Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Zeki GÜNDÜZ - Hizmet ihracında bedel bir ay içinde gelmeli mi? (06.06.08) PDF Yazdır e-Posta
06 Haziran 2008

Günün Sözü:

"Vision&Mision without execution is illusion."

(Sadece öngörü ve hedefin olması uygulama olmaksızın hayalden öte bir anlam taşımaz.)

Konuyla ilgili olarak yayımlanmış bulunan ve hizmet ihracatının usul ve esaslarının belirlendiği 26 Seri No'lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği'nin (K) bölümünde, hizmet ihracatında katma değer vergisi istisnası uygulanabilmesi için;

Öte yandan, 84 Seri Nolu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin Mahsup Talebinde Aranılan Belgeler başlıklı I/1.1.3. bölümünün (ii) bendi uyarınca, hizmet ihracında;

- Yurtdışındaki müşteri adına düzenlenen faturanın aslı veya fotokopisi,

- İhracatın gerçekleştiği döneme ilişkin olarak indirilecek katma değer vergisi listesi ile ihraç edilen hizmet nedeniyle yüklenilen vergi miktarına ilişkin hesaplamaları gösterir tablo,

- Münhasıran 4389 sayılı Bankalar Kanunu hükümlerine göre faaliyette bulunan bankalar veya özel finans kurumlarınca düzenlenmiş döviz alım belgesi aslı veya ilgili banka veya özel finans kurumu şubesince onaylanmış örneği ya da dövizin yurtdışından geldiğini gösteren bankadan alınmış belgenin,

İbrazı gerekmektedir.

86 Seri Nolu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği ile, 84 Seri Nolu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği'nin (I/1.1.3.vi.) bölümünün sonuna eklenen fıkrada; "Bu bölümde sayılan işlemlerle ilgili olarak nakden veya mahsuben iade talep edilmediği takdirde indirilecek katma değer vergisi listesi ile ihraç edilen malın bünyesine giren vergi miktarına ilişkin tablonun ibrazına gerek bulunmamaktadır." ifadesine yer verilmiştir.

Ayrıca, 96 Seri Nolu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği'nin "İade hakkını indirim yoluyla kullanmak isteyen mükellefler" başlıklı 6. bölümünde:" ... iade hakkı doğuran işlemleri bulunan mükelleflerin bu işlemler dolayısıyla yüklendikleri vergileri nakden veya mahsuben iade olarak talep etmek yerine indirim yoluyla giderme tercihinde bulunmaları mümkündür.

Tercihini bu yönde kullanan mükellefler tarafından iade hakkı doğuran işlem bedelleri Katma Değer Vergisi Beyannamesi'nin 8 ve 9 numaralı tablolarında beyan edilecek, ancak tabloların "Yüklenilen KDV" veya "İadeye Konu Olan KDV" sütunlarına "0" (sıfır) yazılacaktır.

"Bu şekilde beyanda bulunan mükelleflerin, iade için istenenler hariç, iade hakkı doğuran işlemi tevsik eden belgeleri beyanname ekinde ibraz etmeleri gerekmektedir." denilmektedir.

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde; iade veya mahsup talebi olmaksızın, katma değer vergisi beyannamelerinde hizmet ihracı istisnası beyan eden mükelleflerin;

- Yurt dışındaki müşteri adına düzenlenen faturanın aslını veya fotokopisini,

- Münhasıran 4389 sayılı Bankalar Kanunu hükümlerine göre faaliyette bulunan bankalar veya özel finans kurumlarınca düzenlenmiş döviz alım belgesi aslı veya ilgili banka veya özel finans kurumu şubesince onaylanmış örneği ya da dövizin yurtdışından geldiğini gösteren bankadan alınmış belgeyi,

İbraz etmeleri gerekmektedir.

Öte yandan, hizmet ihracına ilişkin olarak düzenlenen faturada yer alan hizmet bedelinin tamamının döviz alım belgesi ile tevsik edilmesi gerektiğinden; dövizin tamamı, işlemin yapıldığı ilgili dönem beyannamesinin verilme süresi içerisinde yurda getirilmezse, söz konusu hizmet üzerinden vergi hesaplanacağı; tamamının yurda getirildiği dönemde ise, indirim ve iade ile ilgili işlemlerin yapılabileceği, dövizin kısmen yurda getirilmesi halinde ise, kısmi tutar üzerinden istisna ve iade beyanının mümkün bulunmadığı tabiidir.

Bilgi edinilmesini ve gereğini rica ederim.

Yurtiçi işlemlerde transfer fiyatı uygulamalarında hazine zararı aranacak

03.06.2008 tarihinde kabul edilen bir düzenleme ile Türkiye'deki iki ilişkili kurum arasındaki işlemlerde örtülü kazanç dağıtımının varlığı hazine zararının varlığına bağlandı.

Yapılan düzenleme aşağıdaki gibi;

"Tam mükellef kurumlar ile yabancı kurumların Türkiye'deki iş yeri veya daimi temsilcilerinin aralarında ilişki kişi kapsamında gerçekleştirdikleri yurtiçindeki işlemler nedeniyle kazancın örtülü olarak dağıtıldığının kabulü hazine zararının dogması şartına bağlıdır. Hazine zararından kasıt, emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit edilen fiyat ve bedeller nedeniyle kurum ve ilişkili kişiler adına tahakkuk ettirilmesi gereken her türlü vergi toplamının eksik veya geç tahakkuk ettirilmesidir."

http://www.dunyagazetesi.com.tr/yazar.asp?authId=50