Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Miras Sonucu Kalan Gayrimenkullerin Satışının Vergilendirilmesi PDF Yazdır e-Posta
20 Şubat 2014
Image

Kentsel dönüşümün özellikle 2002 ve sonrasında hızla artması ve Hükümet projeleri arasında yer bulan bir düzenlemeye dönüşmesiyle birlikte, miras ya da bağış yolu ile edinilen arsanın, belirli sayıda daire ve dükkân karşılığında müteahhide verilmesi, son derece yaygın bir uygulama haline gelmiştir.

Fakat buna karşın vergi yasaları ile mahkemeler açısından değerlendirildiğinde farklı kararların ve uygulamaların hala devam ettiğine şahit olmaktayız. Vergi inceleme ile görevli kişiler ile yargı kararları arasındaki farklılık, farklı kanun yorumlamaları ve vergilendirmede farklılıklara yol açmaktadır.

Ayrıca mükellefin mükellefiyet tesisi ile ilgili bazı yükümlülüklerle karşı karşıya kanılması kaçınılmazdır. Miras veya vaseyet yolu ile edilenin birden fazla taşınmazın farklı yıllarda satılması durumunda kişi her satış yapılacağı yıl için ilgili vergi dairesine başvurarak mükellefiyet kaydı açtırması, Vergi Usul Kanunu hükümleri kapsamında defter ve belge bastırması, beyannamelerini elektronik ortamda vermesi gibi bir takım mükellefiyet ödevlerini yerine getirmek zorunda kalacaktır. Ayrıca gayrimenkul satışlarını birbirini izleyen yıllarda değil de farklı yıllarda yapan kişilerin mükellefiyet tesisinin gerçekleştirilmesi ve durumun Maliye Bakanlığı tarafından ekonomik sistem içerisinde vergi kayıp ve kaçaklarının önlenmesi amacıyla takibi oldukça güç olduğunu hatırlatılmasında yarar bulunmaktadır.

Kaldı ki Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından verilen özelgelerde, miras veya vesayet yoluyla edinilen gayrimenkullerin satışının ticari bir organizasyon içinde yürütülmesi veya bu tür bir organizasyon içinde yürütülmemekle beraber;

- Aynı kişiye farklı tarihlerde,

- Farklı kişi ve tüzel kişilere aynı tarihte,

- Değişik kişi ve tüzel kişilere, değişik tarihlerde veya birbirini izleyen yıllarda,

- Bir kısmının teslim alındığı takvim yılı içinde toplu olarak diğer kısmının ise takip eden takvim yılı içinde satılması durumunda ise yapılan satışlar devamlı olarak gayrimenkul alım satım işiyle uğraşıldığına karine edeceğinden, elde edilen kazancın Gelir Vergisi Kanunu’nun 37. maddesi çerçevesinde “ticari kazanç” olarak vergilendirilmesi gerektiği açıkça belirtilmiştir.

Bu durumda miras yolu ile edinilen iş merkezindeki 45 adet dükkanın belli bir zamanda bir kişiye satılması durumunda vergiye tabi olmayacağı, bu dükkanların belli zamanda faklı kişilere satılması durumunda ise ticari kazanç olarak değerlendirileceği sonucu çıkmaktadır ki bu da devletin vatandaşları arasında vergi adaletsizliğine yol açması anlamına gelmektedir.

Sonuç olarak Maliye Bakanlığı görüşü, özellikle Danıştay’ın kararları göz önüne alınarak böylesine önemli olan bir konunun, vergi yasalarında açıkça belirtilmesinde ya da Danıştay’ın yerleşik kararları da dikkate alınarak konunun düzenlenmesinde yarar bulunmaktadır. İsmail DOLMACI Yaklaşım / Ocak 2014 / Sayı: 253

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti. / www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.