Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Sermaye şirketlerinin kar dağıtımında esas alınacak finansal tablo ve kar payı üst sınırı PDF Yazdır e-Posta
17 Haziran 2014
Image

Sermaye şirketlerinde kar dağıtımı, Türk Ticaret Kanunu'nun ("TTK" veya "Kanun") 507 ila 509. maddeleri arasında, yedek akçeler ise 519 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.

TTK' nın 509. maddesi uyarınca, kar payı ancak net dönem karından ve serbest yedek akçelerden dağıtılabilir. Net dönem karı, Türkiye Muhasebe Standartlarında ("TMS") yer alan bir kavram olup ticari dönem karına karşılık gelmektedir. Söz konusu maddenin gerekçesinde ise net dönem karı, her şeyden önce "bilanço zararı düşüldükten sonra kalan kar" şeklinde tanımlanmıştır. Öte yandan anonim şirketlerde, bilançoda geçmiş yıl zararı/zararları varken yıllık kar dağıtılamayacağı, bu yasağın sermayenin korunması ilkesi gereği ve anonim şirketlere ilişkin evrensel bir kural olduğu kabul edilmektedir.

Serbest yedek akçelerin tanımı ise 09.08.2012 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan "Kar Payı Avansı Dağıtımı Hakkında Tebliğ"in 4. maddesinde "genel kanuni yedek akçelerin[1] sermayenin veya çıkarılmış sermayenin yarısını aşan kısmı ile Kanun ve sözleşme gereği ayrılanlar dışında genel kurulca ayrılmasına karar verilen yedek akçeler" şeklinde yapılmıştır. Yine Kanun'un 509. maddesinin gerekçesinde yer verilen açıklamalardan serbest yedekler ifadesi ile "olağanüstü, yani genel kurulun kendi takdiriyle ayırdığı yedek akçeler dahil, belirli bir amaca özgülenmemiş şirketin isteğiyle ayrılan –dağıtılmak amacıyla ayrıldıklarının belirtilmesine gerek olmaksızın- tüm yedek akçelerin" kastedildiği anlaşılmaktadır.

Kanun hükmünde açık şekilde düzenlenmemiş olsa da kanun gerekçesindeki açıklamalar uyarınca; vergisi verilmek şartıyla, yeniden değerleme, enflasyon düzeltmesi gibi öz kaynaklar altında kayıtlı fonlardan da kar dağıtımı yapılabilecektir.

Karın dağıtımında esas alınacak mali tablolar

Kanun'un geçici 1. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu ("KGK"), değişik işletme büyüklükleri, sektörler ve kar amacı gütmeyen kuruluşlar itibarıyla Türkiye Muhasebe Standartları'ndan muaf olacakları tespit etmeye veya bunlar için ayrı düzenlemeler yapmaya yetkilidir. KGK, bu hüküm ile kendisine verilen yetkiye dayanarak TMS' yi uygulayacak şirketleri aşağıdaki şekilde belirlemiştir.

17 Kasım 2012 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan "Türkiye Muhasebe Standartlarının Uygulama Kapsamının Belirlenmesine İlişkin Kurul Kararı"  uyarınca;

(i) 660 sayılı KHK'da belirtilen kamu yararını ilgilendiren kuruluşların,

(ii) 6102 sayılı Kanunun 397. maddesi çerçevesinde Bakanlar Kurulu kararıyla bağımsız denetime tabi olanların ve

(iii) Aynı Kanun'un 1534. maddesinin ikinci fıkrasında sayılan şirketlerin,

münferit ve konsolide finansal tablolarını hazırlarken TMS' yi uygulamaları gerekmektedir.

Bununla beraber Kanun'un geçici 6. maddesine istinaden KGK tarafından belirlenen şirketler, 01.01.2013 tarihinde veya özel hesap dönemi dolayısıyla daha sonraki bir tarihte başlayacak hesap dönemi için, münferit ve konsolide finansal tablolarının düzenlenmesinde, TMS' yi uygulamak zorundadır.

TTK' nın 64. maddesinin beşinci fıkrasında ise Kanun'a tabi gerçek ve tüzel kişilerin, Vergi Usul Kanunu'nun defter tutma ve kayıt zamanıyla ilgili hükümlerine uymak zorunda olduğu; Kanun'un defter tutma, envanter, mali tabloların düzenlenmesi, aktifleştirme, karşılıklar, hesaplar, değerleme, saklama ve ibraz hükümleri VUK ile diğer vergi kanunlarının aynı hususları düzenleyen hükümlerinin uygulanmasına, vergi kanunlarına uygun olarak vergi matrahının tespit edilmesine ve buna yönelik mali tabloların hazırlanmasına engel teşkil etmeyeceği belirtilmiştir.

Bu açıklamalar ışığında; KGK kararı uyarınca finansal tablolarını TMS' ye göre düzenlemek zorunda olan sermaye şirketlerinin (hem TMS' ye uygun, hem de VUK' a uygun ticari defterlerle finansal tablolar oluşturulmaktadır) kar dağıtımına konu edilebilecekleri tutarın üst sınırı, uygulamada genel kabul gören görüş ve Sermaye Piyasası Kurulu'nun yayımladığı Kar Payı Rehberi uyarınca VUK (yasal) kayıtlarda yer alan ilgili kar dağıtım kaynaklarının dağıtılabilir tutar olarak değerlendirilmektedir. Bir diğer ifadeyle TMS'ye göre hazırlanan finansal tablolarda olup da VUK (yasal) kayıtlarda yer almayan tutarların kar dağıtımına konu edilmemesi gerekmektedir. E&Y

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti. / www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.