Statükocular Türkiye'nin dev olmasını engelleyemeyecek |
15 Mart 2008 | |
Devlet Bakanı
Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonunun (TUSKON) olağan genel kurulunda konuşan Şimşek, bir değişim sürecinden geçildiğini belirterek, ''Her ne kadar statükoyu korumaya çalışanlar bir çaba gösteriyorsa da, Türkiye'nin 2050 yılında dünyanın en büyük ekonomilerinden birisi olmasını engelleyemeyecekler. Ne yaparlarsa yapsınlar bu ülke yoluna devam edecektir'' diye konuştu. Değişim dönüşümün kolay olmadığını, dünyanın her yerinde değişimi engellemeye çalışanlar bulunduğunu, değişimin bazıları için belirsizlik yarattığını ifade eden Şimşek, özellikle de performansa dayalı bir kültüre inanmayan ve verimli olmayanların değişime karşı çıktığını aktardı. Şimşek, ''Türkiye son birkaç yılda yaklaşık olarak 50 milyar doların üzerinde yabancı doğrudan sermaye çekip, buraya gerek sermaye gerek teknoloji getirebildiyse ve rekabet ortamını iyileştirdiyse ve bunun sayesinde verimlilik ve inovasyon artacaksa, artmışsa, esas korkutucu olan budur onlar için. Yine benzer bir şekilde yaklaşık 40 milyar dolarlık özelleştirme yapıldıysa ve kamu sektörü daha etkin bir hale getirildiyse, asıl korkutucu olan budur'' diyerek bunun dışındakilerin bahane olduğunu kaydetti. -''REFORM YAPILMIYOR DİYE İNSANLARIN SOKAKLARA DÖKÜLMESİ LAZIM''- Ekonomideki gelişmelere de değinen Şimşek, milli gelir revizyonu sonrasında bütün göstergelerin değiştiğini ifade ederek, dünyanın hiçbir yerinde sabit fiyatlarla milli gelire bakıp onu dolara çeviren bir çalışma bulunmadığını vurguladı. Bunun son derece konservatif bir şekilde yapılmış, uzun süredir gerçekleştirilmesi gereken bir revizyon olduğunu dile getiren Şimşek, önümüzdeki dönemde yapılması gereken çalışmalar hakkında bilgi verdi. Sosyal güvenlik reformuna ilişkin olarak da Şimşek, bu reform yapılmadığında sosyal güvenlik sisteminin 1,8 trilyon dolar açık vereceğini, bu reforma karşı çıkmanın Türkiye'yi zayıflatmak olduğunu söyledi. Kazanılmış hakların kaybına ilişkin eleştirilere değinen Şimşek, ''Batıdaki birçok ülkede emeklilik yaşı şu andaki haliyle 65. Biz 2046 yılında 65 yaşından bahsediyoruz. Bazıları henüz doğmamış, işe başlamamış şahısların kazanılmış haklarından bahsediyor. Esasında Türkiye'de reform yapılmıyor diye insanların sokaklara dökülmesi lazım. Eğer rasyonel bir yaklaşım içindeyse, böyle bakılması lazım. Türkiye, 1,8 trilyon dolarlık açığı yaşlanan nüfusuyla kaldıramaz. Onun için bu reformu yapacağız'' diye konuştu. -''KİMSEYİ SUNİ TENEFFÜSLE YAŞATAMAYIZ''- Bakan Şimşek, iş ortamının iyileştirilmesinin önemine işaret ederek, ''Dümdüz bir dünyada yaşıyoruz. Duvarlar artık yıkılmıştır. Kimseyi biz, suni teneffüsle yaşatamayız. Buna kamu kaynakları yok. Rasyonel bir teşvik sistemiyle sanayiciyi destekleyeceğiz. Ama en büyük teşvik sizin önünüzü açmak, rekabetin önündeki engelleri kaldırmak olmalıdır'' dedi. Rekabet gücünün artırılması için beşeri sermaye ve fiziki altyapıya yatırım yapılması gerektiğine işaret eden Şimşek, özelleştirmenin verimlilik olduğunu belirterek, ''Bu ülkede kaynak problemi yoktur, zihniyet problemi vardır'' diye konuştu. Şimşek bütün dünyada yabancı yatırımların yüzde 68'inin şirket satın almalarıyla gerçekleştiğini, Türkiye'nin de bundan bir farkı olmadığını kaydetti. Türkiye'nin dünyadaki ciddi kredi daralmasından etkilenmeyeceğini, bunda bankacılığın sağlam temellere oturmuş olmasının ve bankaların riskli türev enstrümanlara sahip olmamasının rol oynadığını söyleyen Şimşek, ''Türkiye'nin durumu iyi. Bu kötümserliği yayanlara inanmayın. Bu başarıyla övüneceklerine, bu başarıyı hazmedemeyenler, 'Bırak ev yıkılsın da biz üzerinde kalalım...' Böyle bir şey yok'' dedi. |