Şirkete Satılan Hisseden Gelen Kaynak, Sermaye Artırımı Teşvikinde Kullanılabilir mi? |
09 Temmuz 2015 | |
Genel olarak, şirket ortakları ellerindeki parayı alıp tamamı kendilerine ait olsa dahi şirket sermayesini güçlendirmek konusuna soğuk bakıyorlar. Türk Ticaret Kanunu’nda yer alan ve şirketlerin genel kurulunun belli şartlar altında aldıkları bir kararla, ''Şirketin ortaklarından kendi hisselerini almaya olanak sağlayan bir hükümle vergi indirimi almaları mümkün olsaydı yine ortaklar sermaye artırımına olumsuz bakar mıydı?'' sorusuna kısa bir cevap arayacağız. TTK’ ya Göre Şirketin, Kendi Ortaklarından Kendi Hissesini Satın Alması Hızlıca bir başlangıç yapacak olursak, Türk Ticaret Kanunu’nun 379 ve 387’nci maddeleri bir bütün halinde değerlendirildiğinde;
Türk Ticaret Kanunu’nun 385’inci maddesinde “379 ila 381’inci maddelere aykırı bir şekilde iktisap edilen veya rehin olarak alınan paylar, iktisapları veya rehin olarak kabulleri tarihinden itibaren en geç altı ay içinde elden çıkarılır ya da üzerlerindeki rehin kaldırılır” denmektedir. Buna göre; bir şirket kendi paylarını, esas veya çıkarılmış sermayesinin onda birini aşmayacak biçimde Kanun’da öngörüldüğü şekilde iktisap edebilecektir. Bu orana kadar iktisap edilmiş hisse senetlerinin elden çıkarılması zorunluğu da yoktur. Türk Ticaret Kanunu yönünden, gerekli şartların sağlanması koşulu ile şirketlerin kendi hisse senetlerini iktisap etmesi, şirketin ortaklarına nakit bir fon sağlayacağı şüphesizdir.
Kurumlar Vergisi Kanunu’na Göre Nakdi Sermaye Artışına Uygulanacak İndirim 6637 sayılı Kanun’la Kurumlar Vergisi Kanunu’na; finans, bankacılık ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet gösteren kurumlar ile kamu iktisadi teşebbüsleri hariç olmak üzere sermaye şirketlerinin ilgili hesap dönemi içinde, ticaret siciline tescil edilmiş olan ödenmiş veya çıkarılmış sermaye tutarlarındaki nakdi sermaye artışları veya yeni kurulan sermaye şirketlerinde ödenmiş sermayenin nakit olarak karşılanan kısmı üzerinden Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından indirimden yararlanılan yıl için en son açıklanan "Bankalarca açılan TL cinsinden ticari kredilere uygulanan ağırlıklı yıllık ortalama faiz oranı" dikkate alınarak, ‘’ilgili hesap döneminin sonuna kadar hesaplanan tutarın %50'si indirim olarak dikkate alınacaktır’’ hükmü eklenmiştir. Yukarıda da açıkladığımız üzere; Türk Ticaret Kanunu şirketlerin, şirket ortaklarından belli şartlar altında hisselerini satın alabilmesine cevaz vermektedir. Bu işlemin ardından şirket ortaklarının elinde nakdi bir fon oluşması muhtemeldir. Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10’uncu maddesinde yer alan açıklamalara göre; bu teşvikten, nakit dışındaki kaynaklar dahil olmak üzere; birleşme, bölünme, devir işlemlerinden kaynaklanan sermaye artırımları indirim hesaplanmasında dikkate alınmayacaktır. Bunun yanında geçmiş yıl karları, sermaye yedekleri, kar yedekleri gibi işletme öz kaynakları içinde yer alan değerlerin sermayeye eklenmesi halinde de; nakit bir giriş olmayacağı için, bu gibi hesaplardan karşılanan sermaye artışları bu hükümden yararlanamayacaktır. Uygulamaya Yönelik Sorunlar ve Sorular Türk Ticaret Kanunu’nda yer alan hükümlerin uygulanması sonucunda, ortakları nakit fon elde eden şirket ortaklarının, bu nakit fonları tekrar sermaye artırımında kullanması sonucunda, KVK 10. maddede yer alan nakit artırılan sermaye için faiz indiriminden faydalanıp faydalanamayacakları açık değildir. Mevzuat’ ta bu konuda doğrudan bir engel bulunmamasına rağmen, konu önümüzdeki dönemde çokça tartışılacak gibi görünüyor. Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre, şirketin ortağından belli bir oranda hisse satın almasının vergisel olarak, sermaye azaltımı sayılıp sayılmayacağının da bu bağlamda ortaya konması büyük önem arz etmektedir. İlgili Bakanlar Kurulu Kararı’nda yer alan “(…) nakdi sermayenin başka şirketlere sermaye olarak konulan…” ifadesi de pek net değildir. Konu hakkında İdare’nin yapacağı açıklamalar oldukça önemli olacaktır. Türk Ticaret Kanunu’ndaki, şirketin kendi payını iktisap etmesinin vergisel sonuçlarının ve bu tür bir nakdi fon ediniminin, Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10’uncu maddesinde yer alan düzenlemeden yararlanıp yararlanamayacağının bir sirküler ile açıklanarak; akıllardaki soru işaretlerinin giderilmesinin yararlı olacağı düşüncesindeyiz. Berkan Tolu/http://www.kpmgvergi.com
Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz. |