SON çıkan uzlaşma yasası, okurlarımızın kafasını karıştırmışa benziyor.
Her gün yüzlerce okurumuz "birikmiş vergi borçları için, ne tür bir kolaylık sağlandığını" soruyor.
Hemen belirtelim, yıllardır ya da aylardır ödenmeyen, birikmiş vergi borçları için, uzlaşma ya da ödeme kolaylığı getirilmedi. Çıkan yasa, ihtilaflı vergi ve cezalarla ilgili. Bunlara "gelin uzlaşalım" yani vergi ve cezanızın tutarı üzerinde pazarlık yapıp, bir kısmını, duruma göre önemli bir kısmını kaldıralım. Kalan kısmı da "18 ayda 18 eşit taksitte", aylık binde 2 faizle ödeyin, olay kapansın, deniliyor.
KAPSAMI
İhtilaflı vergilerle ilgili uzlaşmadan, Vergi Usul Kanunu kapsamına giren ikmalen, re’sen veya idarece tarh edilen; vergiler (örneğin gelir vergisi, kurumlar vergisi, dahilde alınan KDV, damga vergisi), resim ve harçlar ile fon payı ve bunlara bağlı vergi ziyaı cezaları ile usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları giriyor.
Vergi Usul Kanunu kapsamına girmeyen; gümrük vergileri, ithalde alınan KDV ile ÖTV, kaynak kullanımını destekleme fonu kesintileri, trafik para cezaları ile idari para cezaları ve benzeri alacaklar, uzlaşma ile ilgili yasadan yararlanamıyor. Ayrıca, kaçakçılık sayılan fiiller nedeniyle tarh edilen vergiler ile 3 kat vergi ziyaı cezaları da uzlaşma kapsamına girmiyor (Uzlaşma ile ilgili yasa ve 4 Mart 2008 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Genel Tebliğin tam metni için Bkz. www.yaklasim.com).
Bu arada dikkati çeken bir husus "şikayet yolu ile düzeltme" talebi ve bunun reddi üzerine açılan davalarla ilgili. Yasada açıkça, vergi mahkemesinde davası devam eden ihtilafların uzlaşmadan yararlanabileceği belirtilmesine karşın, tebliğ ile "yasayı aşan" bir yorum yapılmış ve bunların yararlanamayacağı belirtilmiş. Tebliğdeki bu kısmın iptali için dava açılması ile sorun çözümlenebilir.
BAŞVURU SÜRESİ
Uzlaşma ile ilgili yasadan yararlanabilmek için, 31 Mart 2008 tarihi çalışma saati bitimine kadar, uzlaşma talep edilmesi gerekiyor.
Bunun için, uzlaşmaya başvuru aşamasında, devam eden davalardan vazgeçmek gerekmiyor. Ancak, uzlaşmaya varıldığı takdirde, uzlaşma tutanağını imzalayan mükellef, davadan vazgeçme dilekçesini de üç örnek olarak uzlaşma komisyonuna verecek (Başvuru dilekçeleri, davadan vazgeçme dilekçesi örnekleri ve uzlaşma yetki sınırları için Bkz. www.yaklasim.com).
Uzlaşma komisyonlarının hangisi olduğunun belirlenmesi bakımından, şu anda mevcut olan "yetki sınırları" geçerli olacak. Yetki sınırları belirlenirken, yalnızca tarhiyata konu edilen vergi miktarı göz önüne alınacak.
Maliye bu yasadan 2.5 milyar YTL civarında gelir bekliyor. Ancak, kapsamının dar tutulması ve bazı sınırlamalar nedeniyle, bu tutarın yarısına ulaşılması bile zor gözüküyor...
Birikmiş vergi ve prim borçları
YÜZBİNLERCE esnaf, sanatkár, tüccar ya da şirket, ısrarla birikmiş vergi ve prim borçlarını soruyor.
Ödenmemiş vergiler 16.7 milyar YTL, SSK primleri 10.9 milyar YTL, Bağ-Kur primleri ise 32.7 milyar YTL olmak üzere, birikmiş vergi, SSK ve Bağ-Kur primi alacağı yaklaşık 60 milyar YTL.
Bu tutar, çok büyük bir para...
Herhangi bir "vergi affı" ya da "prim affı", kamuoyunu ciddi anlamda rahatsız ediyor ve ödeyenlerin tepkisine neden oluyor. Haklı olarak "Biz zamanında ödemekle hata mı yaptık" diyorlar.
Vergisini ve primini zamanında ödeyenleri incitmeyecek bir formül bulup, birikmiş 60 milyar YTL’yi tahsil etmek gerekiyor.
Bunun çözümü belli, hatta yasaya bile gerek yok. Bir tahsilat tebliği çıkartılacak ve vergi ya da primde, anaparada indirim olmaksızın, "düşük bir faizle 18 ya da 24 aylık taksitlendirme" yapılacak.
Bu borçların, makul bir şekilde yapılandırılmasından; hem Devlet ve mükellef hem de işsiz kalma riski olan çalışanlar yararlanacak...
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/8385861.asp?yazarid=82 |