ÖLÜM TARİHİ ÖLÜM AYLIĞI ŞARTINI BELİRLER |
18 Nisan 2016 | |
ÖLÜM AYLIĞI ALMAK İÇİN PRİM ŞARTI Ölümün ne zaman, nereden geleceği belli değildir. Zaman ve mekan tanımaz. Sosyal Güvenlik Hukukumuzda ölüm aylığı için belirli süreli prim günü, sigortalılık süresi aranmaktadır. Oysa sosyal güvenlikte ölüm aylığı için prim şartı öne sürülmesi ise kimine göre doğru, kimine göre doğru olmayabilir. Prim şartı ileri sürenler, sigortalıların kayıt dışı çalışmaması, sigortasına sahiplenmesini hedef almıştır. Prim şartı olmaması diyenler ise,tıpkı iş kazası gibi prim gününe bakılmadan belirtilen alt sınır aylık dikkate alınarak sosyal sorumluluk adına ödenmesini istiyor. Karşımız çıkan ise aktüerya dengeler kavramı olmaktadır. Bunun nedeni aktüerya dengesinin bozulması, sosyal güvenlik sisteminin sürdürülemez bir duruma gelmesine sebep olabilir düşüncesi ağırlık kazanıyor. Dolayısıyla bundan yola çıkan kanun koyucu ölüm aylığında hak kazanmak için, belirli süre sigortalı olarak çalışma ve karşılığında prim günü ödenmesi,matrahının olması gereklidir deniliyor. Ülkemizde sosyal güvenlikte yasal değişikliklerle birlikte bu konuda bilgi karmaşıklığı ve kirliliği ile birlikte dul, yetimlerde hak kayıpları ortaya çıkmaktadır. ÖLÜM TARİHİ İLE ŞARTLARI İRDELEMEK GEREKİ 5510 sayılı SS ve GSSK ile birlikte ölüm tarihi Ekim/2008 öncesi 4-1(a/SSK) olması halinde 506 sayılı Kanun hükümleri geçerli olacaktır. 5 yıl Sigortalılık Süresi,900 gün yeterli olacaktır. Ölüm Tarihi Ekim 2008 sonrası olması halinde 5510 sayılı SS ve GSSK ; BAĞ-KUR ŞARTLARI İLE DUL YETİM AYLIKLARINDA TARİHLER 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 1 Ekim 2008 tarihinden önce ölen 4-1(b/Bağ-Kur) statüsündeki sigortalıların aile bireylerinin ölüm aylığına hak kazanabilmelerinde aranan prim ödeme gün sayısı şartı 3 defa değişikliğe uğramıştır. 1 Ekim 2008 tarihinden önce ölen 4-1(b/Bağ-Kur) statüsündeki sigortalılar için ölüm tarihine göre değişkenlik gösteren şartlar vardır. Buna göre;
HİZMETLERİN BİRLEŞMESİNDE ÖLÜM AYLIĞI BAĞLANMASI 2829/8'inci Madde ile SSK ve BAĞ-KUR hizmetleri ile birlikte ölüm aylığı bağlanması halinde, Aylığı bağlayacak kurum: '' Madde 8 – Birleştirilmiş hizmet süreleri toplamı üzerinden, ilgililere; son yedi yıllık fiili hizmet süresi içinde fiili hizmet süresi fazla olan kurumca, hizmet sürelerinin eşit olması halinde ise eşit hizmet sürelerinden sonuncusunun tabi olduğu kurumca, kendi mevzuatına göre aylık bağlanır ve ödenir. Ancak, malullük, ölüm, 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa göre yaş haddinden re'sen emekli olma süresi kanunla belirlenen vazifelere atanma veya seçilme ve bağlı oldukları kurumun kanunla değiştirilmesi hallerinde ilgililere hizmet sürelerinden sonuncusunun tabi olduğu kurumca,kendi mevzuatına göre aylık bağlanır.'' Öte yandan, malullük, ölüm, 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa göre yaş haddinden re’sen emekli olma, süresi kanunla belirlenen vazifelere atanma veya seçilme, bağlı oldukları kurumun kanunla değiştirilmesi hallerinde ise bu Kanun hükümleri dikkate alınmamakta, ilgililere hizmet sürelerinden sonuncusunun tabi olduğu kurum mevzuatına göre aylık bağlanmakta, yani kişinin sigortalılığı en son hangi sosyal güvenlik kurumu kapsamındaysa, o kurum mevzuatına göre ölüm aylığı bağlanmaktadır. Hizmetlerin birleştirilmesi zorunlu değildir SGK, SSK ve Bağ-Kur hizmetlerini birleştirip 2829 göre /8'inci madde ile dul/yetim aylığı hesaplar. Yargıtay Kararları gereğince hizmetlerin birleştirilmesi aylık alacak olanların istemesine bağlı bir durum olup, zorunluluk değildir. İş Mahkemesine başvurup, SGK’yı dava edebilirsiniz. Vedat İlki http://www.alitezel.com/index.php?sid=yazi&id=8326
|