Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun' da Hapis Cezaları PDF Yazdır e-Posta
28 Mart 2013
Image

I- GİRİŞ

6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun; Devlete, il özel idarelerine, belediyelere ve Sosyal Güvenlik Kurumu gibi kendi özel kanunlarıyla bu Kanun yetkilerine haiz kurumlara, süresinde ödenmeyen alacaklarını devlet gücünü doğrudan doğruya kullanmak suretiyle en hızlı ve en etkin biçimde takip ve tahsil etmelerini sağlayan geniş kapsamlı bir usul kanunudur. www.ozdogrular.com

Bu Kanun; kamu alacağını güvence altına almak için korunma hükümlerini ve yine yasal süresinde ödenmeyen kamu alacağını tahsil edebilmek için cebren tahsil usullerini düzenlemektedir.

Yasal süresi içinde ödenmeyen kamu alacakları, bu Kanun hükümleri çerçevesinde cebren tahsil olunur. Cebren tahsilat, borçlu teminat göstermişse, teminatın paraya çevrilmesi yahut kefilin takibi, gerekli şartlar mevcutsa, borçlunun iflasının istenmesi veya borçlunun borca yetecek miktardaki mallarının haczedilerek paraya çevrilmesi yoluyla olmaktadır.

Ayrıca, koruma hükümleri ve cebren tahsilat hükümleri dışında borçlu, üçüncü kişiler veya icra takibini yürüten memurlar hakkında Kanunun emrettiği yükümlülüklerin yerine getirilmemesi nedeniyle 6183 sayılı Kanunda bazı hapis cezası hükümlerini de düzenlenmiştir.  www.ozdogrular.com

Buna göre, söz konusu Kanunda borçlular, üçüncü kişiler veya icra takibini yürüten memurlar hakkında uygulanan hapis cezaları aşağıda açıklanmıştır.

II- BORÇLU KİŞİLER HAKKINDA UYGULANAN HAPİS CEZALARI

A- MAL BİLDİRİMİNDE BULUNMAYANLAR HAKKINDA UYGULANACAK HAPİS CEZASI

6183 sayılı Kanun’un 60. maddesi, kendisine ödeme emri tebliğ edilen borçlunun, 7 günlük müddet içinde borcunu ödemediği ve mal bildiriminde de bulunmadığı takdirde mal bildiriminde bulununcaya kadar bir defaya mahsus olmak ve üç ayı geçmemek üzere hapisle tazyik olunacağını,

Hapisle tazyik kararının, ödeme emrinin tebliğini ve 7 günlük müddetin bitmesini müteakip tahsil dairesinin yazılı talebi üzerine icra tetkik mercii hakimi tarafından verileceğini,

Bu kararların Cumhuriyet Savcılığınca derhal infaz olunacağını,

hükme bağlamıştır.  www.ozdogrular.com

Buna göre, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde borcunu ödemeyen ve de mal bildirimde bulunmayan borçlu hakkında mal bildiriminde bulununcaya kadar bir defaya mahsus olmak ve üç ayı geçmemek üzere tahsili dairesinin yazılı talebi üzerine İcra Mahkemesince hapsen tazyik kararı verilir ve Cumhuriyet Savcılığınca bu karar derhal uygulanır.

Hapsen tazyik kararı borçluya uygulanan bir hapis cezası niteliğinde olmaktan ziyade borçluyu tahsil dairesine mal bildiriminde bulunmaya zorlayan bir hüküm niteliği taşıdığından borçlunun mal bildiriminde bulunduğu anda hapsen tazyik bütün hükümleri ile son bulur.

B- GERÇEĞE AYKIRI BİLDİRİMDE BULUNANLAR HAKKINDA UYGULANACAK HAPİS CEZASI

6183 sayılı Kanun’un 59. maddesine göre, mal bildirimi; borçlunun gerek kendisinde, gerekse üçüncü şahıslar elinde bulunan mal, alacak ve haklarından borcuna yetecek miktarın, nevini, mahiyetini, vasfını, değerini ve her türlü gelirlerini veya haczi kabil mal veya geliri bulunmadığını ve yaşayış tarzına göre geçim kaynaklarını ve buna nazaran borcunu ne suretle ödeyebileceğini yazı ile veya sözle tahsil dairesine bildirmesidir.

