Akif Akarca - Ücret gelirleri ve yıllık beyanname (17.04.08) |
17 Nisan 2008 | |
Bilindiği gibi bir işyerine bağlı ve işverene tabi olarak çalışanların bu hizmetleri karşılığı elde ettikleri gelirler ücret olarak nitelenir. Hizmetler karşılığı olan ücret para alarak nakden veya çalışanın banka hesabına yatırılmak suretiyle ödenebileceği gibi mal verilmesi, oturulacak yer (konut) sağlanması, binek otomobil tahsis edilmesi, çalışan adına bireysel emeklilik ya da hayat sigortası primi ödenmesi vb. şekillerinde menfaat sağlanması suretiyle de ödeme yapılabilir. Birçok gelişmiş ülkede özellikle, üst düzey personelin uzun süre işletmede kalmasını özendirmek üzere bedelsiz ya da düşük bedelle, şirket hisse senedi verilmesi de ücret ödemelerinin bir şeklidir. Ücretlerin vergilendirilmesi usulleri Gelir Vergisi Kanunumuz'da tanımlanan yedi gelir unsurundan biri olan ücret gelirleri de diğerlerinde olduğu gibi, sınırlı bazı istisnalar dışında vergilendirilir. Vergilendirme ve tespit şekli bakımından ücretler iki kısma ayrılır. - Gerçek ücretler - Diğer ücretler Diğer ücretlerin vergilendirilmesi Gelir Vergisi Kanunumuz'da ücretlerin prensip olarak gerçek ve safi miktarı üzerinden gerçek usulde vergilendirilmesi kabul edilmiştir. Ancak, bir kısım hizmet erbabının gerçek ücretleri üzerinden vergilendirilmeleri, ücretin saptanmasındaki güçlük nedeniyle mümkün olmamaktadır. Özel hizmetlerde çalışan şoförler, kendisi ve yakınlarının oturacağı binaları yaptıran özel inşaat sahiplerinin çalıştırdığı inşaat işçileri ve benzeri kişilerin ücretleri diğer ücret olarak nitelenir. Belirtilen nitelikteki hizmet erbabının ücretleri, takvim yılı başında geçerli olan ve sanayi kesiminde çalışan 16 yaşından büyük işçiler için uygulanan asgari ücretin yıllık brüt tutarının dörtte biri olarak tespit edilir. Belirlenen bu ücrete ait vergi yıl içinde iki eşit taksitte (şubat ve ağustos) ödenir. Gerçek usule tabi ücretlerin vergilendirilmesi ve yıllık beyanname Bilindiği gibi gerçek usule tabi ücretlerin vergilendirilmesi ya ücretten işveren tarafından gelir vergisi kesintisi yapılarak, çalışan yerine vergi dairesine ödenmesi ya da elde edilen ücretin yıllık beyanname ile beyan edilmesi suretiyle olmaktadır. Ülkemizde sayıca en kalabalık vergi ödeyicisi grubunun elde ettiği ücretin vergilendirilmesi, büyük ölçüde, ücret çalışana ödenmeden işveren tarafından kesinti yapılması suretiyle gerçekleşmektedir. Ücretin geniş ölçüde kesinti yoluyla ödenmesi bazı ücret gelirlerinin yıllık beyanname ile bildirilmesi gereğini gözden kaçırabilmektedir. Bu yazımızda ücretin yıllık beyanname ile beyanı konusunun ele almak istiyoruz. Ücretini yıllık beyanname ile beyan edecek kişiler Elde ettikleri ücret gelirleri nedeniyle beyanname vermek zorunda olanlar aşağıda sayılmıştır. - Birden fazla işverenden alınan ve kesinti yoluyla vergilendirilen ücretlerden, birinciden sonraki işverenden alınan ücretlerin toplamı 2007 yılında l9.000 YTL'yi 2008 yılında 19.800 YTL'yi (Gelir Vergisi Kanunu'nun 103. maddesinde yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutar) aşan ücretler, - Ücretlerini yabancı bir memleketteki işverenden doğrudan doğruya alan hizmet erbabı, - İstisnadan faydalanmayan yabancı elçilik ve konsolosluk memur ve hizmetliler , - Maliye Bakanlığı'nca yıllık beyanname ile bildirilmesi gerekli görülen ödemeler, - Kesinti yoluyla vergilendirilmeyen yukarıda sayılanlar dışında kalan ücretler. Birden fazla işverenden alınan ücretler Birden fazla işverenden ücret alan ve birinciden sonraki işverenden aldıkları ücretlerin toplamı Gelir Vergisi Kanunu'nda yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı (2007 yılı