Veysi Seviğ - 2008 yılı vergi gelirleri performansı (31.05.08) |
31 Mayıs 2008 | |
Dünya ekonomisinde yaşanan sorunlar ve giderek yoğunlaşan değişimler nedeniyle daha çok uygulanan maliye ve vergi politikaları sorgulanmaya başlamıştır. Bu bağlamda yapılan araştırmalar ve çalışmalarda ilginç bulgular elde edilmiştir. Özellikle para piyasalarında kazanç sağlama eğiliminin giderek arttığı son çeyrek yüzyılda küreselleşmenin süper zenginler sınıfını yarattığı ve bunun sonucunda da gelir bölüşümünde varolan eşitsizliğin daha belirgin hale geldiği ifade edilmektedir. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı'nın 2005 raporunda da vurgulandığı üzere dünyadaki en zengin 50 kişinin 416 milyon yoksulun toplamından daha fazla geliri olduğu anlaşılmıştır. Diğer yandan yapılan bir başka araştırmaya göre de 5 Avrupa ülkesinde çoğunluk, gelir dağılımındaki eşitsizliğin artık belirgin hale geldiği, bu durumun ise daha çok vergi politikalarından kaynaklandığı ileri sürülmüştür. Bir süre para piyasalarındaki gelişmeler nedeniyle ortaya çıkan mutlu yaşamın başlangıçta gelişmiş ülkelerde sağlamış olduğu rehavet bozulmaya başlamış, bu bozulma dalga dalga dünya ülkelerine yansır hale gelmiştir. Bu bağlamda küresel düzeyde 2000'li yılların başlarında elde edilen spekülatif kazançlar içinde bulunduğumuz yıldan itibaren giderek bir anlamda geri verilir olmuştur. Ülkemizin başta enerji yetersizliği nedeniyle dışa bağlımlı olduğu dikkate alındığında dünya ekonomisinde ortaya çıkan değişimden ister istemez etkilenmesi beklenmektedir. Bu konuda ülkemiz merkezi yönetim bütçesinde ilk üç ay içinde ortaya çıkan gerçekleşme sonuçları dikkate alındığında yaşanan bütçe açığının bir uyarı göstergesi olduğunu ifade etmekte yarar vardır. Bilindiği üzere merkezi yönetim bütçesi geçen yılın ilk üç aylık döneminde 4 milyar 841 milyon YTL fazla vermiş iken bu yıl aynı ay itibariyle 4 milyar 870 milyon YTL açık vermiş bulunmaktadır. Bu açığın 2008 yılında geriye kalan dokuz aylık uygulama döneminde telafi edilmesi olanağının bulunması halinde tedirginlik yaratmaması gerekmektedir. Ancak milli gelir hesaplamalarında yapılan değişiklik sonucunda ortaya çıkan yeni veriler bu bağlamda duraksama yaratmaktadır. Çünkü daha çok dolaylı vergiler üzerine kurgulanmış bir vergi politikasının gelecekte bütçe dengelerini olumsuz etkileyeceği yönünde ortaya çıkan bulgular şimdiden endişe verici olup son yıllarda ilan edilen vergi yükü rakamları da tartışmalıdır. Ülkemizde dahilde alınan Katma Değer Vergisi mart ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 56,2 oranında azalmış bulunmaktadır. Ayrıca başta ihracat olmak üzere değişiklik nedeniyle yapılan Katma Değer Vergisi iadelerinde ortaya çıkan artış vergi iadelerinin sorgulanması konusunu gündeme getirmiş, bu bağlamda 28 Nisan 2008 tarihinde IMF'ye verilen niyet mektubunda da bu konuya özel bir yer verilmiştir. Bütçe gelirlerinde yılın ilk çeyreğinde beklenen artış gerçekleşmemiştir. Aksine bazı önemli vergi kalemlerinde gerileme yaşanmıştır. Bütçe gelirleri 2007 yılı ocak-mart döneminde 46 milyar 109 milyon YTL iken, 2008 yılının aynı döneminde yüzde 2,3 oranında artış göstererek 47 milyar 188 milyon YTL olarak gerçekleşmiştir. Buna göre 204 milyar 556 milyon YTL olarak belirlenmiş bulunan 2008 yılı sonu merkezi yönetim bütçe geliri hedefinin yüzde 23,1'i yılın üç ayı içinde tahsil edilmiştir. Geçen yılki gerçekleşme oranı ise yüzde 24,3 olmuştur. Diğer yandan geçen yılın ilk üç ayında 33 milyar 941 milyon YTL vergi tahsilatı yapılmışken bu yılın aynı döneminde yüzde 18,6 oranında bir artışla bu miktar 40 milyar 256 milyon YTL olmuştur. Ancak geçen yılın mart ayına göre vergi gelirlerinde hesaplamaya yönelik veriler dikkate alındığında düşme olmuştur. http://www.referansgazetesi.com/haber.aspx?HBR_KOD=98182&YZR_KOD=157
|