Devletten, okul yaptırana 49 yıl kira garantisi (29.04.08) |
29 Nisan 2008 | |
Devlet, vatandaşın veya yatırımcının yaptırdığı okul binalarını 49 yıllığına kiralayacak Hükümet Sözcüsü, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, "Özel sektörün, ister kamuya ait, ister kendi arazisi üzerinde kiralama garantili okul yapımına imkan veren bir düzenlemeyi getiriyoruz. Böylece okulu vatandaş yapacak, yatırımcı yapacak, 49 yıllığına devlet de bunu okul olarak kiralamayı daha baştan garanti etmiş olacak" dedi. 1 Mayıs'ta üzücü olaylar yaşanmaması için sendikalardan sorumluluk duygusu içerisinde hareket etmelerini isteyen Hükümet Sözcüsü, olası provokasyonlara karşı uyardı. Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulundu. Toplantıda ele alınan iki kanun tasarısından birisinin Milli Eğitim Temel Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı olduğunu belirten Çiçek, eğitimin her ülkenin en öncelikli konusu olarak yer aldığını ifade etti. Çiçek, hükümete geldiklerinden bu yana Milli Eğitim Bakanlığı bütçesini öne çıkardıklarını, ayırdıkları kaynak itibariyle en önde bu bakanlığın bulunduğunu dile getirdi. Bunun doğru bir tercih olduğunu vurgulayan Çiçek, devlet imkanlarıyla ve hayırsever vatandaşların katkılarıyla okul yapımına büyük hız verdiklerini, 100 binin üzerinde derslik yapıldığını, buna rağmen başta büyükşehirler olmak üzere bir çok yerde yeterli okul bulunmadığını kaydetti. Çiçek, şöyle devam etti: "Onun için bir taraftan yeni kaynaklar üretmeye çalışırken, bu alandaki politikaları kararlılıkla sürdürürken, öbür taraftan bu okul açığını kapatabilmek noktasında yeni bir kısım modeller üzerinde Milli Eğitim Bakanlığımız çalışıyor. Bunlardan bir tanesi bu kanunla gündeme getirilmiş olacak. Özel sektörün, ister kamuya ait, ister kendi arazisi üzerinde kiralama garantili okul yapımına imkan veren bir düzenlemeyi getiriyoruz. Böylece okulu vatandaş yapacak, yatırımcı yapacak, 49 yıllığına devlet de bunu okul olarak kiralamayı daha baştan garanti etmiş olacak. Böylece bir kısım tasarrufların hem yatırımcı tarafından karlı bir yatırım olması, öbür taraftan da bu okul sıkıntısının ortadan kaldırılmasıyla ilgili önemli bir modeli Türkiye'nin gündemine getirmiş olacağız. Bu kanun tasarısı bunun usul ve esaslarını gündeme getirmiş oluyor. Hazine, belediye arazileri bu iş için kullanılabilir. Bakanlık kendisi bu araziyi tahsis edebilir gerekli şartları ve kayıtları tapuya koymak suretiyle... Vatandaş kendi arazisi üzerinde de MEB ve ilgili kuruluşlarla görüşmek suretiyle projesi Milli Eğitim Bakanlığı ile değerlendirilme konusu olacaktır. Bu okulları yaptıktan sonra 49 yıllığına Milli Eğitim Bakanlığına veya il özel idarelerine kiralamış olacaktır. Böylece yeni bir imkan daha milli eğitimin emrine verilmiş olabilecektir." Akreditasyon kurumunun görevleri Çiçek, toplantıda Türk Akreditasyon Kurumunun Kuruluş ve Görevleri Hakkındaki Kanun Tasarısının da ele alındığını belirtti. Bu konunun iki yönüyle önemi bulunduğuna işaret eden Çiçek, AB müktesebatına bu konuda uyum sağlanacağını, kanun tasarısının, AB ile müzakeresi yapılan başlıklarla ilgili olduğunu kaydetti. Türkiye'nin ürettiği mal ve hizmetlerin dünyada dolaşımını sağlamak bakımından çok çaba sarfettiğini, bunun önündeki engellerin kaldırılması için gayretler bulunduğunu anlatan Çiçek, üretilen mal ve hizmetlerin belgelendirilmesi, muayenesi ve uygunluğunu Türk Akreditasyon Kurumu'nun değerlendirdiğini ifade etti. Bu konunun üretici ve ihracatçılar açısından önem taşıdığını kaydeden Çiçek, kurumla ilgili bir düzenlemeyi yapma