Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
“Sat ve geri kirala” işlemlerinde kurumlar vergisi ve KDV istisnalarına ilişkin tereddüt yaratan konular PDF Yazdır e-Posta
04 Nisan 2014
Image

13.12.2012 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6361 sayılı "Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu" ile yapılan düzenlemeler çerçevesinde "sat ve geri kirala" (sale and lease back) işlemlerinin yapılması mümkün hale gelmiştir. Söz konusu Kanun'un 18'inci maddesinde yapılan düzenleme çerçevesinde, finansal kiralama şirketleri, yatırım bankaları ve katılım bankalarının, kiracıların bizzat kendisinden satın aldıkları taşınır ve taşınmaz malları, yine kiracılara finansal kiralama sözleşmesi kapsamında kiralamaları mümkündür. Böylece işletmeler alternatif bir finansman olanağına kavuşmuşlardır.

Taşınmazların "sat ve geri kirala" işlemlerine konu edilmesini teşvik amacıyla, 6361 sayılı Kanun'un 51'inci maddesiyle taşınmazın kiralayana satışında, devredenden düşük oranlı bir harç (binde 4,55) alınması uygulaması ile finansal kiralama sözleşmesi sonunda taşınmazın kiracı adına tapuya tescilinde tapu harcı istisnası getirilmiştir.

Daha sonra 6495 sayılı "Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" ile gayrimenkullerin "sat ve geri kirala" işlemine konu edilmesi durumunda uygulanacak olan kurumlar vergisi ve KDV istisnasına ilişkin düzenleme yapılmıştır.

Bu yazımızda, 6495 sayılı Kanun ile getirilen KDV ve kurumlar vergisi istisna uygulamasında dikkat edilmesi gereken ve tereddüt uyandıran bazı konularda görüşlerimize yer vereceğiz.

1. Kurumlar vergisi istisnası

Kurumlar Vergisi Kanunu'nun (KVK), en az iki tam yıl kurumların aktiflerinde yer alan taşınmaz ve iştirak hisselerinin satışında istisna uygulanmasına ilişkin 5/1-e maddesindeki parantez içi hüküm, 6495 sayılı Kanun ile değiştirilerek, "sat ve geri kirala" işlemlerine yönelik kurumlar vergisi istisnası getirilmiştir.

Söz konusu parantez içi hükme aşağıda yer verilmiştir.

"Taşınmazların, kaynak kuruluşlarca, kira sertifikası ihracı amacıyla varlık kiralama şirketlerine satışı ile 21/11/2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu kapsamında geri kiralama amacıyla ve sözleşme sonunda geri alınması şartıyla, finansal kiralama şirketlerine satışı ve varlık kiralama ile finansal kiralama şirketlerince taşınmazın devralındığı kuruma satışından doğan kazançlar için bu oran % 100 olarak uygulanır ve bu taşınmazlar için en az iki tam yıl süreyle aktifte bulunma şartı aranmaz. Ancak söz konusu taşınmazların, kaynak kuruluş, kiracı veya sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerin yerine getirilememesi hali hariç olmak üzere, varlık kiralama veya finansal kiralama şirketi tarafından üçüncü kişi ve kurumlara satılması durumunda, bu taşınmazların kaynak kuruluşta veya kiracıdaki varlık kiralama veya finansal kiralama şirketine devirden önce kayıtlı değeri ile anılan kurumlarda ayrılan toplam amortisman tutarı dikkate alınarak satışı gerçekleştirilen kurum nezdinde vergilendirme yapılır."

KVK' nın 5/1-e maddesinin parantez içi hükmüne göre, taşınmazların 6361 sayılı Kanun kapsamında geri kiralama amacıyla ve sözleşme sonunda geri alınması şartıyla,

-Finansal kiralama şirketine satışında ve

-Taşınmazın devralındığı kiracıya satışında,

oluşan kazancın tamamına kurumlar vergisi istisnası uygulanabilecektir.

İstisna uygulamasında, taşınmazın iki tam yıl aktifte bulunma şartı aranmayacaktır.