6183 sayılı Kanun’un 111. maddesi, 6183 sayılı Kanuna göre istenen mal bildirimini gerçeğe aykırı surette yapanlarla, yaşayış tarzları mal bildirimine uymayanların üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağını hükme bağlamıştır.

Buna göre, kendisinden mal bildiriminde bulunulması istenilen borçluların; borcun tahsil edilmesini engellemek amacıyla

- Noksan mal veya gelir bildirmesi,

- Malı bulunmadığını bildirip geçim kaynağını ve buna göre yaşam tarzlarını gerçeğe aykırı biçimde bildirmiş olmaları,

- Üçüncü kişilerin mallarını kendi malı olarak göstermeleri,

- Bildirdiği mal üzerinde üçüncü kişilerin haklarını bildirmemeleri

halinde tahsil dairesinin ihbarı üzerine Cumhuriyet Savcılığınca haklarında takip yapılır ve bu suçu işleyen borçlular sulh mahkemelerince üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılırlar.

C- İSTENECEK BİLGİLERİ VERMEYENLER HAKKINDA UYGULANACAK HAPİS CEZASI

6183 sayılı Kanun’un 114. maddesinin birinci fıkrası, Kendisine ödeme emri tebliğ olunan ve malı olmadığı yolunda bildirimde bulunan amme borçlularının bu bildirim ile birlikte veya bildirim tarihinden itibaren 15 gün içinde:

- En son kanuni ikametgah ve iş adreslerini,  

-Varsa devamlı mükellefiyetleri bulunan diğer tahsil dairelerini ve amme idarelerini ve bunlardaki hesap ve kayıt numaralarını bildirmek, nüfus kayıt suretini vermek mecburiyetinde olduğunu,  

Aynı maddenin ikinci fıkrası ise, bu vazifeyi makbul bir özre dayanmadan zamanında yerine getirmeyenlerin elli güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılacağını,

Hükme bağlamıştır.  www.ozdogrular.com

Buna göre, mal bildirimde malı olmadığını bildirip de kendisinden istenilen bilgileri süresinde vermeyen borçlular hakkında yapılacak suç duyurusu üzerine mahkemece en fazla elli güne kadar adli para cezası verilir. Ceza olarak belirlenen gün sayısı, borçlunun ekonomik ve diğer şartlarına göre 20 ila 100 lira arasında bir miktarla çarpılır ve uygulanacak para cezası bulunur. Borçlu, süresi içinde para cezasını ödemez ise mahkeme kararında belirtilen ceza, gün kadar hapse çevrilir.

Adli para cezasının hapse çevrilmesinde belirlenen hapis süresi tazyik hapsi niteliğindedir. Buna göre, hükümlü para cezasını ödediği takdirde serbest bırakılır. Ödeme yapmaz ise mahkemece belirlenen gün kadar hapis cezası tatbik olunur.

D- MAL EDİNME VE ARTMALARINI BİLDİRMEYENLER HAKKINDA UYGULANACAK HAPİS CEZASI

6183 sayılı Kanun’un 61. maddesi, mal bildiriminde, malı olmadığını gösteren veyahut borca yetecek kadar mal göstermemiş olan borçlunun, sonradan edindiği malları ve gelirindeki artmaları, edinme ve artma tarihinden başlayarak 15 gün içinde tahsil dairesine bildirmeye mecbur olduğunu,

6183 sayılı Kanun’un 112. maddesi, usulü dairesinde mal bildiriminde bulunduktan sonra, edinilen mallarla, her türlü mallarında, kazanç ve gelirlerinde olan artmaları 61. madde hükümleri gereğince zamanında bildirmemek suretiyle amme alacağının tahsilini engellemiş veya zorlaştırmış olanların bir seneye kadar hapis cezası ile cezalandırılacağını

hükme bağlamıştır.  www.ozdogrular.com

Buna göre, mal bildirimde malı olmadığını veya borca yetecek kadar malı olmadığını bildiren borçluların sonradan edindikleri malları veya kazanç veya gelirindeki artmaları, edinme ve artma tarihinden itibaren 15 gün içinde tahsil dairesine bildirmeyerek amme alacağının tahsilini engellemiş veya zorlaştırmış olmaları halinde tahsil dairesinin bildirimi üzerine Cumhuriyet Savcılığı’nca haklarında takip yapılır.

