Sayın Ali Tezel, web sayfanız olan www.alitezel.com’da emekli aylığı hesaplama yaptırdım ve gönderdiğiniz yazıda maaş hesabımın Nisan 2008’deki yeni katsayılara göre hazırlandığı söylenmektedir. Ben 1.1.1996 yılında emekli oldum. 7162 gün 9528 gösterge 2’nci derece 8’inci kademe üzerinden yüzde 59.2 aylık bağlama oranı ve ile şu an 686 lira emekli aylığı alıyorum. Sizin sitenizin hesaplamasında ise gösterge 9475, maaş ise 774.25, arada fark çok. Yanlışlık nerede? Lütfen aydınlatıcı cevabınızı bekliyorum. Maaşım hatalı bağlanmış ise geriye dönük farklarımı alabilir miyim? Cemo ACAR
Cemo Bey, sabit gelirlilerden olan emeklilere her ay veya altı ayda bir zam yaparken sadece geçmiş enflasyon (TÜFE) oranı kadar zam yaparlar ama ülkenin kalkınmasından-büyümesinden pay vermezler. Emekli aylığınız emekli olduğunuz 1996 yılına göre doğru hesaplanmış olup yasalara göre herhangi bir hata da yoktur. Ancak, sitemden hesaplanan aylık bugün emekli olsaydınız alacağınız emekli aylığını ifade eder ve hesaplama için de 1996 yılından bugüne kadar geçen süredeki ülkenin büyüme-kalkınma oranlarını da ihtiva eder. Öte yandan sizin gerçekte göstergeniz 14575’dir yani tavan gösterge olan 15715’e çok yakın bir yerden emekli olmuşsunuz. Size bugüne kadar ülkenin kalkınmasından pay verselerdi alacağınız aylık 1400 YTL olacaktı. Yani her ay almanız gereken rakamdan 700 YTL az alıyorsunuz. Aradaki bu fark rakam sizin emekli olduğunuz 1996 yılından bugüne kadar size ülkenin kalkınmasından-büyümesinden bir kuruş fark verilmemesidir sadece TÜFE yani enflasyon oranı kadar zam yapılmasıdır. Hani bu sene kalkınma-büyüme oranımız yüzde 10 diyorlar ya işte oradan gelen ve sizin payınıza düşecek paraları bugüne kadar size vermemeleridir. Sonuç olarak 1996 yılının Türkiye’sinden emekli aylığı alıp 2008 Türkiye’sinin rakamlarına göre harcama yapıyorsunuz. Gün geçtikçe de fark aratacak.
İstihdam paketine işçi tepkisi
İstihdam paketinde yer alan 18-29 yaş arası kişilere ait işveren SSK priminin İşsizlik Sigortası’ndan karşılanması (ilk yıl tamamı, 5 yıllık periyot çerçevesinde yüzde 20 aralıklarla karşılanması) maddesinde 29 yaş üstü kardeşlerimizin işsiz kalma, mevcut çalışanlarınsa işten çıkarılma tehlikesiyle karşı karşıya kalacağı kuvvetle muhtemeldir. Zira, işveren kendisi açısından daha avantajlı olan 18-29 yaş aralığındaki kardeşlerimizi tercih edecektir doğal olarak. 29 yaş üstü çoğu da evli olan kardeşlerimizin haklarını zayi etmeyecek düzenlemeler yapılması konusunu gündeme getirip, köşenizde irdelemenizi istirham ediyorum. Kadri DELİKANLI
2006 yılı kasım ayından beri aylıklarınız birikmiştir
22 yaşındayım, üniversite öğrencisiyim. Babam
1987’de vefat etti. SSK’ya bağlı olarak 1300 iş günü primi gözükmekte. Yeni Sosyal Güvenlik Reformu’na göre yetim maaşı almam mümkün mü? Sorumu cevaplarsanız çok sevinirim. İnternetten güvenilir bir bilgiye ulaşamadım.
Ali Bora AYGÜN
Sayın okurum, babanızın kaç yıllık sigortalı olduğunu yazmamışsınız ama ben 5 yıldan fazla süreli sigortalıdır zannediyorum. Yani ilk kez sosyal güvenlik şemsiyesi altına girmesinden vefatına kadar geçen süre 5 yıldan fazladır umarım. 2006 yılı kasım ayına kadar SSK’lı birisi vefat ettiğinde geride kalan eş ve çocuklarına dul-yetim aylığı bağlanabilmesi için ya en az 1800 günü olmalı ya da 1800 günü olmamakla birlikte en az beş yıldan fazla süredir sigortalı olup sigortalı olduğu her yıl için ortalama 180 günü olması gerekmekteydi. Mesela 5 yıldan beri sigortalı olan birisinin toplamda 900 günü varsa aylık bağlanırken, 9 yıllık sigortalılık süresi olup 1600 günü olana (1620 günü olmadığından) aylık bağlanmıyordu. Yani günü daha fazla olduğu halde bazılarına aylık bağlanamayınca, bir mahkeme hakiminin başvurusu üzerine, Anayasa Mahkemesi 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun ölüm aylığı bağlama şartlarına ilişkin 66’ncı maddesinin (c) bendindeki “en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, sigortalılık süresinin her yılı için ortalama olarak 180 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş durumda olan,” hükmünü iptal etmiş ama boşluk oluşmaması adına iptal kararından bir yıl sonra yürürlüğe girmesi kararlaştırılmıştı. Bu 1 yıllık süre 18/10/2006 tarihinde tamamlanmıştı.
