Hakan Üzeltürk - Kurumlar vergisi beyanname dönemi başladı (01.04.08) |
01 Nisan 2008 | |
Bu e-Posta adresi istenmeyen postalardan korunmaktadır, görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
Bugün kurumlar vergisi beyanname döneminin ilk günü. Nisan ayı boyunca vergiler arasında kurumlar vergisi ön planda olacak ve oldukça fazla sayıda mükellefi ilgilendirecek. Gelir İdaresi Başkanlığı verilerine göre ülkemizde kurumlar vergisi faal mükellef sayısı Şubat 2008 itibarıyla toplam 638.695 Türkiye'nin 81 ili dikkate alındığında en fazla mükellef 244.374 ile İstanbul'da, en az mükellef 178 ile Ardahan'dadır. Kurumlar vergisi beyannamesi, Nisan ayının 25. günü akşamına kadar mükellefin bağlı olduğu vergi dairesine verilir. Mükellefin bağlı olduğu vergi dairesi, kurumun kanuni veya iş merkezinin bulunduğu yerin vergi dairesidir. Ödeme süresi nisan ayının sonuna kadardır. Kurumlar vergisine konu olan kurum kazançları gelir vergisi kapsamındaki gelir unsurlarından oluşmaktadır. Kurumlar vergisi ödemekle yükümlü mükellefler sermaye şirketleri, kooperatifler, iktisadi kamu kuruluşları, dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler ve iş ortaklıklarıdır. Kurumlar vergisi bakımından sermaye şirketleri oldukça geniş bir kesimi oluşturmakta olup, bu mükelleflerle ilgili bazı özellikler ve dikkate alınması gereken hususlar genel hatlarıyla şöyledir. 1956 tarihli Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulmuş olan sermaye şirketleri anonim, limited, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketler ve benzer nitelikteki yabancı kurumlardır. Anonim şirketler Türk Ticaret Kanunu'nun 269 vd. maddelerine göre düzenlenmiş olup, borçlarına karşı sadece malvarlığı ile sorumlu olan, ortak sayısı beşten az olamayan ve sermayesi 50.000.- YTL olan şirketlerdir. Sermaye artırımı tescil işlemleri dün itibarıyla sona ermiştir. Ortaklar, şirket borçlarından taahhüt ettikleri sermaye miktarı ile sorumludurlar. Sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketler veya eshamlı komandit şirketler TTK m. 475 kapsamında ortaklarından bir veya birkaçı şirket alacaklılarına karşı sınırsız (komandite) diğerleri sınırlı (komanditer) olan şirkettir. Komandite ortağın şirket kazancından aldıkları paylar şahsi ticari kazanç olarak GVK m. 37 kapsamında vergiye tabi tutulurken, k‰r payı kurum kazancının tespitinde KVK m. 8 kapsamında gider olarak dikkate alınır. Kurumlar vergisi komanditer ortakların k‰r payı üzerinden alınır. Limited şirketler TTK m. 503 vd. maddelerine göre iki veya daha fazla gerçek veya tüzel kişi tarafından kurulurlar. Ortak sayısı 50'den fazla olamaz. Sermayesi en az 5.000.- YTL olacaktır. Bunlar bakımından da sermaye artırımı tescil işlemleri dün itibarıyla sona ermiştir. Ortakların sorumluluğu taahhüt ettikleri sermaye ile sınırlıdır. Kurumlar vergisi kapsamında Sermaye Piyasası Kurulu'nun düzenleme ve denetimine tabi fonlar ile bu fonlara benzer yabancı fonlar sermaye şirketi kabul edilirler. Bu çerçevede yatırım fonları, varlık finansmanı fonları, konut finansmanı fonları ve emeklilik yatırım fonları gibi fonlar kurumlar vergisi mükellefidir. Yatırım ortaklıkları anonim şirket olarak mükellefiyet kapsamındadır. Eski adıyla özel finans kurumları yeni adıyla katılım bankaları 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'na göre kurulmakta ve BDDK'nın izniyle faaliyette bulunmaktadırlar. Bunlar da sermaye şirketi olarak kurumlar vergisi mükellefidirler. Yabancı kurumlar bakımından durumu yukarıdakilere benzeyenler de sermaye şirketi olarak kurumlar vergisine tabi olacaklardır. Bunlara örnek olarak yabancı banka şubeleri verilebilir. Bunlar dar mükellef kurum olarak kurumlar vergisi mükellefi olacaklardır. Yabancı ülkelerde ödenen kurumlar vergisi ve benzeri vergiler, Türkiye'de söz konusu kazançlar üzerinden tarh olunan kurumlar vergisinden indirilebilir. Bu durum yetkili makamlardan alınıp mahallindeki Türk elçilik veya konsoloslukları, yoksa mahallinde Türk menfaatlerini koruyan ülkenin aynı nitelikteki temsilcileri tarafından tasdik olunan belgelerle tevsik olunmalıdır. İbraz bakımından tarh tarihinden itibaren bir yıllık süre geçerlidir. |