Halk Eğitim Merkezinde eğitim gören kursiyerlere ilmek başına ödenen ücretin vergiye tabi olup olmayacağı |
17 Eylül 2012 | |||||||
Halk Eğitim Merkezinde eğitim gören kursiyerlere ilmek başına ödenen ücretin vergiye tabi olup olmayacağı T.C. ADIYAMAN VALİLİĞİ Defterdarlık Gelir Müdürlüğü
İlgide kayıtlı özelge talep formunun ve eklerinin incelenmesinden, Vakfınız ile Halk Eğitim Merkezi ve … Tic. Ltd. Şti. arasında yapılan protokol gereği, Vakfınız tarafından halı dokuma tezgahları ile diğer aletlerinin alınması suretiyle kurulan halı dokuma atölyelerinin, Halk Eğitim Merkezi tarafından işletilerek eğitici eleman ve kursiyer işlemlerinin yürütüldüğü, adı geçen şirketin ham maddeyi temin ettiği ve üretilen halıların şirkete ait olduğu, söz konusu atölyelerde çalışan ve eğitim gören kursiyerlere düğüm esasına göre söz konusu şirket tarafından Vakfınız aracılığıyla ödeme yapıldığı, kursiyerlerle herhangi bir hizmet sözleşmesinin olmadığı, işçi-işveren ilişkisinin olmadığı ve halıcılık işini öğretmek mesleğini ilerletmek amacıyla halka açılan bir kurs olduğu ve ekte sunulan İlimiz Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün 27/02/2012 tarih ve 3.837.575 sayılı görüş yazısı ile kursiyerlerin sigortalı sayılmadığı belirtilerek şirket tarafından Vakfınız aracılığıyla kursiyerlere yapılan ödenmeler üzerinden gelir vergisi kesintisinin yapılıp yapılamayacağı hususunda Defterdarlığımızın görüşünün bildirilmesi istenmektedir. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 23 üncü maddesinin yedi numaralı bendinde “7. Sanat okulları ile bu mahiyetteki enstitülerde, ceza ve ıslahevlerinde, darülacezelerin atelyelerinde çalışan öğrencilere, hükümlü ve tutuklulara ve düşkünlere verilen ücretler;” gelir vergisinden istisna edilmiş, aynı Kanunun ‘Ücretin tarifi’ başlıklı 61 inci maddesinde; ücretin, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatler olduğu; ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunmasının onun mahiyetini değiştirmeyeceği hükmüne yer verilmiştir. Aynı Kanunun 62 nci maddesinde de işverenin tanımı, hizmet erbabını işe alan, emir ve talimatları dahilinde çalıştıran gerçek ve tüzel kişiler olarak yapılmıştır. Buna göre, – Halk Eğitim Merkezi tarafından temin edilen eğitici eleman ve kursiyerlere düğüm esasına göre söz konusu şirket tarafından vakfınız aracılığıyla yapılan söz konusu ödemeler, Gelir Vergisi Kanununun 23 üncü maddesinin 7 numaralı bendi kapsamında istisna olarak değerlendirilemeyeceğinden bu ödemeler üzerinden Gelir Vergisi Kanununun 61,63, 94, 103 ve 104 üncü maddelerine göre gelir vergisi tevkifatı yapılması, – Protokolde imzası bulunan şirketin sadece kursiyerlere veya öğrencilere ilişkin ücreti, Halk Eğitim Merkezi’ne ödemesi, bu merkez tarafından da gelir kaydedilerek kendi mevzuatı gereğince tahakkuk ettirilerek kursiyerlere veya öğrencilere ödenmesi halinde gelir vergisinden istisna tutulması, – Ücret ödemesi istisna kapsamında değerlendirilenlerin kursiyer veya öğrenci statüsünde bulunması ve eğitim veya kurs proğramı ile sınırlı olması, gerekir. Bilgi edinilmesini rica ederim. . (*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir. (**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir. (***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.
|