T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
|
|
|
Sayı
|
:
|
B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK mük.80-712
|
23/02/2012
|
Konu
|
:
|
Sermaye artırımında bulunarak hisse senedi bastırmadan yapılan hisse satışından elde edilecek kazancın vergilendirilmesi.
|
|
|
|
|
|
|
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, ortağı olduğunuz anonim şirketin kuruluşunda 2.500.000 TL sermaye koyduğunuz ve şirketin geçici ilmuhaber bastırdığı, söz konusu şirketin kuruluşundan iki yıl geçtikten sonra nakit sermaye artırımının yanısıra geçmiş yıl karları ve yasal yedekler kullanılmak suretiyle sermaye artırımı yapılacağı belirtilmekte olup, söz konusu hisselerinizi satmanız halinde, hisselerin maliyet bedelinin nasıl tespit edileceği ile elde edilecek gelirin değer artışı kazancı olarak vergilendirilip vergilendirilmeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun "Değer artışı kazançları" başlıklı mükerrer 80 inci maddesinde; "Aşağıda yazılı mal ve hakların elden çıkarılmasından doğan kazançlar değer artışı kazançlarıdır.
1. İvazsız olarak iktisap edilenler ile tam mükellef kurumlara ait olan ve iki yıldan fazla süreyle elde tutulan hisse senetleri hariç, menkul kıymetlerin veya diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar.
...
4. Ortaklık haklarının veya hisselerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar.
...
Bu maddede geçen "elden çıkarma" deyimi, yukarıda yazılı mal ve hakların satılması, bir ivaz karşılığında devir ve temliki, trampa edilmesi, takası, kamulaştırılması, devletleştirilmesi, ticaret şirketlerine sermaye olarak konulmasını ifade eder.
Bir takvim yılında elde edilen değer artışı kazancının, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından sağlananlar hariç, 8.000.- Türk Lirası (01/01/2011 tarihinden itibaren) gelir vergisinden müstesnadır." hükmü yer almaktadır.
Konu ile ilgili olarak yayımlanan 232 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin "5. Geçici İlmühaberler" başlıklı bölümünde; "Bilindiği üzere geçici ilmühaberler anonim şirketler tarafından hisse senetlerinin yerini tutmak amacıyla çıkartılan menkul kıymetlerdir. Sahiplerine genel kurul toplantılarına katılmak, oy kullanmak, kar payı almak gibi pay sahipliği haklarını kazandıran ilmühaberler, ilgili anonim şirketçe hisse senetleri düzenlenip ortaklara teslim edildiği anda geçerliliğini kaybetmektedir. Dolayısıyla ilmühaberlerin elden çıkarılmasından doğan kazançların vergilendirilmesinde, Gelir Vergisi Kanununun hisse senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançların vergilendirilmesine ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmektedir.
...
Ayrıca, ilmühaberlerin hisse senetleri ile değiştirilmesi dolayısıyla alınan hisse senetlerinin iktisap tarihi olarak ilmühaberlerin elde edildiği tarih dikkate alınacaktır." açıklamasına yer verilmiştir.
257 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin "2.4.1.4. Sermaye artırımları dolayısıyla sahip olunan hisse senetlerinin alış tarihi ve bedelleri" başlıklı bölümünde ise;
"Sermaye ve kar yedeklerinin sermayeye eklenmesi dolayısıyla sahip olunan hisse senetlerinin alış tarihi olarak daha önceden sahip olunan hisse senetlerinin alış tarihi esas alınacaktır.
Bedelli sermaye artırımı sebebiyle rüçhan hakkı kullanılmak suretiyle itibari değerleri ödenerek sahip olunan hisse senetleri yönünden de alış tarihi olarak, sahip olunan eski hisse senetlerinin alış tarihi esas alınacaktır.
Şirketlerin sermaye yedekleri ile sermaye artırımında bulunmaları halinde, bu işlem sonrasında gerek önceden sahip olunan gerekse sermaye artırımı dolayısıyla alınan hisse senetlerinin alış bedeli, daha önce sahip olunan hisse senetlerinin alış bedelinin, sermaye artırımı sonrasında sahip olunan toplam hisse senedi sayısına bölünmesi suretiyle tespit edilecektir.
Kar yedekleri kullanılmak suretiyle sermaye artırımında bulunulması halinde, bu işlem dolayısıyla sahip olunan hisse senetlerinin alış bedeli, daha önce sahip olunan hisse senetlerinin alış bedeli ile yeni alınan hisse senetlerinin itibari değerleri toplamının sermaye artırımı sonrasında sahip olunan toplam hisse senedi sayısına bölünmesi suretiyle hesaplanacaktır.
Hisse senedi sahipleri tarafından rüçhan hakkı kullanılmak suretiyle itibari değerleri ödenerek sahip olunan hisse senetleri yönünden de alış bedeli, daha önce sahip olunan hisse senetlerinin alış bedeli ile yeni alınan hisse senetleri için ödenen bedelin toplamının sermaye artırımı sonrasında sahip olunan toplam hisse senedi sayısına bölünmesi suretiyle hesaplanacaktır." düzenlemesine yer verilmiştir.
Bu hüküm ve açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, ortağı olduğunuz şirketin geçmiş yıl karları ile yasal yedeklerinin sermayeye ilavesi veya yetkili organ kararı ile ortakların taahüdüne bağlı olarak sermayenin artırılması yeni bir edinim olmayacağı gibi geçmiş yıl karları ile yasal yedeklerin sermayeye, ilavesi mukabili sahip olunan bu hisselerin iktisap tarihinin tespitinde daha önce sahip olunan hisse senetlerinin alış tarihinin dikkate alınması gerekmekte olup bedelli sermaye artırımı sebebiyle rüçhan hakkı kullanılmak suretiyle itibari değeri ödenerek sahip olunan hisse senetlerinin iktisap tarihi olarak da sahip olunan eski hisse senetlerinin alış tarihinin dikkate alınması gerekmektedir.
Bu itibarla, söz konusu satış işleminin, hisse senedi bastırılmış ve hisse senedi yerine geçen geçici ilmühaberle temsil edilen tam mükellef kuruma ait ortaklık hisselerinin iktisap tarihinden itibaren iki yıldan fazla süre ile elde tutulduktan sonra satılması şeklinde gerçekleştirilmesi durumunda, satıştan doğan kazanç vergilendirilmeyecektir. Ancak sahibi bulunduğunuz söz konusu bastırılmış hisse senetlerinin veya hisse senedi yerine geçen geçici ilmühaberlerin bu süre dolmadan satışı halinde ise elde edilecek kazancın, Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 80 inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi kapsamında değer artış kazancı olarak vergilendirilmesi gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.
|