1.1. Katılım bankaları, yatırım ve kalkınma bankalarının yaptığı "sat ve geri kirala" işlemlerinde kurumlar vergisi istisnası uygulanacak mı?

6361 sayılı Kanun'un 3'üncü maddesine göre, finansal kiralama şirketleri dışında, katılım bankaları, kalkınma ve yatırım bankalarının finansal kiralama sözleşmesine dayalı olmak şartıyla, finansal kiralama işlemi yapmaları mümkündür. Dolayısıyla, katılım bankaları, yatırım ve kalkınma bankaları da "sat ve geri kirala" işlemi yapabilirler.

Ancak 6495 sayılı Kanun ile KVK'nın 5/1-e maddesinin parantez içi hükmünde yapılan değişiklik, taşınmazların, "satıp geri kiralama" amacıyla finansal kiralama şirketine satışı ve finansal kiralama şirketi tarafından taşınmazın devralındığı kuruma satışında istisna uygulamasını düzenlemektedir. Parantez içi hükümde sadece finansal kiralama şirketlerinin yaptığı "sat ve geri kirala" işlemlerinin belirtilmesi, katılım bankaları, yatırım ve kalkınma bankalarıyla yapılan işlemlerde parantez içi hükme göre istisnadan faydalanılmasının mümkün olmadığı sonucuna ulaşılmaktadır.

Ancak, 6495 sayılı Kanun ile yapılan düzenlemelerin amacının sadece finansal kiralama şirketlerinin yaptıkları işlemlere istisna tanımak, katılım bankaları ile kalkınma ve yatırım bankalarının yaptığı işlemleri de istisna kapsamı dışında tutmak olmadığını düşünüyoruz. Bu nedenle, parantez içi hükmün yazımında bir tedvin zaafı olduğu görüşündeyiz.

1.2."Satıp geri kiralama" amacıyla taşınmaz satışlarında istisna uygulaması için, iki tam yıl aktifte bulundurma şartı dışındaki şartlar aranacak mı?

KVK' nın 5/1-e maddesindeki taşınmaz ve iştirak hissesi satışlarına ilişkin istisnanın uygulanabilmesi için, taşınmaz ve iştirak hissesinin en az iki tam yıl aktifte bulundurulma şartı dışında, aşağıdaki iki şartın varlığı da aranmaktadır:

a. Satış kazancının beş yıl süreyle pasifte özel bir fon hesabında tutulması gerekmektedir.

b. Taşınmaz ticareti ve kiralamasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları taşınmazların satışından elde edilen kazançlar bu istisnadan yararlanamamaktadır.

"Sat ve geri kirala" işlemlerine yönelik istisnayı düzenleyen 5/1-e maddesinin parantez içi hükmünde, istisna uygulaması için taşınmazların en az 2 yıl aktifte bulundurma şartının aranmayacağı belirtilmiştir. Bunun dışında, 5/1-e maddesindeki yukarıda belirttiğimiz diğer şartlarla ilgili olarak bir belirleme yapılmamıştır. Bu nedenle "sat ve geri kirala" kapsamında yapılan taşınmaz satışlarında, istisnanın uygulanabilmesi için, satış kazancının beş yıl süreyle pasifte özel bir fon hesabında tutulması ve taşınmaz ticareti ve kiralaması ile uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları taşınmazlardan olmaması şartlarının aranması gerektiği sonucu ortaya çıkmaktadır.

Öte yandan, halen taslak halde bulunan 8 seri numaralı Kurumlar Vergisi Genel Tebliği'nde, "sat ve geri kirala" işlemine konu taşınmazlar için en az iki tam yıl süreyle aktifte bulundurma şartı ile maddede (Kurumlar Vergisi Kanunu'nda 5/1-e) yer alan diğer şartların aranmayacağı açıklamasına yer verilmiştir.

KVK'nın 5/1-e maddesinin parantez için hükmünde, taşınmazların en az iki tam yıl aktifte bulundurulma şartı dışında bir belirleme yapılmamışken, taslak Kurumlar Vergisi Tebliği'ndeki bu açıklamanın 6495 sayılı Kanun ile KVK'nın 5/1-e maddesine eklenen hükümlere aykırı olacağı görüşündeyiz.

