Türkiye'de 2003 yılı itibariyle başlayan Sağlıkta Dönüşüm Projesi (SDP) büyük ölçüde hayata geçirildi. Sağlık kurumları Sağlık Bakanlığı, sosyal güvenlik hizmeti veren kurumlar ise SGK çatısı altında toplandı. Genel sağlık sigortası yürürlüğe girdi ve nüfusun tamamı sağlık güvencesi kapsamına alındı. Aile hekimliği ve sevk zincirinin tamamlanmasıyla proje bütünlüğe kavuşmuş olacak. AK Parti'nin sandıkta en fazla karşılığını gördüğü hizmetlerin başında şüphesiz sağlık ve sosyal güvenlik politikaları geliyor. Sağlığa erişimin ve kalitenin gözle görülür bir şekilde artmış olması dost-düşman herkesin kabul ettiği bir başarı. Ancak genel sağlık sigortası sisteminin bu kadar başarılı uygulanması, özel sağlık sigortası satan şirketler için pek hoş bir durum değil. Estetik ameliyatlar hariç, her türlü sağlık giderinin devlet tarafından karşılanıyor olması birilerini rahatsız etmeye başladı. İşte bu yüzden son bir iki yıldır, alttan alta tamamlayıcı sağlık sigortası (TSS) adı altında bir özel paket ısıtılıyor. Geriye dönüş mü? Isıtılan paketin amacını özetleyelim... SGK'nın ödemelerini mümkün olduğunca sınırlandırıp, vatandaşın ödeyeceği ilave ücret miktarını artırıp, buradan özel sağlık sigortası pastası üretmek. Bunun için kulağa hoş gelen cerbezeli sloganlar da üretilmiş: "Özel sigorta yaptıran vatandaş ilave ücret ödemeyecek!" İyi de vatandaş zaten sosyal güvenlik kapsamına girince sağlık güvencesine de kavuşmuş oluyor. Ayrıca kamu sağlık kurumlarından yararlanarak ilave ücret ödemeden sağlık hizmeti almak da pekâlâ mümkün. Hatta pek çok sağlık hizmeti için özel hastanede dahi ilave ücret ödemiyor. (Yoğun bakım, kanser tedavisi, diyaliz vd.) Kamu sağlık sigortasına minneti olmayan azınlık içinse zaten öteden beri özel paketler mevcut. Belirli mahfillerde hükümet erkanına, "bu kadar geniş sağlık hizmetini sosyalist ülkeler bile vermiyor, siz bunu sürdüremezsiniz" kabilinden akıl veren yerli ve yabancı dostlar var. Ancak bu konuda en bonkör davrandığımız yıllarda bile kişi başı sağlık harcamamızın (2007-2010) 3300 dolar olan OECD ortalamasının beşte biri kadar olduğunu hatırlatmış olalım. Evet, kamu sağlık harcamalarında henüz az gelişmiş ülke ligindeyiz ve vatandaş desteğiyle yürünen bu yoldan dönmek için hiçbir mantıklı neden yok. İşçi olarak çalışan SGDP ödemez Soru: Sadettin Bey, ben SSK'dan emekli oldum. Tekrardan SSK'lı işe gireceğim. Acaba maaşımda ne kadar kesinti olur? Bunun için SGK'ya prim yatırmam gerekiyor mu? Emekli olduktan sonra çalışanların maaşlarından bazı kesintiler oluyormuş. Bu konuda bilgi verebilir misiniz? Aydın Ü. Cevap: Aydın Bey, emekli olduktan sonra şirket ortağı veya vergi mükellefi olmanız halinde maaşınızdan %15 kesinti olur. Kamuda veya kamuya ait şirketlerde çalışmanız halindeyse emekli aylığınız tamamen kesilir. Ancak bir işverene bağlı olarak 4/a'lı, yani eski adıyla SSK'lı çalışmanız halinde maaşınızdan herhangi bir kesinti olmaz. Sosyal güvenlik destek priminiz işverenin ödeyeceği ücretten kesilir. Sadettin Orhan http://www.bugun.com.tr/gssye-tss-mi-ekleniyor-yazisi-652400 --------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------- Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz. |