Boşandığı Eşiyle Fiilen Birlikte Yaşadığı Tespit Edilen Hak Sahibi Eş ve Kız Çocukların Durumu |
22 Ocak 2013 | |
I- GİRİŞ Sosyal Güvenlik Kurumu’nca eşinden boşanarak anne veya babasından dolayı ölüm gelir veya aylığı talebinde bulunan eş ve kız çocuklarına ölüm geliri veya aylığı Kanun’da öngörülen hak kazanma şartlarını yerine getirmek kaydıyla bağlanmaktadır. Ancak bu kişilerin boşandıkları eşleri ile fiilen birlikte yaşayarak ölüm gelir veya aylığı aldığı yönünde Kurum’a ihbar veya şikayet olması ya da Kurum’ca gerekli görülmesi hallerinde bu kişiler hakkında sosyal güvenlik denetmenlerince gerekli araştırma ve incelemeler yapılmakta, böyle bir durumun olduğunun tespit edilmesi halinde 5510 sayılı Kanun’un 56. maddesinin son fıkrası gereğince eş ve kız çocuklarının, bağlanmış olan gelir veya aylıkları kesilmekte ve bu kişilere ödenmiş olan gelir veya aylıklar anılan Kanun’un 96. maddesi hükümlerine göre geri alınmaktadır. Ayrıca, haklarında Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin 5. maddesinin son fıkrası uyarınca Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurusunda bulunulmaktadır. www.ozdogrular.com Bu yazıda, boşandıkları eşleri ile fiilen birlikte yaşayarak ölüm gelir veya aylığı aldığı tespit edilen eş ve kız çocuklarına yersiz ödenen tutarlara ilişkin sürenin tespiti ve bu kişiler hakkında Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurusu konuları incelenecektir. II- YERSİZ ÖDEMELRİN TESPİTİ 5510 sayılı Kanun 4/1(a) ve 4/1(b) bentleri kapsamında gelir veya aylık almakta olan eş ve kız çocuklarına fazla veya yersiz olarak yapıldığı tespit edilen bu Kanun kapsamındaki her türlü ödemelerin geri alınmasına ilişkin usul ve esaslar, anılan Kanun’un 96. maddesi ile Fazla veya Yersiz Ödemelerin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmelik(1)te düzenlenmiştir. Buna göre; fazla veya yersiz olarak yapıldığı tespit edilen bu Kanun kapsamındaki her türlü ödemelerin; - Sigortalı veya hak sahiplerinin kasıtlı veya kusurlu davranışlarından doğmuşsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla on yıllık sürede yapılan ödemelerin, bu ödemelerin yapıldığı tarihlerden, - Kurum’un hatalı işlemlerinden kaynaklanmışsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla beş yıllık sürede yapılan ödemeler toplamının ilgiliye tebliğ edildiği tarihten itibaren 24 ay içinde yapılacak ödemelerde faizsiz, 24 aylık sürenin dolduğu tarihten sonra yapılacak ödemelerde ise bu süre sonundan itibaren hesaplanacak olan kanunî faizi ile birlikte, genel hükümlere göre geri alınacağı hüküm altına alınmıştır. Anılan Yönetmelikte, boşanma nedeniyle gelir veya aylık bağlandıktan sonra boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşayarak gelir veya aylık alan hak sahiplerinin durumu kasıtlı ve kusurlu davranış olarak değerlendirilmiştir. Ancak, boşandıkları eşleri ile fiilen birlikte yaşayarak ölüm gelir veya aylığı aldığı tespit edilen eş ve kız çocuklarına yersiz ödenen tutarların tahsili 5510 sayılı Kanunla düzenlendiğinden borç süresi Yönetmelikte her ne kadar tespit tarihinden itibaren geriye doğru 10 yıllık süre olarak nitelendirilmiş ise de borcun süresi Kanun gereğince 2008/Ekim ayı öncesini kapsamamaktadır. www.ozdogrular.com Bu süre ancak, 2008/Ekim ayından önce ölen sigortalıların yine bu tarihten önce boşanması nedeniyle ölüm geliri veya aylığı bağlanan eş ve kız çocuklarının boşandığı eşleri ile fiilen birlikte yaşadıklarının en erken 01.10.2018 tarihinden sonra tespit edilmesi halinde uygulanabilecektir. Öte yandan, hak sahiplerine yersiz ödenen gelir veya aylıkların tahsili için yersiz ödemenin tespit tarihi sosyal güvenlik denetmenlerince yapılan soruşturma veya inceleme raporlarına göre belirlenmektedir. Örnek: 01.07.2006 tarihinde vefat eden sigortalının kızı 15.12.2006 tarihinde boşanarak babasından dolayı ölüm aylığı talebinde bulunmuştur. Buna istinaden Kurum’ca 