Sağlıkta sosyal devlete devam emeklilikte acı reçete geliyor (13.03.08) |
13 Mart 2008 | |
Sosyal güvenlik açıklarını azaltmak için hazırlanan 'Sosyal Güvenlik Reformu'yla ilgili tartışmalar hararetini yükselterek sürüyor. Konunun iki önemli cephesi sendika ve hükümet, yılda 25 milyar YTL'yi bulan açığa Türkiye'nin daha fazla devam edemeyeceği ve reformun gerekliliği konusunda hemfikir. Ancak uygulamanın nasıl gerçekleşeceği konusunda ciddi görüş farklılıkları var. Reform tasarısında özellikle sağlık alanında yoksul kesimlerin lehine düzenlemelerin ağırlıkta olduğu belirtilirken emeklilik ve emekli maaşları ile ilgili değişiklikte 'acı reçete'nin uygulamaya konulduğu gözleniyor. Reform, iddia edildiği gibi sağlık alanında hak kaybına yol açmayacak. Aksine vatandaşın daha kolay sağlık hizmeti alabilmesini sağlayacak. Emeklilik yaşının yükselmesinden ise halen çalışanlar etkilenmeyecek. Reform yürürlüğe girdikten sonra ilk kez işe girenler 65 yaşında emekli olacak. Çalışanların hak kaybına uğrayacağını iddia eden Emek Platformu üyesi sendikalar yarın reformu protesto etmek için iş yavaşlatma eylemi yapacak. Sosyal güvenlikle ilgili en çok merak edilen bir başka konu ise emekli maaşlarının düşüp düşmeyeceği. Reform, halen yüzde 2,6 olan maaş bağlama oranlarını 2'ye çekiyor. Reform, halihazırda emekli olanların maaşlarını etkilemeyecek. On yıl veya daha fazla zamandır sistemde olanların maaşlarında da düşüş olmayacak. Ancak örneğin mevcut sisteme göre 20 yıl çalışıp emekli olan birisi, reform yürürlüğe girdikten sonra aynı sürede emekli olan birinden daha fazla maaş alacak. Gelecek hafta yasalaşması beklenen Sosyal Güvenlik Reformu'nun dört temel ayağı var. Bunların ilki, herkesi sağlık güvencesi kapsamına alan Genel Sağlık Sigortası (GSS). Diğerleri ise emeklilik yaşının yükseltilmesi, prim gün sayısının artırılması ve maaş bağlama oranlarının düşürülmesi. Emeklilik şartları ağırlaştırılarak, sosyal güvenlik açıkları azaltılacak. Bunun yerine sağlık hizmetlerine aktarılan kaynak artacak. Genel Sağlık Sigortası uygulamasıyla 18 yaşın altındaki herkes sağlık güvencesine kavuşacak. Her bebek sağlık güvencesiyle dünyaya gelecek. Geliri asgari ücretin üçte birinin altında olanların sağlık primlerini devlet ödeyecek. Ayrıca dünya, olimpiyat ve Avrupa şampiyonluğu kazanmış sporcular ile bunların aileleri, vatansızlar, jokey ve antrenörler genel sağlık sigortalı sayılacak. Genel Sağlık Sigortası uygulaması, sağlık harcamalarını önemli ölçüde artıracak. Halen milli gelirin yüzde 1,8'i olan sağlık harcamaları Genel Sağlık Sigortası uygulamasının ardından hızla artarak 2015'te 4,8'e ulaşacak. Rakam 2025'te milli gelirin yüzde 8,8'ini bulacak. Sosyal güvenlikle ilgili en çok merak edilen bir başka konu ise emekli maaşlarının düşüp düşmeyeceği. Reform, halen yüzde 2,6 olan maaş bağlama oranlarını 2'ye çekiyor. Ancak bu durum, maaşların mutlaka düşeceği anlamına gelmiyor. Reform, halihazırda emekli olanların maaşlarını etkilemeyecek. On veya daha fazla zamandır sistemde olanların maaşlarında da düşüş olmayacak. Ancak örneğin mevcut