Bir işçi işten çıkartılırken hem işverenin hem de işçinin dikkat etmesi gereken önemli noktalar var. Her iki taraftan da bu kurallara uyulmaması halinde işe iade mümkün.  

Okurlarımızdan Erdem Bey gönderdiği e-postasında şöyle diyor;

“Ben bir tekstil fabrikasında işçi olarak çalışıyordum. Geçen hafta mesai saatinin bitimine yakın patronumuz bir toplantı yaptı ve işlerin iyi gitmediğini, bazı işçilerle yolların ayrılacağını söyledi. O akşam da patron tarafından cep telefonuma bir SMS atıldı. SMS'de işten çıkartıldığım, yarın işe gelmemem gerektiği yazıyordu. Buna benzer mesajlar başka arkadaşlarıma da atılmış. Bu şekilde işten atılmamız uygun mu? Ne yapmalıyız?”  

Erdem Bey, öncelikle şunu belirtmek gerekiyor ki; bir işyerinde otuz veya daha fazla işçi çalıştırılıyorsa ve işçinin kıdemi 6 aydan fazlaysa iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorunda. Bu durumlarda işveren İş Kanunu'nda yer alan ihbar sürelerine uyarak iş sözleşmesini feshedebiliyor. 

Bunun dışında işveren İş Kanunu'nun 25. Maddesi’nde yer alan haklı sebepler varsa herhangi bir ihbar süresine gerek kalmaksızın iş sözleşmesini derhal feshedebilir.

İŞE İADE MÜMKÜN

Burada önemli olan nokta şu: İşveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorunda (İş Kanunu, Madde 19). Ayrıca işveren, işçinin ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırı hareketleri haricinde hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin iş sözleşmesini feshedemez.

Kısacası işverenin normal şartlar altında işçiyi SMS yolu ile işten çıkarması mümkün değil. Bu durumda işçi açacağı işe iade davasıyla işine geri dönebilir. Dava sonucuna karşın işveren işçiyi işe başlatmazsa tazminat ödemek zorunda kalacaktır. Ayrıca işe iade davası süresince işsiz kaldığı döneme ilişkin ücretini de 4 ayla sınırlı olarak isteyebilir.

TOPLU İŞÇİ ÇIKARMA VARSA

İşten çıkarmada ana kural işçiye yazılı bildirimde bulunmak olsa da anlattıklarımızın dışında işverenin işçiye yazılı bildirim yapmasına gerek olmayan haller de mevcut. İşyerinde toplu işçi çıkarma olması gibi. Nitekim Erdem Bey sorusunda işverenin sadece kendisini değil başka iş arkadaşlarını da işten çıkarttığından bahsediyor.

İşveren; ekonomik, teknolojik, yapısal nedenlerle toplu işçi çıkarmak istediğinde, bunu en az 30 gün önceden bir yazı ile işyeri sendika temsilcilerine ve ilgili çalışma ve iş kurumu il müdürlüğüne bildirmek suretiyle işçileri toplu olarak işten çıkartabilir. Yani bu durumda işçiye yazılı bildirim yapmaya gerek yok.

İşyerinde çalışan işçi sayısı:  
                                                

 20 ile 100 işçi arasında ise, en az 10 işçinin,

 101 ile 300 işçi arasında ise, en az %10 oranında işçinin,

 301 ve daha fazla ise, en az 30 işçinin,

 bir aylık süre içinde aynı tarihte veya farklı tarihlerde son verilmesi toplu işçi çıkarma sayılmakta.

EMEKLİLİK YAŞINI DOLDURMALISINIZ

Soru: Mehmet Bey, ben 9 Mayıs 1968 doğumluyum. 10 Eylül 1989 yılında SSK'ya ilk girişim yapıldı. Bu güne kadar aralıklarla toplam 5300 gün primim ödendi. Ne zaman emekli olurum?  (Zahit G.) 

Cevap: Zahit Bey, ilk işe girmiş olduğunuz tarihe baktığımızda emeklilik için 150 gün prim eksiğiniz var. Ancak emeklilik için prim ödeme gün sayınızın tamamlanması ne yazık ki tek başına yeterli değil. Emekli olabilmeniz için ayrıca Kanunda öngörülen yaşı da doldurmanız gerekiyor. Doğum tarihiniz ve ilk işe giriş tarihiniz dikkate alındığında 51 yaşında emekli olmanız mümkün. Yani emekli olabileceğiniz tarih 9 Mayıs 2019. 

40 YAŞINDA TÜP BEBEK MÜMKÜN MÜ?

Soru: Mehmet Bey, ben 40 yaşında bir bayanım ve iki sene önce evlendim. Bu sürede çocuk sahibi olamadık. Doktorlarımız tüp bebek tedavisini önerdiler ama yaştan ötürü SGK tüp bebek masrafını karşılamıyormuş. Bu doğru mu? Ne yapmalıyız? (Emine S.)

Cevap: Emine Hanım, tüp bebek tedavisinin SGK tarafından karşılanması için uzun bir şartlar listesi var. Bunlardan bazıları şöyle:

1- Kadın 23 yaşından büyük, 39 yaşından küçük olmalı.

2- Yapılan tıbbî tedavileri sonrasında normal tıbbî yöntemlerle çocuk sahibi olamadığı ve ancak tüp bebek yöntemi ile çocuk sahibi olabileceğine ilişkin sağlık raporu olmalı.

3- Son 3 yıl içinde diğer tedavi yöntemlerinden sonuç alınamamış olmalı.

4- Kadın veya erkeğin en az 5 yıldır sigortalı olup, 900 gün genel sağlık sigortası prim gün sayısının olması gerekiyor.

Dolayısıyla ne yazık ki diğer şartlar mevcut olsa dahi 39 yaşından büyük bir kadının tüp bebek tedavi masrafları SGK tarafından karşılanamıyor. Mehmet Bulut

http://www.meydangazetesi.com.tr/patronum-sms-ile-isten-cikartti-makale,2044.html

Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı Özdoğrular smmm ltd. şti /Mehmet Özdoğru ve/veya ozdogrular.com./com.tr' ye sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.