Sosyal güvenlik reformu olarak adlandırılan 5510 sayılı kanunun 80. maddesinde; ayni yardımlar ve ölüm, doğum ve evlenme yardımları, görev yollukları, seyyar görev tazminatı, kıdem tazminatı, iş sonu tazminatı veya kıdem tazminatı mahiyetindeki toplu ödeme, keşif ücreti, ihbar ve kasa tazminatları ile kurumca tutarları yıllar itibarıyla belirlenecek yemek, çocuk ve aile zamları, işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen ve aylık toplamı asgari ücretin yüzde 30'unu geçmeyen özel sağlık sigortası primi ve bireysel emeklilik katkı payları tutarları, prime esas dahil edilmeyeceği hükme bağlanmıştır.
Yukarıda belirtilen istisnalar dışında her ne adla yapılırsa yapılsın tüm ödemeler ile ayni yardım yerine geçmek üzere yapılan nakdi ödemeler prime esas kazanca tabi tutulacak. Diğer kanunlardaki prime tabi tutulmaması gerektiğine dair muafiyet ve istisnalar bu kanunun uygulanmasında dikkate alınmayacak.
Burada özellikle bir konuya dikkatleri çekmek istiyorum. Aylık toplamı asgari ücretin yüzde 30'unu geçmeyen özel sağlık sigortası primi ve bireysel emeklilik katkı payları tutarları prime tabi tutulmayacak. Diğer bir deyişle, çalışanlarının sosyal güvencesini sağlayarak SSK bildirimini yapan ve bununla da yetinmeyerek çalışanlarına özel sağlık sigortasından faydalanma imkanı veren, yani işçilerinin daha iyi koşullarda sağlık yardımı alması için fedakarlık yapan işverenler cezalandırılmaktadır.
Zira, özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen ve aylık toplamı asgari ücretin yüzde 30'unu (bugünkü asgari ücret üzerinden 182,52 YTL) geçen özel sağlık sigortası primi ve bireysel emeklilik katkı payları tutarlarından prim alınacağı öngörülmüştür.
Bu düzenleme ile çalışanlarına özel sağlık sigortası yaptırarak SSK'nın sağlık harcamalarını ve sağlık kuruluşlarındaki yığılmaları azaltan işverenler adeta cezalandırılmaktadır. Bunu anlamak mümkün değildir.
İşveren tarafından çalışanlarına özel sağlık sigortası yaptırılmış olmasından dolayı hem sosyal güvenlik kurumunun sağlık alanındaki harcamalarında azalma olacak, hem kamu sağlık kuruluşlarındaki hasta sayısı yükü düşerek diğer sigortalıların sağlık hizmetlerinden daha rahat faydalanmaları söz konusu olacak, hem de işverenlerin personeline sağlık sigortası yaptırması suretiyle moral ve motivasyonları yükselerek üretim artışı sağlanacaktır.
Çalışanlara özel sağlık sigortası yaptırılmasının ayni bir yardım olduğu açıktır. Zira, personele özel sağlık sigortası yaptırılması halinde herhangi bir ücret artışı olmamaktadır. Sadece, sigortalıların özel sağlık sigortası imkanlarından faydalanmalarına yönelik ayni bir yardım yapılmaktadır. Yargıtay'a göre somut biçimde belli edilmiş bir ihtiyaca yönelik yardımlar ayni yardım olarak kabul edilir ve prim hesabında dikkate alınmazlar.
Burada açıklıkla söylenmesi gereken bir diğer husus da, özellikle SSK'nın sağlık alanındaki harcamalarını azaltacak önlemlerin geliştirilmesi ve bu bağlamda özel sağlık sigortası işveren katkı payından prim alınmaması suretiyle işverenlerin bu yöndeki girişimlerinin desteklenmesi gerektiğidir. Bu nedenle, asgari ücretin yüzde 30'u olarak sınırlandırılan özel sağlık sigortalarına ödenen işveren katkı payları tutarlarının tamamından prim alınmamalıdır.
http://www.dunyagazetesi.com.tr/yazar.asp?authId=62