sisteme göre 20 yıl çalışıp emekli olan birisi, reform yürürlüğe girdikten sonra aynı sürede emekli olan birinden daha fazla maaş alacak. Öte yandan Sosyal Güvenlik Reformu, kişilerin sistemde daha fazla kalmasını teşvik eden bir yapıda olacak. Reformun ardından kişiler, sistemde ne kadar uzun kalırsa o kadar yüksek maaş alacak. Emekli maaşlarının hesaplanmasında gelişme hızının etkisi ise düşecek. Bu durum emekli maaşlarını düşürürken emeklilik için daha uzun çalışma zorunluluğu bu düşüşü telafi edecek. Halen çalışanlar etkilenmeyecek Reform, emekli olabilmek için halen geçerli olan prim gün sayısını 9 bine yükseltiyor. Ancak şu an sigortalı olarak çalışanlar bu düzenlemeden etkilenmeyecek. 7 bin gün primle emekli olabilecekler. Yasanın yürürlüğe girdiği tarihten sonra prim ödeme gün sayısı ise her yıl 100'er gün artacak. 2028'de işe giren birinin emekliliğe hak kazanabilmesi için 9 bin gün prim ödemesi gerekecek. Yasa, emeklilik yaşının ise 2036'dan sonra kademeli olarak artırılarak 2048'de 65'e yükseltilmesini öngörüyor. Yani 2036 yılına kadar emekliliğine hak kazanacaklar için emeklilik yaşı artmıyor. 2036 yılına kadar prim gün sayısını tamamlayan kadınlar 58, erkekler ise 60 yaşında emekli olabilecek. 2036'dan sonra ise emeklilik yaşı kademeli artacak. 2048 yılına gelindiğinde hem erkek hem de kadınlarda emeklilik yaşı 65 olacak. Yeni yasaya göre, çalışanların maaşları banka aracılığıyla ödenecek. Maaşı bankaya yatırmayan işveren, ödeme yapmamış sayılacak. Bankalar ise yatan maaş için işverenden EFT veya havale ücreti talep edemeyecek. Reformla birlikte banka sandıkları Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) bünyesine alındı. Bankaların çalışanları için kurduğu sandıklar, uzun süredir bazı bankalar için sorun teşkil ediyor. Halen 12 banka, dört sigorta şirketi ve TOBB bünyesinde faaliyet gösteren personel sandıklarından kimisi, emeklilerin aylıklarını ödemekte zorlanıyor. Banka sandıklarının mali durumları şu an için Hazine'ye ek bir yük getirmeyecek. SGK ise yüksek maaş ödemelerinin önüne geçerek aktif-pasif dengesinin bozulmamasını sağlayacak. Sandıklar şu an aktif ve pasifi 300 bin kişiyi kapsıyor. Köy muhtarlarının tarım sigortası kapsamına alınmasını da sağlandı. Muhtarlar artık 101 YTL prim ödeyerek tarım sigortasından faydalanabilecek. İsteğe bağlı sigortalılık kolaylaştırılıyor. Halen isteğe bağlı sigortalı olabilmek için 1.080 gün prim ödemiş olma şartı aranıyor. Reform gün şartı olmadan herkese isteğe bağlı sigortalı olabilme hakkı veriyor. SSK'lılar için ölüm aylığı zorlaştı Bundan sonra ölüm aylığından yararlanabilmek için en az bin 800 gün sigortalı çalışma şartı aranacak. Şu anda SSK'da 900 gün yeterli sayılıyor. Emekli Sandığı'ndan ise 3 bin 600 gün gerekiyor. Yeni yasa, SSK'lılar için ölüm aylığını zorlaştırırken memurlar için kolaylaştırıyor. Bağ-Kur'da ise bir değişiklik olmadı. Prim borcu bulunan Bağ-Kur'lunun vefatı durumunda, hak sahipleri borcu ödemesi şartıyla emekli olabilecek. Sosyal Güvenlik Reformu, cenaze yardımı tutarlarını asgari ücrete eşitledi. Buna göre bütün