için bu tutar 19.000 YTL 2008 yılı için 19.800 YTL'dir) aşmayan mükelleflerin, tamamı kesinti yoluyla vergilendirilmiş ücretleri beyanname kapsamı dışında tutulmuştur. Bu durumda birinciden sonraki işverenden aldıkları ücretlerin toplamının yukarıdaki limiti aşması durumunda ücretlerin tamamı (ilk işverenden alınan ürete dahil olmak üzere) yıllık beyannameye dahil edilecektir. Birden fazla işverenden ücret alınması halinde, birinci işverenden alınan ücretin hangisi olacağı ücretli tarafından, serbestçe belirlenebilecektir. Kesintiye tabi tutulmamış ücret gelirleri (diğer ücretler hariç) için tutarı ne olursa olsun yıllık beyanname verilecektir. Örnek: Bay (A), 2007 yılında üç ayrı işverenden ücret geliri elde etmiş olup, ücretlerin tamamı kesinti yoluyla vergilendirilmiş bulunmaktadır. Birinci işverenden alınan ücret 30.000 YTL İkinci işverenden alınan ücret 15.000 YTL Üçüncü işverenden alınan ücret 5.000 YTL Örnekte yer alan ve birinci işverenden alınan ücret toplama dahil edilmeyecek olup, ikinci ve üçüncü işverenden alınan ücretler toplamı (15.000 YTL + 5.000 YTL) 20.000 YTL, 19.000 YTL'lik beyan sınırını aştığı için 50.000 YTL'lik ücret gelirinin tamamının beyanı gerekir.. Yabancı bir ülkedeki işveren tarafından doğrudan doğruya ödenen ücretler Yabancı ülkelerde bulunan işverenden alınan ücretler (varsa Türkiye dahilindeki kazanç ve iratlarıyla birlikte) bir beyanname ile ikametgahının bulunduğu yerin vergi dairesine bildirilir ve vergilendirilir. Yabancı ülkedeki işverenlerden alınan ücretin doğrudan doğruya orada alınması veya Türkiye'ye gönderilmesi veya bankaya yatırılması vergilendirme bakımından bir değişiklik yaratmaz.. Ancak kanuni ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayan dar mükellefiyete tabi işverenlerin yanında çalışan hizmet erbabına, işverenin Türkiye dışında elde ettiği kazançları üzerinden döviz olarak ödediği ücretler gelir vergisinden istisna tutulmuştur. Bu ücretlerin beyanı gerekmez. İstisnadan faydalanmayan yabancı elçilik ve konsolosluk memur ve hizmetlileri Yabancı ülkelerin Türkiye'de bulunan elçi, maslahatgüzar ve konsolosları ile elçilik ve konsolosluklara mensup olan ve o ülkenin uyruğunda bulunan memurları dışında kalan memur ve hizmetlilerin yalnızca bu işlerden dolayı aldıkları ücretler, karşılıklı olmak koşuluyla, gelir vergisinden istisna edilmiştir. Karşılıklılık anlaşmasının uygulanmadığı durumlarda karşılık esasına uymayan ülkenin Türkiye'deki temsilciliğinde çalışan memurlar istisnadan yararlanamazlar. Bu durumda ücret sahipleri her yılın sonunda toplam ücretlerini yıllık gelir vergisi beyannamesiyle oturdukları mahallin vergi dairesine beyan edeceklerdir. Yıllık beyan esasında beyannamenin verilme zamanı ve yeri 1 Ocak-31 Aralık 2007 döneminde elde edilen beyana tabi ücret kazançlarının 2008 yılının Mart ayının başından (1 Mart-25 Mart) yirmibeşinci günü akşamına kadar verilecek gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi gerekirdi. Beyanname mükellefin ikametgahının bulunduğu yer vergi dairesine verilecektir. Beyanname vermek için bu süreyi geçirenler Vergi Usul Kanunu'nun 371. maddesi uyarınca, pişmanlıkla beyanname verebilirler. Bu durumda vergi ziyaı cezası kesilmez. Sadece gelir vergisi ve pişmanlık zammı alınır. Hesaplanan verginin ödenme zamanı ve yeri Beyanname üzerinden hesaplanan 2007 yılı gelir vergisi, 2008 yılının Mart ve Temmuz aylarında iki eşit taksitte ödenir. 2008 yılı gelirlerinin beyanı 2009 yılı Mart ayında; ödemeler ise mart ve temmuz ayında ödenecektir. Hesaplanan vergi, mükellefin bağlı olduğu vergi dairesine ödenebileceği gibi, vergi tahsiline yetkili banka şubelerine de ödenebilecektir. |