Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Taşeron işçisine kadro mu? PDF Yazdır e-Posta
03 Temmuz 2013
Image

Türkiye'de bir milyondan fazla işçi taşeron (alt işveren) işçisi statüsünde çalışıyor. Bunun yaklaşık 600 bini devlet tarafından istihdam ediliyor. Maliyet avantajı, yönetim kolaylığı ve diğer pek çok sebep, taşeronlaşmayı hem kamuda hem özel sektörde yaygınlaştırıyor.

Ancak taşeron konusunun zaman içerisinde geldiği nokta, uygulamanın özellikle devlet açısından çıkmaza girdiğini gösteriyor. İşte bu yüzden taşeron işçileri konusunda kapsamlı bir düzenleme üzerinde çalışılıyor.

9. Daire 'kadro' dedi!

Bugün gelinen noktada yargı mercilerince verilen kararlarla taşeron konusu başka bir boyut kazanmış durumda. Öteden beri devam eden taşeron davalarında geçtiğimiz yıl Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM) ile ilgili verdiği karar bir dönüm noktası oldu.

Yol-İş Sendikası'nın takip ettiği davada 9. Daire, 8.761 işçinin taşeron işçisi değil, KGM'nin işçisi olduğuna ve bu işçilerin kadrolu işçilerle aynı statüde bulunduğuna hükmetti. Ayrıca diğer pek çok kamu kurumundaki taşeron işçiler için de benzer kararlar verildi. Üstelik bu kararlar, İş Kanununda 2006 yılında yapılan ve taşeron işçilerinin kadroya alınması yolunu kapatan düzenlemeye rağmen verilmeye devam etti.

"600 bin işçi dava açarsa!"

Mahkeme kararı gereği Karayolları Genel Müdürlüğü, Maliye Bakanlığı'ndan 8.761 işçi için kadro talep etti fakat Maliye bu talebe olumsuz cevap verdi. Bu kez Yol-İş Sendikası Maliye'nin bu cevabını yargıya taşıdı ve yürütmeyi durdurma kararı aldı. Yani Maliye Bakanlığı bir şekilde 8.761 işçi için kadro verecek. Ancak burada bakanlığı düşündüren asıl soru şu; hadi bu işçiler için kadro verelim ama emsal Yargıtay kararıyla 600 bin taşeron işçisi de aynı yolu takip ederse bunun altından nasıl kalkarız?

İşte bu sorunun cevabını vermek kolay değil. Fakat mevcut tabloyla devam etmek de mümkün değil. Bu yüzden de Sayın Faruk Çelik, uzun süredir hem sistemdeki tıkanıklığı açacak hem de taşeron işçisinin mağduriyetini giderecek formül arayışında. Taşeronlaşmanın biraz daha disiplin altına alınacağı ve taşeron işçilerinin kıdem tazminatı, yıllık izin gibi haklarının korunacağı kesin gibi. Ancak yargı kararlarıyla oluşan fiili durumla ilgili henüz sihirli formül bulunmuş değil.

Borçlanma yapamazsınız

Soru: Saadettin Bey, 1967 doğumluyum. 1985 yılında diş teknisyeni olarak Sağlık Bakanlığı'na atandım. 1986'da istifa ettim. 1987 ve 1994 yıllarında olmak üzere iki doğumum var.18.2.2002'de memuriyete tekrar döndüm. İstifa ettiğim sürede yapmış olduğum doğumları borçlanabilir miyim? Hilal A.

Cevap: Değerli okurum, mevcut doğum borçlanması uygulamasında SSK'lı çalışmaya başladıktan sonraki doğumları veya memuriyetiniz devam ederken doğum sebebiyle kullandığınız aylıksız izin sürelerini borçlanabiliyorsunuz. Sizin doğumlarınız aylıksız izin döneminde değil istifa ettiğiniz sürede gerçekleşmiş. Ayrıca doğumdan önce SSK değil Emekli Sandığı başlangıcınız var. Dolayısıyla bu şartlarda doğum borçlanması yapamazsınız. Sadettin Orhan

http://www.bugun.com.tr/taseron-iscisine-kadro-mu-yazisi-702962

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.