Ortak dışı işlemleri dolayısıyla kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilen kooperatifin daha sonra ortak dışı işlem yapmaması durumunda kurumlar vergisi ve stopaj yönünden muaf olup olmayacağı hk. |
14 Eylül 2012 | ||||||||||||||||||||||||||
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, ortak dışı işlem yapacağınızdan bahisle 01.01.2011 tarihinden itibaren kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis ettirdiğiniz ancak 01.01.2012 tarihinden itibaren ortak dışı işlem yapmadığınız belirtilerek kurumlar ve stopaj yönünden muaf olup olmayacağınız hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır. 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 2 nci maddesinin ikinci fıkrasında, kooperatifler kurumlar vergisi mükellefleri arasında sayılmış, aynı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde ise tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklarla iş görülmesine ilişkin hükümler bulunup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatiflerin kurumlar vergisinden muaf olduğu hüküm altına alınmıştır. 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin "4.13. Kooperatifler" başlıklı bölümünde muafiyet şartları detaylı olarak açıklanmış olup, "4.13.1.4 Sadece ortaklarla iş görülmesi" başlıklı bölümünde de "Kooperatifler ortaklarının belirli ekonomik çıkarlarının ve özellikle meslek ve geçimlerine ait ihtiyaçlarının sağlanıp korunmasını amaçladıkları için faaliyetin normal olarak sadece ortaklarla sınırlı olması gerekmektedir. Bu nedenle, bir kooperatifin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmesi için ana sözleşmesinde sadece ortaklarla iş görülmesine ilişkin hüküm bulunması ve fiilen de bu hükme uyulması gerekmektedir. Ortak dışı işlemler, sadece ortak olmayanlarla yapılan işlemleri değil, ortaklarla kooperatif ana sözleşmesinde yer almayan konularda yapılan işlemleri de kapsamaktadır." açıklamasına yer verilmiştir. Öte yandan, 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin "4.17. Şarta Bağlı Muafiyetlerin Kaybedilmesi ve Kazanılması" bölümünde ise; muafiyet şartlarını taşıyan bir kooperatifin muafiyet şartlarını ihlal etmesi durumunda muafiyet şartlarının ihlal edildiği tarihten itibaren kurumlar vergisine tabi tutulması, muafiyet şartlarının tekrar kazanılması durumunda ise izleyen hesap dönemi başından itibaren muafiyetten yararlanılması gerektiği açıklanmıştır. Bu hüküm ve açıklamalara göre, ortak dışı işlemleriniz dolayısıyla kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilen kooperatifinizin Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde belirtilen şartları taşıması halinde izleyen yılın başından itibaren kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanması mümkün bulunmaktadır. Öte yandan, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesi ile Kurumlar Vergisi Kanununun 15 inci maddesinde belirtilen ödemelerden vergi kesintisi yapmak zorunda olan kişi ve kurumlar arasında kooperatifler de sayılmış olup anılan ödemelerin kooperatifinizce yapılması halinde vergi kesintine tabi tutulması gerekmektedir. Bilgi edilmesini rica ederim. (*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir. (**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir. (***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır. |