TV kanallarına ve prodüksiyon şirketlerine verilen sunuculuk hizmeti ve program içeriği hazırlama hizmetinin vergilendirilmesi |
05 Ağustos 2013 | |||||||
TV kanallarına ve prodüksiyon şirketlerine verilen sunuculuk hizmeti ve program içeriği hazırlama hizmetinin vergilendirilmesi T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
İlgi (a)’da kayıtlı özelge talep formunda yer alan hususlara ilgi (b)’de kayıtlı özelgemizle cevap verilmiş, bu defa ilgi (c)’de kayıtlı özelge talep formunda, yalnızca TRT’ye değil başka TV kanallarına ve prodüksiyon şirketlerine de sunuculuk hizmeti ve program içeriği hazırlama hizmeti verdiğinizi belirterek, elde edilen kazancın vergilendirilmesi hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmiştir. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun “Ücretin Tarifi” başlıklı 61 inci maddesinde; “Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir. Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.” hükmü yer almıştır. Aynı Kanunun “Serbest Meslek Kazancının Tarifi” başlıklı 65 inci maddesinde ise; “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır. Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır.” hükmü yer almaktadır. Öte yandan, 19.02.1999 tarih ve 23616 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ücret ile serbest meslek kazancı ayrımında esas alınacak ölçütlere ilişkin açıklamaların yer aldığı 221 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde, “… 3. Bu tanımdan anlaşılacağı üzere bir faaliyetin serbest meslek faaliyeti olup olmadığı, faaliyetin; – sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanması, – bir işverene bağlı olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılması, – devamlı olması, unsurlarını taşıyıp taşımadığına bağlı bulunmaktadır. … 6. … gerek ücret gerek serbest meslek kazancı emeğe dayanan gelir unsurlarıdır. Serbest meslek kazançlarında emek; bir işverene tabi olmaksızın, şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına değerlendirilmektedir. Bir işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışılması halinde ise elde edilen gelir ücrettir. 7. Uygulamada bazı durumlarda ücret ile serbest meslek kazancının ayırımında zorluklarla karşılaşılmaktadır. Bu durumda yukarıda da belirtildiği gibi esas alınacak en önemli ölçüt; iş yerine bağlılık ve işverene tabiliktir. İş yerine bağlılıktan maksat; kendisine ait olmayan bir organizasyonun işyerinde çalışılmasıdır. İşverene tabilikten maksat ise;işverenin hizmetli üzerinde hiyerarşik bir kontrol ve yaptırım uygulama hakkının bulunup bulunmamasıdır.Bu unsurların bulunmaması halinde, gelir vergisi açısından işverene tabi olarak işveren-hizmetli ilişkisinden bahsedilemez.”açıklamalarına yer verilmiştir. Bu hüküm ve açıklamalara göre, elde ettiğiniz kazancın serbest meslek geliri mi yoksa ücret geliri mi olduğu hususunun tespitinde TV kanalları ve prodüksiyon şirketleri ile yapmış olduğunuz sözleşmelerin içeriği önem arz etmektedir. Sunuculuk ve program içerik hazırlama faaliyetinizin, TV kanalları ve prodüksiyon şirketlerine bağlılık arzedecek şekilde hizmet sözleşmesine istinaden yapmanız halinde, bu iş karşılığı elde edilecek gelirin ücret olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Diğer taraftan, söz konusu faaliyetinizin, TV kanalları ve prodüksiyon şirketlerine bağlı olmaksızın şahsi sorumluluk altında, kendi nam ve hesabınıza icra etmeniz halinde serbest meslek erbabı olacağınızdan, bu faaliyetten elde edeceğiniz kazanç serbest meslek kazancı olarak değerlendirilecektir. Bilgi edinilmesini rica ederim. . (*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir. (**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir. (***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.
|