1.3.Taşınmazların kiracı veya finansal kiralama şirketi tarafından üçüncü kişi ve kurumlara satılması

"Sat ve geri kirala" işlemine konu taşınmazın, kiracı tarafından finansal kiralama şirketine satışında, güncel değerine yakın bir değerle satılması ve satış kazancının istisna olması, kiracı bakımından bir avantaj yaratmaktadır.

"Sat ve geri kirala" işlemine konu taşınmazın satışına yönelik olarak getirilen kurumlar vergisi istisnasının, söz konusu taşınmazın daha sonra üçüncü kişi ve kurumlara satışında bir vergi avantajı yaratmaması için 6495 sayılı Kanun ile KVK'nın 5/1-e maddesinde bir değişiklik yapılmıştır.

Buna göre, taşınmazların kiracı veya finansal kiralama şirketi tarafından üçüncü kişi ve kurumlara satılması durumunda, bu taşınmazların finansal kiralama şirketine devrinden önce kayıtlı değeri ile gerek kiracı, gerekse kiralayan tarafından ayrılan toplam amortisman tutarı dikkate alınarak, satışı yapan kurum nezdinde (kiracı ya da finansal kiralama şirketi) vergilendirme yapılacaktır. Böylece taşınmazın, üçüncü kişiye satılması halinde, daha önce yapılan "sat ve geri kirala" işlemi nedeniyle sağlanan vergi avantajı ortadan kalkmaktadır.

Öte yandan, kiracının sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmemesi sebebiyle, taşınmazın finansal kiralama şirketi tarafından satılması durumunda ise finansal kiralama şirketinin satın alma bedeli ile finansal kiralama şirketinin ayırdığı amortisman tutarı dikkate alınarak kazanç hesaplanacak ve vergiye tabi tutulacaktır.

2. KDV istisnası

6495 sayılı Kanun ile Katma Değer Vergisi Kanunu'nun (KDVK) 17/4 maddesine eklenen (y) bendi ile "sat ve geri kirala" işlemlerine ilişkin olarak KDV istisnası tanınmıştır.

Söz konusu bende göre, 6361 sayılı Kanun kapsamında mülkiyetin sözleşme süresi sonunda kiracıya devredilecek olması koşuluyla "sat ve geri kirala" konusu taşınmazların,

- Finansal kiralama şirketine satışı,

- Devralındığı kiracıya finansal kiralama şirketi tarafından kiralanması,

- Kiracıya finansal kiralama şirketi tarafından satışı,

KDV'den istisnadır.

İstisna, 02.08.2013 tarihinden itibaren geçerlidir.

KDV istisnası sadece taşınmazlar için uygulanacak, taşınmazlar dışındaki "sat ve geri kirala" işlemlerinde KDV istisnası uygulanmayacaktır.

İstisna uygulanması için, mülkiyetin sözleşme süresi sonunda kiracıya devredilmesi dışında başkaca bir şart öngörülmemiştir.

2.1. Katılım bankaları, yatırım ve kalkınma bankalarının yaptığı "sat ve geri kirala" işlemlerinde KDV istisnası uygulanacak mı?

6495 sayılı Kanun ile KDVK'nın 17/4 maddesine eklenen (y) bendi incelendiği zaman, kurumlar vergisi istisnasında olduğu gibi, sadece finansal kiralama şirketlerince gerçekleştirilen "sat ve geri kirala" işlemlerinin belirtilmesi, katılım bankaları, yatırım ve kalkınma bankaları tarafından gerçekleştirilecek "sat ve geri kirala" işlemlerinde KDV istisnasının uygulanamayacağı sonucunu ortaya çıkarmaktadır.

2.2. 02.08.2013 tarihinden önce yapılan sözleşmelere istinaden bu tarihten sonra düzenlenen kira faturalarında KDV istisnası uygulanabilir mi?

