ULAŞTIRMA Bakanı Binali Yıldırım, Kahramanmaraş’ta katıldığı toplantıda ekonomiden anlamadığını, görevde bulunduğu bakanlığın işinin amelelik olduğunu ifade etmesine karşılık, ekonomiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel İdare Kurulu’nun Kahramanmaraş’taki toplantısına katılan Bakan Binali Yıldırım, Ansan Center’deki gala yemeğinde yaptığı konuşmada ekonomik gelişmelere değindi. Yıldırım, özel sektörün artık iş tutma alışkanlıklarını değiştirmek zorunda olduğunu kaydetti. Yıldırım, “Yüksek enflasyon, yüksek faiz karambol ekonomisinde ne kazandık, ne kaybettik. Bunun hesabını yapmak kolay değil. Alın teri mi? Akıl teri mi? Yoksa enflasyon rüzgarı mı? Bunu ayırt edemiyoruz. Ama, şimdi onlar geride kaldı. Şimdi gerçekten çalışan, çabalayan, koşturan, üreten, maliyetleri kontrol edebilen, pazar alanını genişletebilen, çok üreten çok üretince maliyetlerini düşürebilen işletmeler istikrarlı bir şekilde büyümeye devam ediyor” dedi.
TEŞVİKLE KALKINMA OLMAZ
Teşviklere bel bağlayarak sürdürülebilir kalkınmanın sağlanamayacağını da anlatan Yıldırım, “Ürüne teşvik olsun, diğer teşvikler kaldırılsın’ deniyor. Getirisi götürüsü hesap edilerek elbette yapılmalıdır. Ama teşviklere bel bağlayarak sürdürülebilir kalkınmayı başaramayız. Verimliliğini ve performansı işletmelerimizin kendisinin gözden geçirmesi lazım.
Teşvik bir anlamda bir yere bağımlı yaşayan insanların durumuna benziyor. Gelmeye devam ederse az da devam ederse hayatı sürdürürsünüz. Gelmezse ne yapacağınızı şaşırıp kalırsınız. Onun için teşvikler kısa süreli ivme sağlarsa bir anlam ifade eder” diye konuştu. Kimsenin üretime yönelik talepte bulunmadığını da kaydeden Yıldırım şunları söyledi:
“Gittiğimiz vilayetlerde bize ‘Efendim buraya filanca müdürlüğü getirin, bölge müdürlüğü getirin, üniversite açın, bir bölük asker gelsin konuşlansın, polis karakolu gelsin’ deniliyor. Bunlar gelince memurlar gelecek. Memurlar maaş alacak, çarşıda pazarda harcayacak bütün şehri memur yapacak. Örneğin Erzurum’un üniversitesinde ayda 50 milyon YTL para gidiyor. Şimdi Erzurumlu ağzını açmış. Bu 50 milyon YTL eksilirse krize giriyor, artarsa nefes alıyor. Ne oluyor, tüketim ekonomisine bağlı yaşam tarzı oluşuyor. Bu bizim için arzu edilen bir şey değil. Ekonomi daralırsa, kamu oraya kaynak aktarmazsa yetersiz kalır. Bu sefer topyekun kriz hali devam eder. Onun için arkadaşlar başınızın çaresine bakın. Ara sıra devlete de bakın. Ama daha çok kendi işinize bakın.”
Konuşması sırasında “Ben ekonomiden anlamam” diyen Yıldırım, “Benim işim amelelik. Yolunuzu yaparım, telefonunuzu bağlarım, 24 saat yolda, işte, evde, her yerde. Vatandaşımız, Ulaştırma Bakanlığı’nı unutmuyor. Trafikte tıkanınca bize selam gönderiyor. Havaalanına gidince, uçağı gidince bizi hatırlıyor. Telefonu çekmezsek yine bizi anıyor. Dolayısıyla vatandaşla haşır-neşir vaziyetteyiz” dedi.
MÜSİAD Başkanı Ömer Bolat da dünya ekonomisinde taşların yerinden oynadığını savundu. Dünya ekonomisinin özellikle de ABD ekonomisinin çivisi çıkmış gibi bir durum söz konusu olduğunu belirten Bolat, “Malumunuz, bugün de döviz kurlarında 4-5 centlik bir artış söz konusu olmuş. Bu da özellikle gelişmekte olan piyasalarda, gelişmiş ülkelere doğru borç almış finans kaynaklarının pozisyonlarını kapamak amacıyla bir çıkış hamlesi gibi bir durum olarak tezahür ediyor. Bunlara alışmak zorundayız. Çünkü dünya ekonomisindeki dengesizlikler bir yerde dengesini bulmaya çalışacak. İşte, bu arada artçı öncü sarsıntılar olabilir, bundan kimse paniğe kapılmamalıdır” diye konuştu. Bolat, Türk ekonomisinin 6-7 aydır global mali piyasalardaki çalkantılara son derece iyi direnç gösterdiğini kaydetti.
Konuşmaların ardından Bolat, Bakan Yıldırım’a kentin ünlü ceviz oyma sandığından hediye etti.
http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/alarmnews.aspx?DocID=8407188 |