Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Ayrılma Akçesinin Vergilendirilmesi PDF Yazdır e-Posta
22 Aralık 2013
Image

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile birlikte "Ayrılma Akçesi" kavramı da hayatımıza girmiş bulunmaktadır. Fakat henüz yeni olan bu kavram ve vergilendirilmesi hakkında yeterli bilgi ve kaynak bulunmamaktadır. Bu çalışmada, ayrılma akçesini genel olarak tanıtıp, nakit olarak tam mükellef gerçek kişiye ödenmesi durumunda vergilendirmenin nasıl olacağına dair açıklamalara yer vereceğiz.

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile birlikte iki şirketin birleşmesi sonucunda birleşme sözleşmesine istinaden ayrılma akçesinin ön görülebileceği hüküm altına alınmıştır. Kanun'un 141'inci maddesinde; birleşmeye katılan şirketler, birleşme sözleşmesinde ortaklara, devralan şirkete, pay ve ortaklık haklarının iktisabı ile iktisap olunacak payların gerçek değerine denk gelen bir ayrılma akçesi arasında seçim yapma hakkı tanınmıştır.

Birleşmede ilke, ortak olma durumunun devamlılığıdır. 6762 sayılı Kanun başta olmak üzere, bir çok kanun ilkeyi emredici bir şekilde öngörmüştür. Oysa, ilkeyi gerekçe göstererek, birleşmeye katılmak istemeyen, birleşmeyi kendi menfaatine aykırı gören devredilen şirketin ortaklarını zorla devralan şirkette tutmak doğru değildir. Bu sebeple 141'inci madde modern şirketler hukuku anlayışına uygun olarak, ortaklara yenilik doğurucu bir seçim hakkı tanımaktadır.

Ortaklar isterlerse, ortak olma durumlarını ilke gereği devralan veya yeni kurulan şirkette devam ettirirler; isterlerse birleşme sözleşmesinde öngörülen ayrılma akçesini alarak şirketten ayrılırlar.

Arzu etmeyen ortaklar, ayrılma akçesini alarak şirketten çıkabilirler. Böylece anonim şirketlerde şirketten çıkma olanağı sağlanmış olur. İkinci fıkra; arzu edilmeyen, devamlı sorun çıkaran azınlığı ve/veya ortağı, ayrılma akçesini ödeyerek şirketten çıkarma hakkını büyük çoğunluğa vermektedir. Çünkü bu karar sermayenin yüzde doksanının oylarıyla alınacaktır. Buna uluslararası birleşme literatüründe, "squeeze-out merger" veya "cash-out merger" ya da "Freeze-out merger", yani ortağı çıkararak birleşme denilmektedir.

Ayrılma akçesinin nakit olması şart değildir. Karşılık olarak başka bir şirketin payı/pay senedi veya bir diğer menkul değeri, meselâ değiştirilebilir tahvil verilebilir. Böylece, üç köşeli birleşmelere de kanunen olanak tanınmış olmaktadır.

Ayrılma akçesinin nakden ödendiği hallerde, bunun serbestçe tasarruf edilebilecek yedeklerden alınması, yoksa sermayenin iadesi şeklinde olmaması gerekir.

Ayrıca ilgili Kanun'un 151'inci maddesinde, birleşme sözleşmesinin ayrılma akçesini öngörmesi durumunda şirket şahıs şirketiyse oy hakkına sahip ortaklarının, sermaye şirketiyse şirkette mevcut oy haklarının yüzde doksanının olumlu oylarıyla onaylanmasını şart koşmuştur.

Peki ayrılma akçesinin nakit olarak tam mükellef gerçek kişiye ödenmesi durumunda vergilendirme nasıl olacak?

Gelir Vergisi Kanunu'nun 75'inci maddesinde, menkul sermaye iradı, "(…) sahibinin ticari, zirai veya mesleki faaliyeti dışında nakdi sermaye veya para ile temsil edilen değerlerden müteşekkül sermaye dolayısıyla elde ettiği kar payı, faiz, kira ve benzeri iratlar" şeklinde tanımlanmış, maddenin devamında ise kaynağı ne olursa olsun maddede bentler halinde yazılı iratların menkul sermaye iradı sayılacağı hükme bağlanmıştır. Kaynağı ne olursa olsun menkul sermaye iradı sayılan iratlardan biri de anılan Kanun'un 75'inci maddesinin (2) No'lu fıkrasının (1) No'lu bendinde sayılan "Her nevi hisse senetlerinin kâr payları (kurucu hisse senetleri ve diğer intifa hisse senetlerine verilen kâr payları ve pay sahiplerine hazırlık dönemi için faiz olarak veya başka adlarla yapılan her türlü ödemeler ile Sermaye Piyasası Kanunu'na göre kurulan yatırım fonları katılma belgelerine ödenen kâr payları ile konut finansmanı fonlarını temsilen ihraç edilen ipoteğe dayalı menkul kıymetlere ve varlık finansmanı fonlarını temsilen ihraç edilen varlığa dayalı menkul kıymetlere ödenen faiz, kâr payı veya benzeri gelirler dahildir".

Buna göre; tam mükellef gerçek kişiye yapılan ayrılma nakit ayrılma akçesi ödemelerinden; Gelir Vergisi Kanunu'nun 94/1
6bi maddesi uyarınca, tam mükellef kurumlar tarafından; tam mükellef gerçek kişilere, gelir ve kurumlar vergisi mükellefi olmayanlara ve bu vergilerden muaf olanlara dağıtılan, 75'inci maddenin ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kâr paylarından (kârın sermayeye eklenmesi kâr dağıtımı sayılmaz.) %15 oranında (2009/14592 sayılı BKK i le) vergi kesintisi yapılması gerekmektedir. Berkan Tolun

http://kpmgvergi.com/Blog/Pages/FullBlog.aspx?article=188

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti. / www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.