KDVK' nın 17/4 maddesine eklenen (y) bendinin yürürlük tarihi 02.08.2013'tür. İstisna hükmünü getiren 6495 sayılı Kanun'da, bu tarihten önce düzenlenen finansal kiralama sözleşmelerine istinaden, 02.08.2013 tarihinden sonra yapılacak kira ödemelerine ilişkin olarak bir düzenleme yapılmamıştır. Bu durumda, 02.08.2013 tarihinden önce imzalanmış finansal kiralama sözleşmeleri kapsamında taşınmaz satışı yapılmış olan "sat ve geri kirala" işlemlerinde, ödeme planına göre bu tarihten sonraki finansal kiralama taksitlerinde, KDV istisnasının uygulanıp uygulanmayacağı tereddüt yaratan bir konudur.

Finansal kiralama ödemelerinde, KDV bakımından vergiyi doğuran olay, finansal kiralama sözleşmesindeki ödeme takviminde öngörülen kira ödeme tarihleri itibarıyla meydana gelmektedir.

Bu nedenle, "sat ve geri kirala" işlemine ilişkin finansal kiralama sözleşmesi 02.08.2013 tarihinden önce imzalanmış olsa da, sözleşmeye göre bu tarihten sonra ödenmesi öngörülen kiralar için Kanun'un 17/4-y maddesindeki istisnadan faydalanılmasının mümkün olduğu görüşündeyiz.

2.3. Kiracı tarafından "sat ve geri kirala" işlemine konu taşınmazın satın alınması sırasında yüklenilen KDV'nin durumu

"Sat ve geri kirala" işlemlerine ilişkin olarak Kanun'un 17/4-y maddesindeki istisna, kısmi istisna niteliğindedir. Kısmi istisna kapsamına giren işlemlerle ilgili alış ve giderler dolayısıyla yüklenilen vergilerin indirimi veya iadesi mümkün değildir. İndirilemeyen vergiler gelir ve kurumlar vergisi uygulamasında gider ve maliyet unsuru olarak dikkate alınır.

Kiracının "satıp geri kiralama" amacıyla finansal kiralama şirketine sattığı taşınmazın edinilmesiyle ilgili olarak yüklenilen KDV'nin, finansal kiralama şirketine satışın yapıldığı dönemde indirim hesaplarından çıkarılması veya daha önce indirilen KDV tutarının düzeltilmesi gerekmektedir.

İndirim hesaplarından çıkarılan KDV'nin kurumalar tarafından gider olarak dikkate alınmasının da mümkün olmadığı görüşündeyiz. Zira KVK'nın istisna kazançlara ilişkin 5'inci maddesinin 3'üncü fıkrasına göre, kurumlar vergisinden istisna edilen kazançlara ilişkin giderlerin, istisna dışı kurum kazançlarından indirilmesi mümkün değildir.

"Satıp geri kiralama" amacıyla satılan taşınmazların satış karı kurumlar vergisinden istisna olduğu için, bu satış sebebiyle indirim hesaplarından çekilen taşınmazın edinilmesi ilgili yüklenilen KDV tutarının, kanunen kabul edilmeyen gider olarak kurumlar vergisi matrahına ilave edilmesi gerektiği görüşündeyiz.

Taşınmazın satın alınmasında yüklenilen KDV'nin düzeltilmesi zorunluluğu, kiracı bakımından "sat ve geri kirala" işleminde sağlanan KDV istisnası avantajının etkisini azaltan bir unsurdur. Böyle bir zorunluluk, bu işlemlere teşvik için tanınan KDV istisnasının amacına da uygun değildir.

2.4. Finansal kiralama şirketlerinin KDV'den istisna olan "sat ve geri kirala" işlemleri sebebiyle yüklendikleri KDV'nin düzeltilmesi

Finansal kiralama şirketleri tarafından "sat ve geri kirala" işlemine konu edilen taşınmazların kiralanması ve kira süresi sonunda kiracıya devri de KDV bakımından kısmi istisna niteliğindedir.

Bu nedenle, söz konusu kiralama işlemiyle ilgili KDV yüklenimlerinin, finansal kiralama şirketlerince tespit edilmesi ve indirim KDV hesabından düşülerek, gider ya da maliyet unsuru olarak dikkate alınması gerekmektedir.