Bu suçu işlediği anlaşılan borçlular hakkında sulh mahkemelerince bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılırlar. www.ozdogrular.com

E- HACİZLİ MALLARDA ALACAKLI AMME İDARESİNİN MUVAFAKATİNİ ALMAKSIZIN TASARRUFTA BULUNAN BORÇLULAR HAKKINDA UYGULANACAK HAPİS CEZASI

6183 sayılı Kanun’un 73. maddesinin birinci fıkrası; borçlunun, alacaklı amme idaresinin muvafakatini almaksızın hacizli mallarda tasarrufta bulunamayacağını ve haczi koyan tahsil dairesi buna aykırı hareketin cezayı mucip olduğunu borçluya ihtar edeceğini hükme bağlamıştır. Ancak, Kanunda bu hükme aykırı olarak hareket eden borçluya uygulanacak ceza açıkça belirtilmemekle beraber 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Muhafaza Görevini Kötüye Kullanma” başlıklı 289. maddesi hükmünce, muhafaza edilmek üzere kendisine resmen teslim olunan rehinli veya hacizli veya herhangi bir nedenle el konulmuş olan mal üzerinde teslim amacı dışında tasarrufta bulunan kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis ve üç bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılacağını ve kişinin bu malın sahibi olması halinde, verilecek ceza yarı oranında indirileceğini düzenlediğinden alacaklı amme idaresinin muvafakatini almaksızın hacizli mallarda tasarrufta bulunan borçluya üç aydan iki yıla kadar verilecek hapis ve üç bin güne kadar adli para cezasına hakim tarafından yarı oranda indirilmiş olarak karar verilir.

F- AMME ALACAĞININ TAHSİLİNE ENGEL OLANLAR HAKKINDA UYGULANACAK HAPİS CEZASI

6183 sayılı Kanun’un 110. maddesi; “Amme alacağının tahsili için hakkında takip muamelelerine başlanan borçlu kısmen veya tamamen tahsile engel olmak veya tahsili zorlaştırmak maksadıyla mallarından bir kısmını veya tamamını,  

1. Mülkünden çıkararak, telef ederek yahut değerden düşürerek gerçek surette,

2. Gizleyerek, kaçırarak muvazaa yolu ile başkasının uhdesine geçirerek veya aslı olmayan borçlar ikrar ederek, yahut alındılar vererek gerçeğe aykırı surette, varlığını yok eder veya azaltır ve geri kalan mallar borcu karşılamaya yetmezse altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” hükmünü düzenlemiştir.

Buna göre; borcun tahsilini engellemek amacıyla mallarından bir kısmını veya tamamını;

- mal varlığından çıkararak

- muvazaa yolu ile başkasının üstüne geçirerek,,

- gerçeğe aykırı şekilde alındılar düzenleyerek,

- gerçekte olmayan borçlara karşılık olarak

yok etmesi veya azaltması halinde, hakkında icra takibi yapılan borçlu altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Ancak bu cezanın verilebilmesi için borçlunun geri kalan mallarının amme alacağını karşılamaması gerekmektedir.

III- ÜÇÜNCÜ KİŞİLER HAKKINDA UYGULANAN HAPİS CEZALARI

A- YARDIM MECBURİYETİNİ YERİNE GETİRMEYENLER HAKKINDA UYGULANAN HAPİS CEZASI

6183 sayılı Kanun’un 6. maddesi; “Tahsil dairelerince bu kanuna göre yapılan tebliğ ve verilen emirleri derhal yapmaya ve neticesini geciktirmeksizin tahsil dairesine bildirmeye alakadarlar mecburdurlar.

