Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Ali Tezel - Yurtdışı borçlanması için bu uyarıları dikkate alınız (15.05.08) PDF Yazdır e-Posta
15 Mayıs 2008

8 Mayıs 2008 günü Resmi Gazete’de yayımlanan 5754 sayılı Kanun ile 3201 sayılı Yurtdışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurtdışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanun’da çok önemli değişiklikler yapıldı. Bunlardan birçoğunu geçen hafta bu köşeden okudunuz. Şimdi de yeni Kanun sebebiyle sizlere bazı uyarılarda bulunmak istiyorum.

1- 3.5 dolara zam geliyor

8 MayIs 2008 gününden önce SSK veya Bağ-Kur’a yurtdışı borçlanması yapanların borçlanma tutarlarının hesaplanmasında günlük ödeme tutarı 3.5 (üçbuçuk) dolardır ve belli bir ödeme süresi de yoktur. Duyumlarıma göre önce SGK Başkanlığı sonra da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda hazırlanan ve Bakanlar Kurulu’na sunulan kararname ile 3.5 doların 5 veya 6 dolara çıkarılması gündemdedir. Şayet duyumlarım doğru ise bu Bakanlar Kurulu kararı Resmi Gazete’de yayımlanır yayınlanmaz 3.5 dolardan hesaplanan rakamlar birden bire zam görecek. İşte bu nedenle parası olanlar ile ödemeyi kesin düşünenler zam gelmeden bir an önce paraları ödesinler. 8 Mayıs gününden sonra borçlanma yapanlar ile yapacak olanlar ise zaten yeni hesaplama sistemiyle (4’üncü maddede açıkladım) para ödeyecekler.

2- Ölüm (dul-yetim) aylığında yurtdışı borçlanması dikkate alınmayacak

1 Ekim 2008 günü yürürlüğe girecek olan 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile ölüm yani dul-yetim aylığı bağlanması şartları değiştiriliyor. 5510 sayılı Kanun’un 32 inci maddesi ile getirilecek olan yeni düzenlemeye göre, Sigortalının vefatından sonra geride kalan eş ve çocuklara ölüm (dul-yetim) aylığı verilebilmesi için; “En az 1800 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş veya 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanlar için, her türlü borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, toplam 900 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş,” olması gerekmektedir. Dikkat ettiyseniz madde içinde, sadece SSK’lılar (4/a’lılar) için, “her türlü borçlanma süreleri hariç” ibaresi vardır bu ibare nedeniyle 1 Ekim 2008 günü ve sonrasındaki ölümlerde yurtdışı borçlanma süreleri 900 günün hesabında dikkate alınmayacaktır. Gerçi bu düzenlemenin eşitlik ilkesine aykırı olduğu en cahil insan tarafından görülebilecek türdendir ve Anayasa Mahkemesi’nden geçme şansı bana göre yoktur ama yine de madde şimdilik yerinde durmaktadır.

3- İşe girip çalışmadan borçlanma yapmayın

7 Mayıs 2008 günü öncesindeki 3201 sayılı Kanun’a göre, yurtdışına çıkmadan önce Türkiye’de herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi çalışması olmayanlar Sosyal Sigortalar Kurumu’na borçlanmakta ve SSK şartları ile emekli olabilmekteydi.

8 Mayıs 2008 günü Resmi Gazete’de yayımlanan 3201 sayılı Kanun ile ilgili değişiklik sonrasında artık, “Yurtdışı hizmet borçlanmasına ait süreler 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa göre hangi sigortalılık haline göre geçmiş sayılacağının belirlenmesinde; Türkiye’de sigortalılıkları varsa borçlanma talep tarihindeki en son sigortalılık haline göre, sigortalılıkları yoksa aynı Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında geçmiş sigortalılık süresi olarak kabul edilir” haline getirilmiştir.

Yani, hiçbir çalışmanız olmadan borçlanırsanız, Bağ-Kur’lu (4/b’li) gibi sayılıp 9000 günle emekli olacaksınız, en az bir gün bir işyerinde çalıştıktan sonra yurtdışı borçlanması yaparsanız bu kere SSK’lı (4/a’lı) gibi emekli olabileceksiniz.

