Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmeleri KDV ye Tabi Değil (mi?) |
26 Şubat 2014 | |
Geçtiğimiz günlerde, İzmir 4’ncü Vergi Mahkemesi ortalığı epeyce karıştıracak bir karar verdi. Bu köşede yakın zamanda yayınlanan yazılarımda vergi uygulamalarında “bozulan ezberler” den bahsetmiştim. Ama bu karar, ezberleri hakikaten tam anlamıyla bozdu. Anılan Mahkeme kararı, kat karşılığı inşaatlardaki KDV uygulamasında oturmuş olan uygulamaya tamamen ters. Kat karşılığı inşaat işlerinin bir trampa olduğu ve gerek arsanın müteahhide tesliminin; Gerek dairelerin arsa sahibine tesliminin, KDV ye tabi olduğunda artık tüm taraflar yani inceleme elemanları, idare, mahkemeler herkes mutabıktı. Eğer yanlış bilmiyorsam bu görüşü ilk savunan da benim. Bundan 18 yıl önce, daha meslek hayatımın başlarında yani Hesap Uzman Yardımcısı olduğum bir dönemde bir inceleme yapmış ve bu yönde bir rapor yazmıştım. Raporda, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin bir “trampa” olduğunu ve arsanın (şahıslara ait olmayıp ticari işletmeye dahilse) müteahhide tesliminin de , müteahhidin inşa ettiği gayrimenkulleri arsa sahibine tesliminin de KDV ye tabi olması gerektiğini iddia etmiştim. Konu mahkemelik oldu ve sonunda Mahkeme inceleme raporundaki iddialarımı haklı buldu. Ama bu konu uzun yıllar tartışılmaya devam edildi ve farklı görüşler de ileri sürüldü. Yapılan tarhiyatlarla ilgili farklı yönde Mahkeme ve Danıştay kararları çıktı. Bazı kararlar, benim görüşümün aksine, bu işlemin trampa olmadığı ve vergiye tabi olmadığı yönündeydi. Ancak son dönemde çıkan kararların (hem Vergi Mahkemelerinden hem Danıştay’dan) hemen hepsi işlemin trampa olarak vergilenmesi gerektiği yönündeydi. İşin doğrusu, Danıştay Dava Daireleri Genel Kurulunun toplanıp, “herkesi bağlayacak” bir içtihadı birleştirme kararı vermesiydi ama ne yazık ki bugüne kadar bu olmadı. Maliyenin bu konudaki tavrı baştan beri oldukça netti. İlk defa 1988 yılında 30 no.lu KDV Genel Tebliğinde, kat karşılığı inşaat işlerinin benim raporda belirttiğim gibi, trampa hükmünde olduğu belirtildi. 2011 yılında yayınlanan 60 no.lu KDV Sirkülerinde bu görüş yinelendi. İdare, arsa sahibinin arsa tesliminin ticari nitelikli olması durumunda arsa için, müteahhidin ise arsa sahibine teslim ettiği bağımsız birimler için, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu, tarih itibariyle eş zamanlı olarak fatura düzenlemesi gerektiği ve KDV uygulanması gerektiğini belirtiyordu. Müteahhitler bile alışmıştı bu duruma. Ancak İzmir 4’ncü Vergi Mahkemesinin bahsedilen bu yeni kararı tartışmaları tekrar en başa döndürecek gibi. Dava kat karşılığı inşaat sözleşmesi karşılığında konut teslim eden ve KDV hesaplamayan bir müteahhit tarafından açıldı. Bu müteahhit incelenmiş ve kendisinden cezalı KDV istenilmişti. Konu vergi mahkemesine taşındı ve istenilen verginin haksız olduğunu savundu. Sonuçta Mahkeme müteahhidi haklı buldu ve “verginin doğmadığına” hükmetti. Mahkeme kararında, Borçlar Kanununun 207’nci maddesine atıf yapılarak, satış sözleşmesinde “bedel” in para olması gerektiği, bu nedenle kat karşılığı inşaat sözleşmesinin bir satış sözleşmesi olmadığı; trampa sözleşmesinin de esas itibarıyla malların değişimi sözleşmesi olması nedeniyle kat karşılığı inşaat sözleşmesinin bu kapsamda da değerlendirilmemesi gerektiği ifade ediliyor. Sonuçta Mahkeme, “ne satış, ne de trampa sözleşmesi olan” kat karşılığı inşaat sözleşmesinin kendine özgü bir sözleşme olduğu ve bu sözleşmenin kıyas yoluyla vergiye tabi tutulamayacağına hükmediyor. Yani 20 sene öncesine döndük, bakalım ne olacak? Atilla Dölarslan -------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------- Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti. / www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.
|