Konuyla ilgili olarak yayımlanan 26 seri numaralı Katma Değer Vergisi Genel Tebliği'nin "Kısmi Vergi İndirimi" başlıklı (G) bölümünde aşağıdaki açıklamalar yapılmıştır:

"İndirim hakkı tanınan ve tanınmayan işlemleri birlikte yapan mükellefler, alışlarında yüklendikleri vergileri, herhangi bir ayırım yapmaksızın tamamen o dönemde indirilebilir katma değer vergisi hesabına intikal ettireceklerdir. Daha sonra aynı dönemde, toplam satışlar içinde indirim hakkı tanınmayan işlemlerin oranı bulunacak, bu oran, o dönemdeki toplam satışlar nedeniyle yüklenilen vergilere uygulanarak, istisna kapsamına giren işlemler dolayısıyla yüklenilen vergi miktarı hesaplanacaktır. Bu şekilde bulunacak, vergisiz satışlara (kısmi istisna kapsamına giren işlemlere) ait yüklenilen vergiler, indirilebilir katma değer vergisi hesabından çıkartılarak, gider veya maliyet hesaplarına intikal ettirilecektir. İndirilecek verginin bulunmaması veya yetersiz olması halinde artan kısım, "fazla ve yersiz hesaplanan" vergi olarak beyan edilecektir.

Bu kapsamda "sat ve geri kirala" işlemleri çerçevesinde verilen kiralama hizmetlerinde KDV istisnasından faydalanılmışsa, finansal kiralama şirketleri;

- KDV istisnası uyguladıkları "sat ve geri kirala" işlemleriyle bire bir ilişkisini kurabildikleri mal ve hizmet alımları sebebiyle yüklendikleri KDV tutarlarını, indirim KDV hesabından çıkartıp gider kaydedecek,

- "Satıp geri kiralama" faaliyetleri dışındaki faaliyetleri için de katlandıkları ortak giderlere ilişkin yüklenilen KDV'yi, 26 seri numaralı KDV Genel Tebliği'nde belirtildiği şekilde bir oranlama yaparak, "satıp geri kiralama" faaliyetleri sebebiyle yüklendikleri KDV'yi hesaplayıp, bulunan tutarı indirim hesaplarından çıkartıp, gider unsuru olarak dikkate alabileceklerdir.

Ortak giderlere ilişkin olarak, düzeltilecek KDV aşağıda belirtilen formüle göre hesaplanabilir:

İndirilmeyecek = Sat geri kirala ana para + faiz geliri x Aylık ortak giderlere ait KDV yüklenimi
   KDV                      Satış ve kira faturaları toplamı

Bu hesaplamanın her ay yapılması ve "sat ve geri kirala" işlemi sebebiyle yüklenilen KDV tutarlarının her ay düzeltilmesi gerekmektedir.

2.5. Kiracının taşınmazını finansal kiralama şirketine satışında KDV Kanunu'nun 17/4-y maddesi yerine 17/4-r maddesindeki istisnadan faydalanması mümkün müdür?

Taşınmaz satışlarında KDV istisnası tanıyan bir diğer hüküm KDVK'nın 17/4 maddesinin (r) bendinde yer almaktadır.

Ancak, KDVK'nın 17/4-r maddesi, "sat ve geri kirala" işlemlerine ilişkin 17/4-y maddesindeki istisnadan farklı olarak iki şart öngörmektedir.

Bu şartlar,

- Taşınmazın iki tam yıl süreyle mülkiyetine sahip olunması ve

- Taşınmaz ticareti yapan kurumların bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları bir taşınmaz olmamasıdır.

Diğer taraftan, KDVK'nın 17/4 maddesinin (r) bendi, (y) bendine göre taşınmazın iktisabında yüklenilen KDV'nin düzeltilmesi bakımından daha avantajlı bir düzenleme içermektedir. Söz konusu bende göre, istisna kapsamında taşınmazın iktisabında yüklenilen KDV, satış tarihi itibarıyla sonraki döneme devretmiyorsa, bu durumda taşınmazla ilgili yüklenilen KDV'ye ilişkin bir düzeltme yapılmasına gerek bulunmamaktadır.

