BİLGİSAYAR kullanımı, günlük yaşantımızın adeta bir parçası oldu.
Bunlardan biri de muhasebe kayıtlarının, bilgisayar ortamında tutulması ile ilgili.
Kayıtlar önce bilgisayarla tutuluyor sonra belli aralıklarla, tasdikli defterlere döküm alınıyor.
Başlıktaki sürpriz de işte bu konuda yaşanan bir olayla ilgili...
MALİYECİLER DENETİMDE
İşyerlerini dolaşıp, denetim yapan iki maliyeci, oto alım-satımı yapan bir şirkete gidiyorlar. Faturaları, fişleri, yazar kasayı, ücret bordrosunu ve vergi levhasını kontrol ediyor. Hepsinin de tamam olduğunu görünce, bir de defterleri soruyorlar.
"Muhasebemizi bilgisayar ortamında tutuyoruz. Siz bir çay ya da kahve için, 10-15 dakikada defterlere çıktı alırız" yanıtı üzerine;
"Akşam oldu, gerek yok. Nasıl olsa yarın yeni geleceğiz. Biz kontrol ettiklerimizde bir sorun bulunmadığını, defterlerin de bilgisayar ortamında tutulması nedeniyle, döküm alınıp yarın ibraz edileceğine dair bir tutanak tutalım" diyorlar.
Ertesi sabah geldiklerinde defterleri de görüp, gereken muhasebe kayıtlarının yapılmış olduğuna dair bir tutanak daha tutup ayrılıyorlar.
Diyeceksiniz ki "Ne var bunda?" Onu da açıklayalım.
Yaklaşık iki ay sonra, o şirkete milyonlarca YTL’lik vergi ve ceza ihbarnameleri geliyor.
Nedeni şu; KDV’nin indirilebilmesi için, faturaların yasal defterlere kaydedilmiş olması gerekiyor (KDV Yasası Md.34/1). Aksi halde indirilemiyor... İşte o şirkete gelen milyonlarca YTL’lik KDV ve cezalar da indirilen ancak bilgisayara kaydedilip, defterlere yazılmayan KDV’den kaynaklanıyordu!..
Çok basit... Şirket yetkilisi, defterler sorulduğunda, "Şu anda ibraz edemeyeceğiz" deyip, ibrazı için süre isteseydi, gelen maliyeciler, en az 15 günlük süre vermek zorundaydılar. 15 günde de defterler 15 defa işlenirdi...
Nitekim o şirketin yetkilisi, bir başka komşu firmada da aynı durumun olduğunu ancak onların defterleri ibraz için süre istediklerini ve onlara bir şey yapılamadığını öğreniyor. Bunları anlatırken kızgınlığını da gizleyemiyordu...
İYİ Kİ YARGI VAR
Vergi ve cezalar gelince, şirket vergi mahkemesine dava açıyor. Vergi mahkemesi, "Mükellefin, indirim konusu yaptığı KDV’lere ait fatura ve diğer belgelerin, bir bilirkişi kanalıyla incelenmesine ve belgelerde yazılı KDV’lerin indirimi gerektiğine" karar veriyor.
Şirket yetkilileri, defterlerini ve indirdikleri KDV’lerle ilgili faturalarla diğer belgeleri ibraz ediyorlar. Sonunda... Kesilen milyonlarca YTL tutarındaki KDV ile cezanın tamamından kurtuluyorlar. Mahkeme Kararını aldıklarında, önce derin bir "Ohh..." çekiyorlar ardından da;
"İyi ki bu ülkede yargı var" diyorlar.
UYGULAMAYA DEVAM
Çok kişinin farkında olmadığı bu uygulama, halen devam ediyor. Bu nedenle, özellikle geçmiş yıl defterlerine bilgisayardan döküm almakta yarar var. Aksi halde, olayın çözümü için yargıya gitmek gerekiyor.
Danıştay, "İki yıl öncesine ait defterlerin yazılmamış olmasının dahi KDV indirimine engel olmadığı" görüşünde (Dn. 9. D. 9.3.1994 Tarih ve E.94/1397, K,94/1397. Bkz.Yaklaşım, Ekim, 1994).
Danıştay ve Maliye Bakanlığı, tasdiksiz defterlere yapılan kayıtlardaki KDV’nin de indirilebileceği görüşündeler (Karar ve özelgeler için Bkz. Şükrü Kızılot, KDV Kanunu ve Uygulaması,s.1.847 vd).
Defter ve belgelerin, mücbir sebep ya da mücbir sebep olmadan ibraz edilemediği durumlarda, kabul edilmeyen KDV indirimleri, belgelerin aslının ya da kimlerden alındığına dair listenin, yargı aşamasında kanıtlanabilmesi durumunda, bilirkişi kanalıyla bu durum tespit ettirilip, kanıtlanabilen KDV indirimi kabul edilir. Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu’nun görüşleri de bu yönde (Geniş bilgi için ayrıca Bkz. Nuri Değer, KDV Kanunu, Yaklaşım Yayınları, Ankara, 2008).
Yukarıdaki açıklamalardan da fark edileceği gibi, yargı mercilerinin görüşü, KDV indirimi ile ilgili belgelerin, yargı aşamasında ibrazı halinde dahi incelenip kabul edileceği yönündeÖ
Mükelleflerin, KDV indirimleri ile ilgili listeyi, ayrıca evlerinde saklamalarında yarar var...