Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Ahmet Yavuz - Vergi denetmenleri terfi edebilmeli (19.05.08) PDF Yazdır e-Posta
19 Mayıs 2008

Kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınması ve vergi uygulamalarının herkes tarafından arzu edilen bir noktaya getirilmesi, daha iyi çalışan güçlü bir vergi idaresi ve etkin bir vergi denetimi yapısının oluşturulmasına bağlı. Denetim kelimesinden ise sadece vergi incelemesi anlaşılmamalı. Vergi denetimi, geniş manada vergi idaresinin merkez ve taşra örgütünün iç denetime tabi tutulmasını ve lüzumu halinde vergi personelinin soruşturmalarının yapılmasını da kapsıyor.

Ülkemizde kayıt dışı ekonominin boyutları gittikçe artıyor. Nitekim bu husus, 2007-2013 yıllarını kapsayan 1. Kalkınma Planı'nda açıkça ifade edildi. Bu artışı engelleyecek temel unsur denetim gücüdür. Kayıt dışı ile mücadelede takip edilmesi gereken politika cari dönem için etkin ve yaygın denetimdir. İnceleme ve denetim gücünün koordineli ve etkili bir şekilde çalışması mükelleflerin incelenmekten çekinerek beyanlarını doğru şekilde vermelerini sağlar. Bu yüzden önemli olan, sınırlı sayıdaki mükellefi inceleyerek yorum farkından kaynaklanan matrah farkı bulmak değil, büyüklü küçüklü tüm mükellefler nezdinde inceleme oranını yüzde 2'lerden 10'lara çıkarmaktır. Bu da mevcut inceleme elemanı sayısını artırmak ve denetim elemanlarını düzenli bir şekilde koordine etmekle mümkün olur. Bu koordinasyon ihtiyacı sebebiyle Başbakan Tayyip Erdoğan'ın bizzat takip ettiği vergi inceleme birimlerinin birleştirilmesini de sağlayacak kanun tasarısı bir ay önce hükümet sözcüsü Cemil Çiçek tarafından kamuoyunun bilgisine sunulmuştu. Tasarı kamuoyu ile paylaşılmazdan önce birçok söylenti çıktı. Ancak geçen hafta basına yansıyan tasarı, bu söylentilerin neredeyse tamamını asılsız çıkardı. Öyle ki; gelir idaresinin müsteşarlık şeklinde örgütleneceği, bu müsteşarlık bünyesinde 5 genel müdürlüğün kurulacağı, şimdiki 29 vergi dairesi başkanlığı yerine 21 bölge başkanlığının olduğu bölge sistemine geçileceği ifade ediliyordu. Ancak bu tür düzenlemeler tasarıda yok. Başlangıçta olup sonra vazgeçilmiş de olabilir.

Tasarı ile halen merkez denetim elemanlarının görev yaptığı birimler olan Maliye Bakanlığı bünyesindeki Maliye Teftiş Kurulu ve Hesap Uzmanları Kurulu ile Gelir İdaresi Başkanlığı'ndaki Gelirler Kontrolörleri Daire Başkanlığı kaldırılarak bunların yerine Maliye Bakanlığı teşkilat yapısında doğrudan bakana bağlı 'Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı' birimi oluşturulacak. Söz konusu vergi denetim elemanları, bu birime bağlanmak suretiyle 'Maliye Denetçisi' unvanı altında birleştirilecek. Maliye Bakanlığı'nın, Maliye müfettişi ve hesap uzmanlarına ait bin 618, gelirler kontrolörlerine ait 900 olmak üzere toplam 2 bin 518 kadro iptal edilirken, çeşitli derecelerde bin 251 maliye denetçisi kadrosu ihdas ediliyor.

Vergi daireleri ihmal edilmesin

Vergi denetim elemanları sayısının yetersiz olduğu ve kadroların doldurulması gerektiği her kesim tarafından paylaşılan bir gerçek iken, tasarıda vergi denetim kurulu başkanlığı bünyesindeki denetim elemanı kadrosunun azaltılmasını anlamak zor. Ayrıca, 'denetimde çok başlılık var, koordinasyonda zorlanıyor' deniliyor ve 3 ayrı denetim birimi tek çatı altında birleştiriliyor. Üç ayrı denetim birimi birleştikten sonra ne koordine edilecek ki? Bir de denetim koordinasyon kurulu kuruluyor. Kontrolörlere sözlü mülakat sınavı yapılacak deniyordu. Bu da tasarının ilk halinden çıkarıldı. Bence de anlamsızdı ve güzel bir başlangıç için hiç de hoş değildi. Çıkarıldığı iyi oldu.

Tasarı vergi denetmenleri ile ilgili herhangi bir düzenleme içermiyor. Böyle köklü bir değişikliğe gidilirken vergi denetmenlerine de dikey yükselme imkânı verilebilir. Böylece taşrada görev yapan vergi denetmenleri de motive edilmiş olur. Dikey yükselme sicil ve sınavla olabileceği gibi vergi denetmenlerinin yeterlilik sınavında ilk 5'e veya 10'a girenlerin otomatikman Kurul'a alınması şeklinde de olabilir.

Diğer yandan, özenle seçilen ve meslekî konularda yetiştirilen vergi denetim elemanlarına özel sektörden çok talep geliyor. Bu elemanlardan kamunun yeterince yararlanabilmesi için ciddi ölçülerde reel kayba uğramış özlük haklarının düzeltilmesi gerekiyor. Denetim elemanları, daha önce yeminli mali müşavirlik sınavından muafiyet avantajı sayesinde tahammül ettikleri şartların sınav mecburiyetinin de getirilmesiyle katlanılmaz bir hal aldığını söylüyor.

Son olarak, bu tartışmalar hep çatıyla ilgili. Vergi daireleri bu işin aslı ve esası. Eğer bir şeyler yapılacaksa asıl buralar ihmal edilmemeli. Vergi dairelerinin otomasyonu tamamlanmalı. İnsan unsuru gelir uzmanları ile daha donanımlı, cevval ve güvenilir hale getirilmeli. Vergi dairelerinin yönetim kadroları çok önemli. İstanbul'da milyar YTL'lik iadelere imza atan müdürler var. Buralarda yönetici olacak kişilerin dürüst ve cesur olması şart.

 

 

 http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazino=691362