İşletme tarafından üretilen ürünün önce kaçınılmaz olarak işletmeye bir maliyeti olacaktır. Ancak işletme bunu tanıtım olarak bedelsiz tüketicilere verdiği için işletme bünyesinde kalan bu maliyet Gelir Vergisi Yasası’na göre, “ticari kazancın elde edilmesi ve idame ittirilmesi için yapılan genel giderlerin safi kazancın tespitinde indirilecek gider olarak kabul edildiği” vergi yönetimi yorumudur (GVK md. 40/1). Promosyonun bir amacı “ticari kâr”ın artırılmasıdır. Bu gerçek kabul edildiği için söz konusu madde ile mantıksal bir illiyet bağı kurulmuştur.

Bu illiyet bağı nedeniyle “promosyon gideri” kanunen kabul edilen bir gider niteliği kazanmakta ve ticari kârdan indirim konusu yapılabilmektedir. Bu yasal düzenleme aynı zamanda kurumlar vergi yükümlüsü işletmeler içinde geçerlidir.

Konuyu katma değer vergisi açısından ele alacak olursak, “promosyon ürünlerinden de KDV alınmayacaktır” (50 no.lu KDV Genel Tebliği). Pek tabi KDV alınmayacağı gibi alınmamış bir KDV için indirim konusu da yapılmayacaktır. Buna karşın promosyon amacıyla verilen hizmetlerle ilgili KDV’ler ise indirim konusu yapılabilecektir. Promosyonun gerek gider kavramı içinde yer alması, gerekse KDV kapsamı dışında tutulması söz konusu “ürün tanıtma yöntemi” ne vergisel açıdan işletmeler lehine bir olumlu yaklaşımdır, zira sonuçta işletmenin ticari kazancının artacağı umuduna bağlanmış bir olaydır.  Sonuç olarak, Vergi yönetimi promosyon giderinin ticari kazançtan indirim konusu yapılabileceğini kabul etmiş ve bu arada KDV’den de bağışık tutmuşturSalih Özel, Yaklaşım / Ağustos 2013 / Sayı: 248

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.