18.10.2006 gününden sonra 1800 günü olmayan kimse vefat ederse geride kalanlara, 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu gereğince artık dul-yetim aylığı bağlanamayacaktı. Bu durumu gören, bir önceki dönemin AK Parti Kütahya Milletvekili Abdullah Erdem CANTİMUR’un verdiği Kanun teklifi 18.10 2006 gününden geçerli olmak üzere TBMM’de yasalaştı ve o günden beridir de ölüm (dul-yetim) aylıklarının şartı, “5 yıldan beri sigortalı bulunup, sigortalılık süresinde en az 900 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş durumda, ölen sigortalının hak sahibi kimselerine aylık bağlanır.”
Öte yandan aynı kanun ile babanız gibi daha önce vefat edenlerin dul ve yetimleri için de hak verildi. 5 yıldan fazla sigortalılık süresi ile en az 900 günü olup da vefat edenlerin eşleri ile çocuklarına Kasım 2006 ayından itibaren aylık verilmesi kararlaştırıldığından sizin gibi 25 yaşından küçük erkek çocuklara da eğitimleri süresince yetim aylığı verilecektir.
Emekliler için Topluluk Primi ödenmez
Yurtdışında müteahhitlik yapan bir firmada çalışıyorum. Yurtdışına gönderdiğimiz işçiler için topluluk sigortası yapıyoruz. Emekli olan personeller için ne yapmamız gerekiyor? Herhangi bir prim ödemesi yapılıyor mu? Herhangi bir prim ödemesi yapmadan yurtdışında çalışan emekli kişilerin maaşlarının kesilme durumu var mıdır?
Saliha ÇALIŞKAN
Hanımefendi, yurtdışına götürdüğü Topluluk Sigortası’na tabi olan işçileriniz arasında emekli olanlar varsa onlar için prim ödemeniz gerekmez. Zira, Topluluk Sigortası sadece uzun vadeli (yaşlılık-malullük-ölüm) sigortaları içerir. Emekliler için SGDP olarak kısa vadeli sigorta primleri ödendiğinden Topluluk Sigortası’na emekliler için prim ödenmez. Konuyla ilgili olarak 21.08.2008 günü bu köşeden yayınlanan “Rusya’ya emekli işçi götüren prim ödemez” başlıklı yazımı
http://www.alitezel.com/tezel/yazi_goster.php?id=1260 linkinden
okuyabilirsiniz.
Kısa...kısa...
Ersin Öcal- 1 Ağustos 1952 doğumlu ve 20 yıl Bulgaristan’da çalıştıktan sonra 1980 yılında Türkiye’ye göç etmiş babanız o yıllarda zorunlu göçe tabi olarak gelmişse, Bulgaristan sürelerini borçlanabilir. Zorunlu değil de kendisi gelmiş ise borçlanamaz. Öte yandan, 1989 SSK başlangıcı ve var olan 6663 gün ile babanız 57 yaşında yani 01.08.2009 günü SSK’dan emekli olacak. Askerliğini borçlansa bile bu emeklilik tarihi öne gelmez. Bana sorarsanız hiç borçlanma yapmayın, seneye babanız emekli olsun. Anneniz ise malül raporu alabilirse 1800 günle malulen emekli olabilir.
F.Kurt- 5 yıllık işçi olup
2 yıldır grevde olan fabrikanızda işveren de lokavt uyguladıktan sonra greviniz 15 gün önce sona ermiş, grev sona ermemiş dahi olsaydı yine de doğumdan önceki önceki 8 ve sonraki 8 hafta için SSK’dan geçici işgöremezlik ödeneklerinizi alabilirsiniz. Hekimden alacağınız hamilelik haftalarınızla ilgili raporlar ile doğum raporunu SSK’ya vermeniz parayı almanız için yeterlidir.
Necati Baydar-10.03.1988 sigorta başlangı
cınız, bundan önceki 20 aylık askerlik borçlanmanız nedeniyle 10.07.1986 olmuş olup, buna göre 49 yaşından ve 10.07.2011 gününden sonra olmak kaydıyla SSK’dan emekli olacaksınız. Aradaki 10 aylık Bağ-Kur’unuzu sildirmenize gerek yok. İşten çıkarsanız da çıkışınızı tabii ki verebilirsiniz ama tarım işi yapıyorsanız Tarım Bağ-Kur’lu sayılabilirsiniz.
Ayşegül Koçer-Emeklilik müracaatı yapacaksanız 4857 sayılı İş Kanunu’nun 17’nci maddesindeki ihbar sürelerine uymak zorunda değilsiniz.
http://www.aksam.com.tr/yazar.asp?a=119671,10,185
|