Makbul bir özre dayanmadan bu mecburiyeti ifa etmeyenler hakkında Cumhuriyet Savcılığınca umumi hükümlere göre doğrudan doğruya takibat yapılır.” hükmünü öngörmüştür.  www.ozdogrular.com

Amme borçlusunun icraen takibi sırasında zor kullanma, borçlunun adresini tespit, haciz tatbiki, kilitli ve kapalı yerlerin zorla açtırılması gibi kendisinden resmi olarak yardım talebi istenen ilgililerin bu talepleri derhal yerine getirmeleri gerekmektedir. Bu talepleri makul bir özrü olmadan yerine getirmeyenler hakkında, durum icra memurunca tutulacak tutanakla belgelendirilerek Cumhuriyet Savcılığına intikal ettirilir ve Cumhuriyet Savcılığınca genel hükümlere göre hakkında bağlı olduğu merciden soruşturma izni almaksızın doğrudan takip yapılır.

Alakadarlar (İlgililer) tabirinden borçlu ve onunla işlemde bulunan üçüncü kişiler, kamu veya özel sektör yönetici ve memurları ile muhtar ve kolluk kuvvetlerinin anlaşılması gerekmekle beraber uygulamada tahsil dairesinin yardım talebi, genellikle polis ve jandarma gibi kolluk kuvvetleri ve diğer resmi görevlilerden edilmektedir. Söz konusu talepleri yerine getirmeyen resmi görevliler hakkında doğrudan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Görevi Kötüye Kullanma” başlıklı 257. maddesi gereğince işlem yapılması gerekmektedir. www.ozdogrular.com

Söz konusu Kanun maddesinin ikinci fıkrası, Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir kazanç sağlayan kamu görevlisinin, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağını

hükme bağlamıştır.

Buna göre, resmi olarak kendisinden istenen yardım talebini yerine getirmeyen resmi görevliler, tahsil dairesinin ihbarı üzerine Cumhuriyet Savcılığı tarafından doğrudan takip olunurlar ve ceza mahkemelerince altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılırlar.

B- AMME BORÇLUSUNA AİT ELLERİNDE BULUNDURDUKLARI MALLARI BİLDİRMEYEN ÜÇÜNCÜ KİŞİLER HAKKINDA UYGULANAN HAPİS CEZASI

6183 sayılı Kanun’un 55. maddesinin son fıkrasında, borcunu vadesinde ödemeyenlere ait malları elinde bulunduran üçüncü şahıslardan bu malları 7 gün içinde bildirmelerinin istenileceği;  

6183 sayılı Kanun’un 113. maddesinde de, amme borçlusuna ait ellerinde bulundurdukları malları 55. maddenin son fıkrası gereğince yapılan talebe rağmen bildirmeyenlerin altı aya kadar hapis cezası ile cezalandırılacağı

hükme bağlanmıştır.  

Buna göre, kamu borçlusuna ait malları ellerinde bulunduran üçüncü şahıslar, yapılan talebe rağmen bu malları bildirmemişler ise, tahsil dairesinin ihbarı üzerine Cumhuriyet Savcılığı tarafından takip olunurlar ve Sulh Mahkemesince altı aya kadar hapis cezası ile cezalandırılırlar.

C- HACİZ BİLDİRİSİNE HAKSIZ YERE İTİRAZ EDEN ÜÇÜNCÜ ŞAHISLAR HAKKINDA UYGULANACAK CEZA

6183 sayılı Kanun’un 79. maddesinin altıncı fıkrası, üçüncü şahsın, haciz bildirisi üzerine yedi gün içinde alacaklı tahsil dairesine itiraz ettiği takdirde, alacaklı amme idaresi bir yıl içinde, üçüncü şahsın yaptığı itirazın aksini genel mahkemelerde açacağı davada ispat ederek, üçüncü şahsın İcra ve İflas Kanunu’nun 338. maddesinin birinci fıkrasına göre cezalandırılmasını ve borçlu bulunduğu tutarın ödenmesine hükmedilmesini isteyebileceğini,