4- Borçlanma rakamını optimum belirleyiniz

Artık yurtdışı borçlanmalarında sabit rakam (günlüğü 3.5 dolar) yok, borçlanma tutarını herkes kendisi belirliyor. Bu belirlemede borçlanılacak her ay için asgari ücret olan 608,40 YTL’yi tercih edebileceğiniz gibi bunun 6.5 katına (3954.6 YTL) kadar belirleme yapabilirsiniz. Bu belirlediğiniz borçlanma rakamı sizin aylık kazancınız sayılacak ve emekli aylığınız da bu kazanca göre hesaplanacağı gibi ödeyeceğiniz tutarı da belirleyecek. Seçtiğiniz rakamın yüzde 32’sini SGK’ya borçlanma rakamı olarak vereceksiniz. Mesela, aylık kazancınızı 2000 YTL olarak belirlerseniz her borçlanma ayı için bu rakamın yüzde 32’si kadar (640 YTL) ödeme yapacaksınız. Bu nedenle aylık kazancınız yani borçlanmaya esas rakamınızı belirlerken dikkati olunuz.




Emekli aylıklarına zammı Agah Kafkas engellemişti, unuttunuz mu?

Sayın Ali Tezel, emekli aylıkları aralık ayında açıklanan TÜFE üzerine, gayri safi yurt içi hasılanın yüzde 30’una + 1 eklenmesiyle bulunacak diye duyduk bu doğruysa artık biz SSK emeklileri de ülkenin büyümesinden-gelişmesinden pay mı alacağız? Levent Konyar

Sayın okurum, SSK ve Bağ-Kur emeklilerine 2000 yılından bugüne sadece bazen ayda bir bazen de altı ayda biri içeren dönemlerde sadece TÜFE kadar zam yapılmaktadır. Yeni Kanun’da da bu değişmemektedir. Ülkenin büyümesinden, gelişmesinden emeklilere pay verilmemekte, sizler büyüyen ülkede küçük kalmaktasınız. Sizin bahsettiğiniz olay ise emekli olurken geçmiş yıllara ait kazançlarınızın emekli olduğunuz yıla kadar getirilmesi yani güncellemesinde kullanılan oranı anlatmaktadır. Mesela, 2008 yılında emekli olan birisinin 2000, 2001 ve takip eden yıllara ait ücretleri hem enflasyon oranının yüzde 100’ü hem de gelişme hızının yüzde 100’ünü içeren bir oranda arttırılmaktaydı ama yeni reform sonrasında gelişme hızındaki yüzde 100, yüzde 30’a düşürülmektedir. Yeni Sosyal Güvenlik Reformu 1 Ekim 2008 günü yürürlüğe girdikten sonra emekli olacak olanlar artık daha az emekli aylığı almaya başlayacaklar.

Bu arada unuttuysanız hemen hatırlatayım, 2007 yılı ekim ayına kadar sizin gibi SSK emeklileri, emekli olduktan sonra yeniden işe girip emekli aylıklarını kestirip bir müddet çalışıp yeniden emeklilik dilekçesi verdiklerinde geçmiş yıllarda alamadıkları gelişme hızı oranlarını da alabiliyorlardı. Bunu da ben bu gazeteden manşetten haber olarak duyurmuştum. İşte bu haberden sonra kendisini işçilerin TBMM’deki temsilcisi diye tanıtan AK Parti Çorum Milletvekili Agah Kafkas tarafından verilen Kanun teklifi sonrasında 16 Ekim 2007 günü TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen 5698 sayılı Kanun ile sona erdirildi. Artık emekliler bu yasadan sonra ülkenin büyümesinden pay alamıyorlar, yani siz SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin ülkenin büyüme oranından pay almanızı, eski bir sendikacı, eski işçi emeklisi yeni milletvekili emeklisi Agah Kafkas engellemişti ne çabuk unuttunuz.

http://www.aksam.com.tr/yazar.asp?a=118077,10,185