekrar tekrar bu kararı alanları tebrik ediyorum" dedi.
Para transferinde düzenleme imkanı Avrupa Birliği (AB) Müktesebatı'na uyum çalışmaları kapsamında, sınır-ötesi olarak yurt dışından döviz alım satımı ve Türkiye'den yurt dışına para transferlerinin, yerleşik bankalar haricindeki mali kurumlarca da yapılabilmesi için Bakanlıkça gerekli düzenlemelerin yapılmasına imkan sağlandı. AB Müktesebatına uyum çalışmaları kapsamında, Türkiye'de yerleşik şirketlerce yurt dışı iştiraklerine ve grup şirketlerine uzun vadeli kredi açılmasına imkan verecek düzenlemenin Bakanlık tarafından yapılmasına da imkan sağlandı. Yeni düzenlemeye göre, dövize ilişkin işlemlerin Merkez Bankası ve bankalar dışında da yapılabilmesini teminen Bakanlıkça düzenleme yapılması öngörülüyor. Bu çerçevede 32 sayılı karara, yerleşiklerce sınır ötesi olarak vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerinin alım satımına ilişkin bir hüküm eklendi.
|