sigortalılar 608 YTL cenaze yardımı alacak. Halen cenaze yardımı SSK'da 242, Bağ-Kur'da 235, Emekli Sandığı'nda ise 940 YTL. Sigortalıların kız çocukları ile dul eşlerine, evlenmeleri halinde almakta oldukları maaşın bir yıllık tutarı, çeyiz yardımı olarak ödenecek. Bu miktar SSK'da 2 yıllık maaş, Emekli Sandığı'nda 1 yıllık maaştı. Bağ-Kur'da ise çeyiz yardımı yoktu. Halen yalnızca SSK'da 50 YTL olan emzirme yardımı, 203 YTL'ye çıkacak. Ayrıca Bağ-Kur'lular da emzirme yardımı alabilecek. Artık Bağ-Kur'lu da hastalık nedeniyle çalışamama durumunda rapor parası alabilecek. Ayrıca prim borcu 30 günü geçmedikçe sağlık hizmetinden yararlanacak. Mevcut sistemde 1 gün dahi prim borcu varsa sağlık hizmeti alamıyor. Bağ-Kur'da basamak sistemi ise kalkıyor, şirket ortağı olan birisi her ortaklığı için ayrı primi ödeyecek. Reform, ilk kez işe girenlerin sağlık hizmetlerinden yararlanması için gerekli olan süreyi ise 3 aydan 1 aya indiriyor. Aynı şekilde sigortalının eş ve çocukları için gerekli olan 4 ay bekleme süresi de 1 aya iniyor. Ancak çalışırken işsiz kalan birisi sağlık hizmetlerinden 10 gün yararlanabilecek. Bu süre halen 6 ay. Özel hastaneler, hastadan en fazla yüzde 20 fark ücreti alabilecek. Vakıf üniversiteleri de kamu statüsünde kabul edilerek ücret alamayacak. Ayaktaki tedavilerde bütün hastalardan 2 YTL katılım payı alınacak. Yatan hastalar katkı payı ödemeyecek. Gazi ve şehit yakınları da özel hastanelerde ücretsiz tedavi olacak. Reform, doktor tarafından ikamet adresi dışına sevk edilenlere yol ve refakatçi parası ödenmesini de getiriyor. Ayrıca doğum izninde geçen süre, tıpkı askerlikte olduğu gibi borçlanılarak sigortaya saydırılacak. Gazeteci, pilot, postacı, demiryolu çalışanı, gardiyan, veteriner, devlet tiyatrosu sanatçısı, lokomotif makinisti, hostes ve gemi adamı, kazanılmış hakları saklı kalmak şartıyla, yasa çıktıktan sonra 'yıpranma' alamayacak. Asker ve polisin yıpranma hakkına ise dokunulmadı. Sosyal güvenlik düğümünde TOBB devrede Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), hükümetle işçi ve memur sendikaları arasında tartışma konusu olan Sosyal Güvenlik Yasa Tasarısı için çözüm arayışına girdi. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, tasarı üzerinde işveren kesiminin yeni bir uzlaşma formülü üzerinde çalıştığını söyledi. Türkiye-İran İş Konseyi'nin toplantısı için İran'da bulunan Hisarcıklıoğlu'nun verdiği bilgiye göre, TOBB bünyesindeki çalışma Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) eski Başkanı Refik Baydur'un başkanlığında yürütülüyor. Çalışma sonucunda tarafların asgari müştereklerde buluşturulması öngörülüyor. İşçi sendikaları cephesinin de haberdar olduğu çalışmanın sonucu kısa süre içinde hükümete ve ilgili taraflara aktarılarak kamuoyuna da duyurulacak. Tasarıda yer alan, çalışan kesimlerin tepkisini çeken kıdem tazminatı fonu konusunda işveren tarafının da tereddütleri bulunduğunu belirten TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, düzenlemenin her iki tarafı da memnun edecek biçimde sağlıklı yapılması gerektiğini vurguladı. |