Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Geçici Vergi Dönemlerinde Nakit Sermaye Artışı İndiriminden Yararlanılamaz mı? PDF Yazdır e-Posta
29 Mart 2016

Image

Kurumlar Vergisi Kanunu’nda geçen yıl yapılan bir düzenleme ile sermaye şirketlerinin nakit sermaye artışları üzerinden hesaplanacak faiz tutarının belirli bir kısmının, kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde kurum kazancından indirimine olanak sağlanmıştır. Ardından, yapılan bu düzenlemenin ne şekilde uygulanacağına dair bir Tebliğ  yayımlanmıştır.

Tebliğ’de mükellefleri aydınlatacak çeşitli uygulama örneklerine yer verildiğini; ancak bunun yanı sıra, son yıllarda sıkça rastladığımız, tartışma yaratacak açıklamaların da yapıldığını görüyoruz. Tebliğ’de yapılan açıklamayla, mükelleflerin -dördüncü geçici vergi hariç olmak üzere- diğer geçici vergi dönemlerinde uygulamadan yararlanma olanağının ortadan kaldırıldığı görülüyor. Konuya daha yakından bakalım…

Tebliğ ile, Geçici Vergi Dönemlerinde Uygulamadan Yararlanma Olanağı Ortadan Kaldırılıyor

Kurumlar vergisi mükelleflerinin, cari vergilendirme döneminin kurumlar vergisine mahsup edilmek üzere, Gelir Vergisi Kanunu’ndaki esaslara göre ve cari dönemin kurumlar vergisi oranında geçici vergi ödemeleri gerekmektedir. Mükellefler, geçici vergiye tabi kazançlarının tespitinde, söz konusu kazançlarını yıllık beyanname ile beyan etmeleri halinde yararlanabilecekleri tüm indirim ve istisnaları dikkate alabilmektedirler.

Yukarıda belirttiğimiz Tebliğ’in 10.6.5.1. bölümünde, “İndirim tutarının hesaplanmasında TCMB tarafından yararlanılan yıl için en son açıklanan ticari krediler faiz oranı dikkate alınacağından, geçici vergi dönemlerinden sadece dördüncü geçici vergilendirme dönemi itibarıyla bu indirimden yararlanılması mümkün bulunmaktadır.” açıklamasına yer verilmiştir.

Böylece, yasal düzenleme gereğince öngörülen tüm şartları yerine getirse dahi, mükelleflerin 1, 2 ve 3. geçici vergi dönemlerinde uygulamadan yararlanma olanaklarının ortadan kaldırılmak istendiği görülmektedir. Yapılan açıklamaya göre, sadece son geçici vergi döneminde uygulamadan yararlanılması öngörülmüştür.

Bakanlık, geçici vergide ilk üç dönem söz konusu indirim uygulamasından yararlandırmamanın gerekçesini, “İndirilecek faiz tutarının hesaplanmasında, TCMB tarafından yararlanılan yıl için en son açıklanan ticari krediler faiz oranı dikkate alınması” gereğine dayandırmaktadır. Öne sürülen bu gerekçenin ne derece makul ve yeterli olduğunu değerlendirmeye çalışalım.

Merkez Bankası, bankalarca ‘’TL’’ cinsinden açılan kredilere uygulanan ağırlıklı ortalama faiz oranlarını haftalık olarak açıklamaktadır. Sektörün ağırlıklı faiz oranları; ilgili hafta içinde banka bazında fiilen kullandırılan kredi tutarlarının, kredi türleri itibarıyla müşteri bazında, her bir krediye uygulanan faiz oranları ile ilişkilendirilmesi ve yıl bazına getirilmesiyle hesaplanmaktadır.

Dolayısıyla, yıllık bazda olmak üzere haftalık olarak açıklanan söz konusu faiz oranları dikkate alınmak suretiyle, her bir geçici vergi dönemi itibarıyla açıklanan en son haftanın faiz oranının uygulamaya esas alınabileceğini düşünüyoruz. Dolayısıyla, gereksiz davalara yol açmamak açısından, Bakanlık’ın uygulamayı bu çerçevede değiştirmesinin yerinde olacağını düşünüyoruz.

Ne Yapılabilir?

“Verginin yasallığı” ilkesi gereğince yürütme organı tarafından çıkarılan tüzük, yönetmelik, genel tebliğ gibi tüm ikincil düzenlemelerin yasama organı tarafından çıkarılan kanunlara aykırı olmaması gerekir. Vergi İdaresi yasaların kendilerini yetkili kılmadıkları konularda, mükelleflere yasalarda açıkça yer almayan bir yükümlülük getiremez. Bu ilke çerçevesinde, Vergi İdaresi tarafından yayımlanan tebliğlerin de mutlaka yasal çizgilerin içerisinde kalması, yani dayanakları olan kanuna aykırı olmamaları zorunluluğu bulunmaktadır.

Bu çerçevede, yukarıda belirtilen tebliğde yapılan kısıtlamalardan haksız yere olumsuz etkilenen mükellefler, önümüzdeki 1, 2 ve 3. geçici vergi dönemlerinde Geçici Vergi Beyannamelerini Tebliğ’de yapılan açıklamaya uygun olarak verebilir, ardından Tebliğ’de yapılan açıklamaların yasaya aykırı olduğunu düşündüğümüz hususları için dava açabilirler. Bülent Ak/http://kpmgvergi.com

Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı Özdoğrular smmm ltd. şti /Mehmet Özdoğru ve/veya ozdogrular.com./com.tr' ye sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.