Serbest Bölgedeki şirketin Damga Vergisi ve KDV muafiyeti hk. |
29 Aralık 2014 | |
T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü Sayı : 66813766-155[9-2013-80]-729 29/12/2014 Konu : Serbest Bölgedeki şirketin Damga Vergisi ve KDV muafiyeti hk. İlgide kayıtlı özelge talep formunun incelenmesinden, ... Serbest Bölgesinde faaliyet gösteren firmanızın, personelinizi taşıyacak firmayla imzalayacağı sözleşmeler ile alıcı ve satıcılarla yapacağı sözleşmelerin damga vergisine tabi olup olmadığı, personel taşıma işlemlerinin KDV'ye tabi olup olmadığı ile serbest bölge istisnasının uygulanmadığı işlemler için damga vergisi defteri onaylatılıp onaylatılmayacağı hususlarında görüş talep edildiği anlaşılmaktadır. 488 SAYILI DAMGA VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kâğıtların damga vergisine tabi olduğu, 3 üncü maddesinde, damga vergisi mükellefinin kağıtları imza edenler olduğu, resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ait düzenlenen kağıtların damga vergisini kişilerin ödeyeceği, 22 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde, Maliye Bakanlığınca belirlenen mükellefler, kurum ve kuruluşlar tarafından bir ay içinde düzenlenen kağıtların vergisinin, ertesi ayın yirminci (371 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği uyarınca yirmiüçüncü) günü akşamına kadar vergi dairesine bir beyanname ile bildirileceği ve yirmialtıncı günü akşamına kadar ödeneceği hükme bağlanmıştır. Anılan Kanuna ilişkin, 16 ve 43 Seri No.lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliğlerinde sürekli damga vergisi mükellefiyeti tesis ettirmek zorunda olan kurum ve kuruluşlar sayılmış, bu kapsamda anonim şirketlerin de zorunlu olarak sürekli mükellefiyet tesis ettirmesi, damga vergisi defteri tutması ve bu defterleri notere veya ticaret sicil memurluğuna tasdik ettirmesi gerektiği hususu açıklanmıştır. Bu nedenle, söz konusu tebliğlerde yer alan açıklamalardan anlaşılacağı üzere, anonim şirket olarak sürekli damga vergisi mükellefiyeti tesis ettirmeniz ve bu kapsamda tutacağınız damga vergisi defterini onaylatmanız gerekmektedir. Diğer taraftan, 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanununun 5084 sayılı Kanunun 9 uncu maddesiyle eklenen geçici 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibariyle bu Kanuna göre kurulan serbest bölgelerde faaliyette bulunmak üzere ruhsat almış mükelleflerin, bu bölgelerde gerçekleştirdikleri faaliyetleri ile ilgili olarak yaptıkları işlemlerin 31. 12.2008 tarihine kadar her türlü vergi, resim ve harçtan müstesna olduğu, aynı maddenin 5810 sayılı Kanunun 01/01/2009 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe giren 7 nci maddesi ile değişik ikinci fıkrasının (c) bendinde, Avrupa Birliğine tam üyeliğin gerçekleştiği tarihi içeren yılın vergilendirme döneminin sonuna kadar bu bölgelerde gerçekleştirilen faaliyetlerle ilgili olarak yapılan işlemler ve düzenlenen kağıtların damga vergisi ve harçlardan müstesna olduğu hükme bağlanmıştır. Buna göre, şirketinizin münhasıran serbest bölgedeki faaliyetiyle ilgili olması kaydıyla bölgedeki faaliyetinizde istihdam edilen personelinizi taşıyacak firmayla imzalayacağınız sözleşmenin, 3218 sayılı Kanunun geçici 3 üncü maddesi uyarınca damga vergisinden istisna edilmesi mümkün bulunmaktadır. Diğer taraftan, yukarıda belirtilen durumlar dışında somut olaya dayanan işleme ilişkin bilgi ve belgelerin gönderilmesi halinde, bu konuda ayrıca değerlendirme yapılabileceği tabiidir. 3065 SAYILI KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME KDV Kanununun 14 üncü maddesinin Bakanlar Kuruluna verdiği yetki uyarınca yayımlanan 84/8889 sayılı Kararname ile "transit ve Türkiye ile yabancı ülkeler arasında yapılan taşımacılık işleri" KDV den istisna edilmiştir. İstisna kapsamına, yabancı bir ülkede başlayıp Türkiye'den geçerek yabancı bir ülkede sona eren, yabancı bir ülkede başlayıp Türkiye'de sona eren ve Türkiye'de başlayıp yabancı bir ülkede sona eren taşıma işleri gitmektedir. Serbest bölgeler, gümrük bölgesi dışında sayılmakla birlikte, fiilen Türkiye sınırları içinde bulunan, yabancı ülke niteliği taşımayan yerlerdir. Bu nedenle, Türkiye'nin herhangi bir yerinden serbest bölgeye veya serbest bölgeden Türkiye'nin herhangi bir yerine yapılan taşımacılık işleri söz konusu istisna kapsamında değerlendirilmemektedir. Öte yandan, Kanunun 17/4-ı maddesine göre, serbest bölgelerde verilen hizmetler de katma değer vergisinden müstesnadır. Ancak, bu istisna münhasıran serbest bölge içinde gerçekleşen hizmetleri kapsamaktadır. Dolayısıyla, Türkiye'de ya da yurt dışında mukim firmaların ya da serbest bölgede faaliyette bulunan firmaların serbest bölge içinde bilfiil ifa ettikleri hizmetler Kanunun 17/4-ı maddesi uyarınca KDV'den istisnadır. Ancak, serbest bölge dışından serbest bölgeye ya da serbest bölgeden serbest bölge dışına ancak yurtiçine yönelik olarak verilen hizmetler, Kanunun 1 ve 6 ncı maddeleri gereğince KDV ye tabidir. Bu hükümler ve açıklamalar çerçevesinde; 1) Bilfiil serbest bölge içerisinde verilen personel taşıma hizmeti, Kanunun 17/4-ı maddesi kapsamında KDV'den istisna olacaktır. 2) Ancak, personel servis taşımacılığına yönelik söz konusu hizmetin, yurt içinden serbest bölgeye ya da serbest bölgeden yurt içine verilmesi halinde bu hizmetin KDV Kanununun 1 ve 6 ncı maddeleri gereğince KDV'ye tabi tutulması gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim. |