Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Vergi Kanunlarına Göre Limited Şirket Paylarının Satışı PDF Yazdır e-Posta
04 Ekim 2013
Image

Devredenin Kurum Olması Hali; Kurumların aktifinde bulunan limited şirket paylarının satılmasından doğan kazanç prensip olarak kurumlar vergisine tabidir. Bununla birlikte kurumların aktifinde iki tam yıl süreyle yer alan iştirak hisselerinin satışından doğan kazancın % 75’i KVK’ nın 5/1-e maddesinde öngörülen koşullarla kurumlar vergisinden istisnadır(4). İştirak hisseleri kavramı limited şirket ortaklık paylarını da içermektedir. Söz konusu istisna hükmünden, dar mükellef kurumlar da dahil olmak üzere, tüm kurumlar vergisi mükellefleri yararlanabilmektedir.

Devredenin Gerçek kişi olması hali; GVK’ nın mükerrer 80. maddesinin birinci fıkrasının dördüncü bendinde “Ortaklık haklarının veya hisselerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar” değer artışı kazancı sayılmıştır. Bu nedenle gerçek kişilerin limited şirket ortaklık paylarını elden çıkarmalarından doğan kazançlar değer artış kazancı olarak vergilendirilmektedir. Elden çıkarma deyimi, mal ve hakların satılması, bir ivaz karşılığında devir ve temliki, trampa edilmesi, takası, kamulaştırılması, devletleştirilmesi, ticaret şirketlerine sermaye olarak konulmasını ifade etmektedir. Değer artışında safi kazanç, elden çıkarma karşılığında alınan para ve ayınlarla sağlanan ve para ile temsil edilebilen her türlü menfaatlerin tutarından, elden çıkarılan mal ve hakların maliyet bedelleri ile elden çıkarma dolayısıyla yapılan ve satıcının uhdesinde kalan giderlerin ve ödenen vergi ve harçların indirilmesi suretiyle bulunur.

Limited şirket paylarının satılmasından soğan kazançlar, elden çıkarma bedelinden, endekslenmiş maliyet bedeli (elden çıkarılan mal ve hakların, elden çıkarıldığı ay hariç olmak üzere Devlet İstatistik Enstitüsü’nce belirlenen toptan eşya fiyat endeksindeki artış oranında artırılarak tespit edilir. Ancak   endekslemenin yapılabilmesi için artış oranının % 10 veya üzerinde olması gerekmektedir) ve elden çıkarma dolayısıyla yapılan ve satıcının uhdesinde kalan giderlerle ödenen vergi ve harçların indirilmesi suretiyle bulunur. Bu şekilde bulunan safi kazanç, varsa aynı kapsamdaki diğer kazançlarla birlikte 9.400 TL’lik istisnadan yararlanır. Maliyet bedeli normal olarak ortağın limited şirketin esas sermayesindeki payından ibarettir. Ancak ortaklık payı üçüncü bir şahıstan alınmışsa, maliyet bedeli bu satın alma bedeline göre belirlenir. Satın alma bedeli tevsik edilemediğinde VUK hükümlerine göre takdir komisyonlarınca tespit edilecek bedel esas alınır. Maliyet bedelinde endeksleme bu hallerde de yapılır. GVK’ nın mükerrer 80. maddesinde değer artışı kazançları sayılırken hisse senetleri, taşınmazlar gibi bazı mal ve hakların ivazsız olarak elde edilenleri değer artış kazançlarının kapsamı dışında tutulmuştur. Ortaklık hakları ve hisselerinde ise iktisap şekli yönünden herhangi bir belirleme yapılmamıştır. Ortaklık hak veya hisselerinin ivazsız olarak iktisap edilmesi günlük hayatta az rastlanan bir durum değildir. İvazsız olarak iktisap edilen ortaklık hak veya hisselerinin elden çıkarılmasından doğan kazançların gelir vergisi dışında tutulması amaçlansaydı, ilgili hükümde bu hususta da bir belirleme yapılırdı. Böyle bir düzenleme yapılmadığı için ivazsız olarak iktisap edilen ortaklık hak ve hisselerinin satışından doğan kazançlarında değer artış kazancı olarak vergilendirilmesi gerekir. İvazsız olarak iktisap edilen ortaklık hak ve hisselerinin satışından doğan safi değer artışı hesaplanırken iktisap bedelinin ne olacağı hususunda herhangi bir hükme yer verilmemiştir. Bununla birlikte, bu tür iktisaplarda tevsik edilmek koşuluyla veraset ve intikal vergisi matrahına esas olan  değerin esas alınması gerekir. Bu uygulama  ivazsız olarak iktisap edilen ortaklık hakkının elden çıkarılması halinde, iktisap tarihinden sonra oluşan değer artışının vergilendirilmesini de sağlar.

KDV Yönünden Vergileme; KDVK’ nın 17. maddesinin 4. fıkrasının (r) bendi hükmüyle kurumların aktifinde veya belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde, en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisselerinin satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile bankalara borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık  iştirak hisselerinin (müzayede mahallerinde yapılan satışlar dahil) bankalara devir ve teslimleri KDV’den istisna edilmiştir. İştirak hisseleri deyimi limited şirket ortaklık paylarını da kapsamaktadır. Bent hükmünde yer alan iki tam yıl süreyle aktifte bulunma koşulu sağlanmadığı takdirde kurumların iştirak hissesi satışlarının KDV’ye  tabi olacağı açıktır. Gerçek kişilerin elinde bulunan ve ticari işletmelerine dahil olmayan ortaklık hak ve paylarının satışında KDV uygulanması söz konusu değildir. Bir gerçek kişinin limited şirket ortaklık payını satması arızi bir teslim niteliğinde olduğundan KDV’ye tabi değildir. Gerçek kişilerin özel mülkiyetlerinde bulunan anonim şirket hisse senetlerinin devri ile limited şirket ortaklık hissesini devri ancak değer artış kazancı olarak vergilendirileceğinden KDV’nin konusuna girmemektedir. Mehmet Emin AKYOL Yaklaşım / Ekim 2013 / Sayı: 250

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.