Ticari zararın sermaye düzeltmesi olumlu farklarından mahsup edilip edilemeyeceği |
21 Şubat 2012 | ||||
T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.16.01-YAZ-659 21/02/2012 Konu: Ticari zararın sermaye düzeltmesi olumlu farklarından mahsup edilip edilemeyeceği.
İlgide kayıtlı başvurunuzda, .... tarihinde işyerinizi kapattığınız, ... yılı kazancınız için kanuni süresinde zarar beyanında bulunduğunuz, bilançonuzda "502 Sermaye Düzeltmesi Olumlu Farkları" hesabınızın bulunduğu bu hesaptaki tutarın e-beyannamede yazılan bir bölüm bulunmadığından beyan dışı kaldığı belirtilerek, konuyla ilgili olarak Başkanlığımız görüşleri sorulmaktadır. 213 sayılı Vergi Usul Kanununun Geçici 25 inci maddesinin (g) fıkrasının birinci bendinde, "31.12.2003 tarihli bilançonun düzeltilmiş aktif toplamından düzeltilmiş sermaye, düzeltilmiş hisse senetleri ihraç primleri ve düzeltilmiş hisse senedi iptal kârları ile borç toplamının çıkarılması sonucu bulunan fark, geçmiş yıllar kâr/zararı hesabında gösterilir. Bu şekilde tespit edilen geçmiş yıl kârı vergiye tâbi tutulmaz, geçmiş yıl zararı ise zarar olarak kabul edilmez. Pasif kalemlere ait enflasyon fark hesapları, herhangi bir suretle başka bir hesaba nakledildiği veya işletmeden çekildiği takdirde, bu işlemlerin yapıldığı dönemlerin kazancı ile ilişkilendirilmeksizin, bu dönemde vergiye tâbi tutulur. Ancak öz sermaye kalemlerine ait enflasyon farkları düzeltme sonucu oluşan geçmiş yıl zararlarına mahsup edilebilir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sermayeye ilave edilebilir; bu işlemler kâr dağıtımı sayılmaz" hükmü yer almaktadır. Anılan hükme mükerrer 298 inci maddenin (A) fıkrasının 5 numaralı bendinin beşinci fıkrasında da yer verilmiştir. Diğer taraftan, aynı bendin dördüncü fıkrasında, düzeltme sonucu bulunan tutarların, izleyen dönemde enflasyon düzeltmesi yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın, izleyen dönemin başlangıç değeri olarak dikkate alınacağı hüküm altına alınmıştır. Yukarıda yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesinin A/5 bendinde ve geçici 25 inci maddesinin g/2 bendinde yer alan hüküm, öz sermaye kalemlerine ait enflasyon farklarının düzeltme sonucu oluşan geçmiş yıl zararına mahsup edilebileceğine ilişkin olup, her iki maddede de cari dönem zararının düzeltme sonucu oluşan geçmiş yıl kârlarına mahsup edilebileceğine ilişkin herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle, ... hesap dönemine ait ticari/mali zararının, geçmiş yıllarda enflasyon düzeltmesi sonucunda oluşan kâra mahsup edilmesi mümkün bulunmamaktadır. Diğer taraftan, enflasyon düzeltmesi sonucu oluşan olumlu farkların, faaliyetinize son verdiğiniz döneme ilişkin verilen gelir vergisi beyannamesiyle beyan ettiğiniz gelirlerle ilişkilendirilmeksizin beyan edilmek suretiyle vergilendirilmesi gerektiğinden elektronik ortamda oluşturulmuş olan yıllık gelir vergisi beyannamesinde bu beyanın yapılabilmesi için uygun satır bulunmadığından söz konusu meblağın bağlı bulunduğunuz vergi dairesine ayrıca elden vereceğiniz beyanname ile beyan edilmesi gerekmektedir. Bilgi edinilmesinin rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir. (**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir. (***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.
|