Vergide nasıl Uzlaşılır, Vergi Mahkemesine Dava ne zaman açılır |
12 Mayıs 2014 | |
VERGİ inceleme raporunda ciddi eksikler olursa ve mükellef uzlaşmayıp dava açma yoluna giderse vergi ve cezada yüksek miktarda indirimler yapılabiliyor. VERGİ ve cezada indirim yani uzlaşma görüşmeleri öncesinde, dosyalar dikkatle inceleniyor. Maliye Bakanlığı’ndaki Merkezi Uzlaşma Komisyonu toplantılarında da, uzlaşma görüşmeleri öncesinde komisyonca; ilgili birimden (örneğin KDV şubesinden), dosya hakkında görüş ya da bilgi notu alınıyor. Buna göre, vergi inceleme raporunda ciddi eksiklikler olması ve mükellefin uzlaşmayıp dava açma yoluna gitmesi halinde, vergi ve cezanın tamamının veya tamamına yakın bir kısmının kalkabileceği sonucuna varılması halinde, uzlaşma görüşmelerinde vergi ve cezada yüksek indirim yapılıyor. Aksi halde, özellikle vergide sembolik, cezada ise yüksek bir indirim yapılıyor. Uzlaşma görüşmelerinin amacı “Eldeki bir kuş, daldaki iki kuştan iyidir” felsefesine dayanıyor. Bu arada iyi niyetli mükellefler de korunuyor. İdare, uzlaşma yolu ile belli bir indirim yaparken, dava açılması halinde, belki de hiç tahsil edemeyeceği vergi ve cezayı, kısmen dahi olsa tahsil etmiş oluyor. Mükellefin haklılık payına göre yüksek indirim (istisnai durumlarda sıfıra indirme) yoluna gidiliyor. Haksız olanlara da “Arkadaş gel bir miktar indirim yapalım, sen bunu öde. Yoksa yargıda kaybeder tamamını ödersin” diye uygunV bir üslupla, mükellef lehine uyarıda bulunuluyor.
DAVA AÇMA DAVA AÇMA SÜRESİ Tarhiyat sonrası uzlaşma isteyen ve uzlaşamayan mükellef, uzlaşmaya varılamadığına dair tutanağın tebliğ tarihinden itibaren “15 gün içinde”, vergi mahkemesine dava açabilir. TAHSİLAT DURUYOR Bu nedenle, “Eyvah, Maliye’den gelip bunları ödeyin derlerse” diye endişe etmeye gerek yok. DAVA NASIL AÇILIR? Davalar usul ve esas yönünden incelemeye tabi tutulduğundan, dilekçede duruşma talebi, bilirkişi talebi vb. hususlar önemli olduğundan ve emsal yargı kararları ile dilekçedeki iddiaların desteklenmesi gerektiğinden, bir hukukçudan destek almakta yarar vardır. İhtirazi kayıtla verilen dilekçelerde ise, “yürütmenin durdurulması” talebinde bulunmak gerekiyor. Vergi incelemesi ve raporların değerlendirilmesi ile ilgili esaslar bir yönetmelikle, “mükellef haklarını” koruyacak şekilde düzenlendi. Bu son derece olumlu. Böylelikle, sayısı çok az da olsa “bazı keyfi uygulamalar” önlenmeye çalışılıyor. Ancak, mükellefin ya da sorumlunun ifadesini almadan, vergi yasalarına aykırı şekilde rapor düzenleyen ve yine yasalara aykırı olarak, suç olmayan bir fiili suç olarak nitelendirip, savcılığa intikal ettiren ve sonuçta suçsuzluğu anlaşılıp, “takipsizlik kararı” verilen ya da ceza mahkemesinde beraat eden, vergi mahkemesinde de kesilen cezaları kaldırılan mükelleflere, bu keyfi uygulamayı yapanlar hakkında ne gibi işlemler yapılacak? Vergi müfettişinin keyfi bir işlemi nedeniyle, mahkemeye dava açmak, savcılığa gitmek, ifade, ceza mahkemesi vs. ile uğraşmak, o kişi için maddi ve manevi yönden telafisi zor durumlar yaratabiliyor. İşte bu gibi uygulamalarda yasaları göz ardı ederek hareket eden ve yetkilerini kötüye kullanan inceleme elemanlarından da bunun hesabı sorulabilmeli. İdare engel olmamalı, müfettişe doğrudan ceza ve tazminat davası açılabilmeli ve sonuçlar siciline işlenebilmeli.. Bakalım olayın bu yönü ne zaman gündeme gelecek? Şükrü Kızılot/Hürriyet Gazetesi - 11.05.2014 -------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------- Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti. / www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.
|