01.01.2007 tarihinden itibaren kendisine ölüm aylığı bağlanmıştır. Ancak sosyal güvenlik denetmenlerince hak sahibi hakkında yapılan inceleme ve değerlendirme sonucu 01.11.2012 tarihli raporda boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı tespit edilmiştir. www.ozdogrular.com Buna göre; 01 /11 / 2012 01 /10 / 2008 00/ 01 ay/ 04 yıl Her ne kadar hak sahibine ölüm aylığı bağlama tarihi 01.01.2007 ise de borç süresi Kanun’un yürürlük tarihinden sonraki kısmı kapsamaktadır. Bu nedenle, hak sahibinden 4 yıl 1 aylık sürenin tahsilatının yapılması gerekmektedir. III- CUMHURİYET SAVCILIKLARA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULMASI Kurum’ca boşandıkları eşleri ile fiilen birlikte yaşayarak ölüm gelir veya aylığı aldığı tespit edilen eş ve kız çocuklarının hileli davranışlarda bulunarak haksız yere gelir veya aylık almaya devam etmek istemeleri, Kurum’u dolandırma kastı ile yaptıkları bir davranış olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle, Fazla veya Yersiz Ödemelerin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik gereğince bu kapsamda birlikte yaşama durumunun tespit edilmesi halinde Yönetmeliğin 5. maddesinin son fıkrası uyarınca Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurusunda bulunulmakta ve Kurum’ca kamu aleyhine dolandırıcılık sebebi ile kamu davası açılmasını talep edilmektedir. Ancak, bu tür suç duyurularına Cumhuriyet Savcılıklarınca çoğunlukla kovuşturmaya yer olmadığı yönünde karar verilmekte veya açılan davalarda ise mahkemelerce yine aynı nispette sigortalı lehine beraat kararına hükmedilmektedir. Böylelikle Kurum’un dolandırıcılık sebebiyle, sigortalının cezalandırılması amacıyla yapılan suç duyurusu sonucunda açılan ceza davası neticesinde mahkeme tarafından verilen beraat kararları ile ortada isnat edilebilecek bir kast ve suç kalmamaktadır. Ayrıca, en son Zonguldak 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nce boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşayan kişilerin birlikte yaşamalarının dolandırıcılık olmayacağı birlikte yaşamanın kendi iradeleri olduğu yönünde verdiği karar Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nda incelenmiş ve yerel mahkemenin kararı yerinde bulunmuştur.www.ozdogrular.com IV- DEĞERLENDİRME VE SONUÇ Kurum’dan boşanmaları nedeniyle ölüm geliri veya aylığı bağlanan eş ve kız çocuklarının gelir ve aylıklarının, Kurum sosyal güvenlik denetmenlerince boşandıkları eşleri ile fiilen birlikte yaşadıkları yönünde bir tespit yapılmadığı sürece ödenmesine devam edilmesi gerekmektedir. Ancak, herhangi bir tespit yapılması halinde ise 5510 sayılı Kanun’un 56. maddesinin son fıkrasında değişiklik yapılmadığı sürece bu kişilerin ölüm gelir veya aylıkları kesilerek mutlaka yersiz ödenen tutarların ilgililerden tahsilatının yapılması gerekmektedir. www.ozdogrular.com Diğer taraftan, ölüm gelir veya aylığı kesilerek Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurusunda bulunulan hak sahipleri hakkında Cumhuriyet Savcılıklarınca çoğunlukla kovuşturmaya yer olmadığı yönünde karar verilmesi, açılan davalarda ise mahkemelerce bu kişilerin birlikte yaşamalarının dolandırıcılık olmayacağı, birlikte yaşamanın kendi iradeleri yönünde olduğu gerekçeleriyle hak sahipleri lehine beraat kararları vermesi ayrıca, bu tür davaların hak sahipleri açısından mağduriyetlere sebebiyet verdiği ve uygulama bakımından Yargı’nın ve Kurum’un iş yükünü artırdığı hususları da göz önünde bulundurulduğunda, Sosyal Güvenlik Kurumu’nca Fazla veya Yersiz Ödemelerin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 5. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde bir düzenleme yapılması gerekmektedir. Cengiz TÜRKCAN* * SGK, Sigortalı Emeklilik Daire Başkanlığı, Şube Müdürü (1) 27.09.2008 tarih ve 27010 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------- Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz. |