Yanan malların maliyet bedelinin gider olarak indirilip indirilemeyeceği hk. |
04 Temmuz 2012 | ||||||||||||||||||||||||||||
İlgide kayıtlı özelge talep formunda; müşterinize sattığınız malların nakliye esnasında tırda yanarak yok olduğunu, durumu bağlı bulunduğunuz ....... Vergi Dairesi Müdürlüğüne dilekçe ile bildirdiğinizi, sigorta şirketinizin yanan malların bedelini ödeyeceğini belirterek, yanan malların maliyet bedelini gider olarak kaydedip kaydedemeyeceğiniz hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir. 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun "Safi kurum kazancı" başlıklı 6 ncı maddesiyle, kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safi kurum kazancının tespitinde, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. Safi kurum kazancının tespiti için atıfta bulunulan Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinde ticari kazancın tarifi yapılmış, safi kazancın tespit edilmesi için indirilebilecek giderlere Kanunun 40 ıncı maddesinin bentlerinde, safi kazancın tespitinde gider olarak indirilmesi kabul edilmeyen ödemelere de Kanunun 41 inci maddesinin bentlerinde yer verilmiştir. Diğer taraftan, Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesiyle, ticari kazanç gibi hesaplanan kurum kazancının tespitinde, mükelleflerin maddede yazılı giderleri hasılattan ayrıca indirmelerine olanak sağlanmış, Kanunun 11 inci maddesiyle de kurum kazancının tespitinde hangi indirimlerin yapılmasının kabul edilmeyeceği belirlenmiştir. 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 278 inci maddesinde; "Yangın, deprem ve su basması gibi afetler yüzünden veyahut bozulmak, çürümek, kırılmak, çatlamak, paslanmak gibi haller neticesinde iktisadi kıymetlerinde önemli bir azalış vaki olan emtia ile maliyetlerin hesaplanması mutad olmayan hurdalar ve döküntüler, üstüpü, dese ve ıskartalar emsal bedeli ile değerlenir." hükmü yer almaktadır. Bu hükme göre, emtianın kıymeti düşen mal olarak emsal bedeli ile değerlenebilmesi için iktisadi kıymetindeki önemli azalışın yangın, deprem, su basması gibi tabii bir afet ve bozulmak, çürümek, kırılmak, çatlamak, paslanmak gibi haller nedeniyle olması gerekir. Vergi Usul Kanunnun 267 nci maddesinde emsal bedelinin; gerçek bedeli olmayan veya bilinmeyen veyahut doğru olarak tesbit edilemeyen bir malın, değerleme gününde satılması halinde emsaline nazaran haiz olacağı değer olduğu ve sıra ile ortalama fiyat esası, maliyet bedeli esası, takdir esasına göre tayin olunacağı hüküm altına alınmıştır. Bu hüküm ve açıklamalara göre, yangın sonucu zayi olan malların maliyet bedeli ile emsal bedeli arasındaki tutarın kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmaktadır. Bununla birlikte yanan mallar ile ilgili olarak sigortadan alınan tazminatların da gelir olarak dikkate alınması gerekmektedir. Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir. (**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir. (***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır. |