mecburiyeti hasıl olduğunu, kurumun teşkilat yapısı ve görevlerinin kanun tasarısıyla gündeme geleceğini belirtti. Yatırım ortamının iyileştirilmesi 'hükümetin önceliği' Cemil Çiçek, Türkiye'de yatırımın hızlandırılması ve yatırım ortamının iyileştirilmesinin hükümetin öncelikli konuları arasında bulunduğunu ifade etti. "Türkiye'nin en öncelikli meselesi bir taraftan yatırımdır, onun tabii sonucu olarak istihdamdır. Bu nedenle de yatırım ortamının iyileştirilmesi hükümet olarak üzerinde önemle durduğumuz bir konudur" diye devam eden Çiçek, bununla ilgili bir koordinasyon kurulunun bulunduğu, kurulun zaman zaman ilgili birimleri toplayarak 9 komite halinde yatırımcıların karşılaştığı sorunları çözebilmek için alınması gereken tedbirler üzerinde durduğunu kaydetti. Bu tedbirlerin bir kısmının yasal düzenlemeyi, bir kısmının ikincil mevzuatta değişikliği gerektirdiğini vurgulayan Çiçek, engellerin bir kısmının bürokratik engellerden kaynaklandığını belirtti. Yatırımın Türkiye'nin en öncelikli meselesi olduğunu belirten Çiçek, sürdürülebilir kalkınma için mutlaka yerli ve yabancı yatırımcının teşvik edilmesi, karşılaşılan sorunlarının hızla çözüme kavuşturulmasının gerektiğini ifade etti. Bu konuda göreve geldiklerinden bu yana epey çalışma yapıldığını kaydeden Çiçek, "insanlar yatırım yaparken zorluklarla karşılaşıyor mu, ortam elverişli mi" diye mukayese yapıldığında 2005'te yatırım ortamının değerlendirilmesi yapıldığında Türkiye'nin 93. sırada olduğunu, bugün itibariyle 57. sıraya yükseldiğini bildirdi. Çiçek, bu rakamın, halen yapılması gereken birçok iş bulunduğunu gösterdiğini de ekledi. Teknik komitede bu konuda yapılan çalışmalardan örnekler veren Çiçek, iflas halindeki şirketlerin tasfiyesinin kısa sürede gerçekleştirilememesinin sıkıntı doğurduğunu, Türkiye'de iflas eden şirketin tasfiyesinin yaklaşık 3,5 yıl sürdüğünü bunun da yatırımcılar açısından uygun bir ortam oluşturmadığını söyledi. Çiçek, bu nedenle İcra İflas Kanununda bu manada bir değişiklik gerektiğini belirtti. Mesleki eğitim Ayrıca, sanayi meslek eğitimi işbirliği hususunda da Milli Eğitim Bakanlığının mesleki eğitimi özendirmeye, bu alandaki açıklara göre eğitimi yönlendirme için programlar uyguladığını, ancak bu konuya biraz daha dikkatle eğilinmesi gerektiğini anlatan Çiçek, bununla ilgili çalışma yapıldığını ifade etti. Çiçek, kayıtdışı istihdamın azaltılmasına ilişkin bir çalışma yapıldığını, çalışma izni başvuru süresi kısaltılmasının da önemli olduğunu, yatırımcının pek çok kuruluştan izin alırken süreç uzayınca yatırımcının canından bezdiğini, bu süreyi kısaltabilmek için bir komitenin çalışmalarını sürdürdüğünü bildirdi. Sanayi sektöründe yer seçiminde sağlanan kolaylıkların turizm, ticaret, tarım ve hizmetler sektöründe de nasıl sağlanabileceği konusunda da komitenin bir çalışma yaptığını belirten Çiçek, vergi tabanını genişletici düzenlemelerin yapılması, fikri mülkiyet hakları ile ilgili veri bankası oluşturulması ile gümrük iş ve işlemlerinin basitleştirilmesi gibi yatırımcıların şikayet ettiği pek çok konuda çalışma yapıldığını dile getirdi. Çiçek, bunlardan yasal düzenleme gerektirecek olanlar varsa bunların ilgili bakanlıklar tarafından yasa değişikliği şeklinde, diğerlerinin ikincil düzenlemelerle ve bürokrasi daha yakından takip edilerek, yatırım ortamının iyileştirilmesine çalışılacağını, böylece Türkiye'nin 57. sıradan daha yukarılara doğru çıkartılacağını kaydetti. Çiçek, Türkiye'nin hem yerli, hem yabancı yatırımcılar açısından daha cazip ülke haline gelmesini istediklerini, bu konuda Devlet Bakanı
|