İcra ve İflas Kanunu’nun 338. maddesinin birinci fıkrası ise, bu Kanuna göre istenen beyanı, hakikate aykırı surette yapan kimse, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağını

hükme bağlamıştır.  www.ozdogrular.com

6183 sayılı Kanun’un 79. maddesine göre gönderilen haciz bildirisini alan üçüncü şahıslar, Tahsil dairesi borçlusuna borcu olmadığı veya malın yedinde bulunmadığı veya haczin tebliğinden önce borcun ödendiği veya malın tüketildiği ya da kusuru olmaksızın telef olduğu veya alacağın borçluya veya emrettiği yere verilmiş olduğu gibi bir iddiada iseler, durumu haciz bildirisinin kendilerine tebliğinden itibaren 7 gün içinde Tahsil dairesinin ilgili ünitesine yazılı olarak bildirmek zorunda olup, bu zorunluluğu yerine getirmemeleri halinde mal ellerinde ve borç zimmetlerinde sayılarak haklarında 6183 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. www.ozdogrular.com

Tahsil dairesi üçüncü şahsın yaptığı itirazın aksini itiraz tarihinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde açacağı davada ispat eder ve İcra ve İflas Kanunu’nun 338. maddesinin birinci fıkrasının uygulanması talebini Cumhuriyet Savcılığına intikal ettirir.

Bu suçu işleyenler söz konusu mahkemeler tarafından üç aydan bir yıla kadar cezalandırılırlar.

D- MENKUL MALLARI KORUMAK MECBURİYETİNDE OLUP DA BU MECBURİYETİ YERİNE GETİRMEYENLER HAKKINDA UYGULANACAK HAPİS CEZA

6183 sayılı Kanun’un 83. maddesi; Borçlu, zilyed ve güvenilir şahısların 82. madde gereğince kendilerine bırakılan malları, alacaklı amme idarelerince yapılacak ilk talep üzerine derhal ve kendilerine teslim edildiği zamandaki durumları ile geri vermek mecburiyetinde olduklarını,  

Bu mecburiyeti yerine getirmeyenlerin, haklarında yapılacak ceza takibinden başka, bu malların kendilerine atfolunamayacak bir sebepten dolayı telef veya zayi olduğunu ispat edemedikleri takdirde, geri verilmeyen malların değerleri tutarınca borçlu sayılıp bu kanun hükümleri gereğince takip olunacağını,

hükme bağlamıştır.  www.ozdogrular.com

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Muhafaza Görevini Kötüye Kullanma” başlıklı 289. maddesine göre, muhafaza edilmek üzere kendisine resmen teslim olunan rehinli veya hacizli veya herhangi bir nedenle el konulmuş olan mal üzerinde teslim amacı dışında tasarrufta bulunan kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis ve üç bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılacağını hükme bağlamıştır.

Buna göre, Kamu borcundan dolayı tahsil dairesince malları haczedilerek zilyed veya güvenilir şahıs olarak kendilerine bırakılmış olan menkul malları, alacaklı amme idarelerince yapılacak ilk talep üzerine derhal ve kendilerine teslim edildiği zamandaki durumları ile geri vermeyenler tahsil dairesinin suç duyurusu üzerine sulh ceza mahkemesince üç aydan iki yıla kadar hapis ve üç bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılabilecektir.

IV- İCRA TAKİBİNİ YÜRÜTEN MEMURLAR HAKKINDA UYGULANAN HAPİS CEZALARI  

A- SIRRIN İFŞASI YASAĞINI ÇİĞNEYENLER HAKKINDA UYGULANACAK HAPİS CEZASI

6183 sayılı Kanun’un 107. maddesince; bu Kanunun tatbikinde vazifeli bulunan kimselerin, bu vazifeleri dolayısıyla amme borçlusunun ve onunla ilgili kimselerin şahıslarına, mesleklerine, işlerine, muamele ve hesap durumlarına ait öğrendikleri sırlarla, gizli kalması lazım gelen diğer hususları ifşa ettikleri takdirde Türk Ceza Kanunu’nun 239. maddesine göre cezalandırılacağı,