Bu nedenle, işletmeler 2 yıl aktiflerinde bulundurdukları taşınmazlara ilişkin yüklendikleri KDV'yi sonraki döneme devreden KDV olarak taşımıyorlarsa, bu durumda taşınmazın finansal kiralama şirketine satışında, KDVK'nın 17/4-y maddesindeki istisna yerine madde 17/4-r'deki istisnadan faydalanmayı düşünebilirler.

Ancak "sat ve geri kirala" işlemine yönelik olarak KVK ve KDVK'da özel istisna hükümleri getirilmiş olması sebebiyle, kurumların "satıp geri kiralama" amacıyla sattıkları taşınmazlar için KDVK'nın 17/4-r maddesindeki istisnadan faydalanmalarının mümkün olamayacağı görüşündeyiz.

2.6 KDV istisnasından vazgeçilebilir mi?

Katma Değer Vergisi Kanunu'nun "İstisnadan vazgeçme" başlıklı 18. maddesinde vergiden istisna edilmiş işlemleri yapanların, ilgili vergi dairesine yazılı başvuruda bulunarak, belirtecekleri işlem türleri için vergiye tâbi tutulmalarını talep edebilecekleri hükmü yer almaktadır. Bu talebin dilekçede belirtilen ve dilekçe tarihinden sonra ifa edilen işlemlerin tamamını kapsaması şarttır. Öte yandan bu şekilde mükellef olanlar üç yıl geçmedikçe mükellefiyetten çıkamayacaklardır.

Uygulamada, kiracılar kendi KDV pozisyonlarını düşünerek istisnadan vazgeçmeyi tercih edebilmektedirler.

"Sat ve geri kirala" işlemlerine ilişkin olarak KDVK'nın 17/4-y maddesindeki istisnadan vazgeçilmesi mümkündür. Ancak istisnadan vazgeçme tercihinin yapılması halinde, "sat ve geri kirala" işleminin bir bütün olarak değerlendirilip, hem kiracının hem de kiralayanın istisnadan vazgeçmesi gerekmektedir.

Ayrıca finansal kiralama şirketi bakımından, istisnadan vazgeçme sözleşme ya da müşteri bazında değil, "sat-geri kirala" yöntemiyle yaptığı bütün işlemler için geçerli olacaktır. Bu durumda, istisnadan vazgeçen finansal kiralama şirketinin yaptığı bütün "sat ve geri kirala" işlemleri genel hükümlere göre KDV'ye tabi olacaktır (Gelir İdaresi Başkanlığının 28.02.2014 tarihli özelgesi).

3. Sonuç

6361 sayılı Kanun'da yapılan düzenleme ile alternatif bir finansman yöntemi olarak mümkün hale gelen "sat ve geri kirala" işlemlerine ilişkin olarak 6495 sayılı Kanun ile tanınan kurumlar vergisi ve KDV istisnaları, uygulamaya yönelik olarak bazı tereddütleri de beraberinde getirmiştir.

Özellikle, katılım bankaları, yatırım ve kalkınma bankalarının taşınmazlar için "sat ve geri kirala" işlemi yapması halinde, kurumlar vergisi ve KDV istisnasından yararlanıp yararlanamayacağı açıklığa kavuşturulmalıdır. Ayrıca kiracının, finansal kiralama şirketine "sat ve geri kirala" kapsamında yaptığı satışlarda, KDV istisnası uygulanması halinde, taşınmazın satın alınması sırasında yüklenilen KDV'nin düzeltilmesi zorunluluğu, söz konusu işlemlerin yapılmasının maliyetini arttırıcı bir unsur olabilecektir.

Yine, taşınmaz satışlarında kurumlar vergisi istisnası uygulamasına ilişkin olarak, iki yıl aktifte bulundurma şartı dışında KVK' nın 5/1-e maddesindeki diğer şartların "satıp geri kiralama" amacıyla satılan taşınmazlar için de uygulanıp uygulanmayacağının Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından açıklığa kavuşturulması gerektiği görüşündeyiz. İhsan Akar

http://www.vergidegundem.com/tr_TR/publicationPaper?categoryName=Vergide&publicationNumber=4&publicationYear=2014&publicationId=1873512

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti. / www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.