Türk Ceza Kanunu’nun 239. maddesi ise, sıfat veya görevi, meslek veya sanatı gereği vakıf olduğu ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgeleri yetkisiz kişilere veren veya ifşa eden kişinin, şikayet üzerine, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılacağı

öngörülmüştür. www.ozdogrular.com

Buna göre; 6183 sayılı Kanun’un uygulamasında görevli olanlardan sırrın ifşası yasağını çiğneyenler hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası uygulanacaktır. Ancak, bu cezanın uygulanabilmesi için suçtan zarar gören kimse tarafından bu eylemi yapanlar hakkında yazılı olarak şikayet yapılması ve haklarında dava açılması gerekmektedir. www.ozdogrular.com

B- ARTIRMALARA KATILAMAYACAK VE ARTIRMALARDAN MAL SATIN ALAMAYACAK OLANLAR HAKKINDA UYGULANACAK HAPİS CEZASI  

6183 sayılı Kanun’un 108. maddesinde; “Bu Kanun’un tatbikinde vazifeli bulunan kimseler, bu kanun gereğince paraya çevrilecek malların artırmasına ne kendi adlarına, ne de diğer kimseler ad ve hesabına iştirak edemeyecekleri ve bu artırmalardan mal satın alamayacakları gibi, bu malları üçüncü şahıslar vasıtasıyla veya üçüncü şahıslara satın aldırıp onlardan beş sene müddetle teferruğ suretiyle dahi satın alamazlar. Bu memnuiyet, bunların eşlerine ve üçüncü dereceye kadar (bu derece dahil) kan ve sıhri hısımlarına da şamildir. Bu memnuiyet hilafına yapılan ihalelerin 99. maddeye göre feshi istenebilir.

Bu madde hükmüne aykırı hareket edenler üç aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılırlar.” hükmüne yer verilmiştir.

Buna göre, 6183 sayılı Kanun’un uygulamasında görevli dairede (alacaklı tahsil dairesi) çalışan personel ile bunları eşleri ve üçüncü dereceye kadar kan ve sıhri hısımları icraen satılmak üzere yapılacak artırmaya ne kendi ne de başkası hesabına katılamayacakları gibi bu artırıma giren üçüncü şahıslardan beş sene içinde icraen satılan malı da satın alamazlar. Bunun aksine hareket edenler üç aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılırlar. www.ozdogrular.com

V- SONUÇ

6183 sayılı Kanun, borçlarından dolayı borçluları sadece mal varlığı ile sorumlu tutmakta olup borçlarından dolayı herhangi bir hapis cezasına ilişkin bir hüküm öngörmemekle beraber; borçlu, üçüncü kişiler veya icra takibini yürüten memurlar hakkında kanunun emrettiği yükümlülüklerin yerine getirilmemesi nedeniyle bazı hapis cezası hükümlerini düzenlenmiştir. Uygulanan bu hapis cezaları borca karşılık borçlunun hürriyetini bağlayıcı bir hapis cezası niteliğinde olmayıp kanunun emrettiği yükümlülükleri yerine getirilmesini sağlamakla sınırlıdır. Ancak, 6183 sayılı Kanun’un öngördüğü ceza hükümleri gerek uygulayıcılar gerekse bu Kanuna kendisine bir takım yükümlülükler getirilen kişiler yeterince bilmediklerinden Kanun’un öngördüğü caydırılıcılık işlevi yeteri kadar işletilememektedir. Bu yüzden; 6183 sayılı Kanun’un emrettiği yükümlülükleri en hızlı ve etkili bir şekilde yerine getirilmesini sağlamak bakımından kamu alacağını tahsil etmekle yükümlü olan dairelerin bu yaptırımların uygulanmasını sağlamak, bu yükümlülüklerini yerine getirmeyenler ise bu yaptırımlardan haberdar olmak zorundadırlar.

Ufuk DORUK*

E-Yaklaşım

______________________________

*   SGK, Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü, İhtilaflı Primler Dairesi Başkanlığı, Şube Müdür V.

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.