Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
ÜLKE BAZLI RAPORLAMA’ DA KONSOLİDASYON VE MUHASEBE STANDARTLARI NELERDİR? PDF Yazdır e-Posta
11 Nisan 2017

Image

OECD’nin Vergi Matrahı Aşındırması ve Kar Aktarımını (BEPS) önlemeye ilişkin 13 numaralı Eylem Planı olan Transfer Fiyatlandırması Dokümantasyonun Gözden Geçirilmesi ve Ülke Bazlı Raporlama’ ya ilişkin Uygulama Rehberi Haziran 2016 tarihinde yayımlanmasının ardından, Nisan 2017’de yeni açıklamalarla güncellendi. Yeni açıklamalarla, özellikle konsolidasyon ve muhasebe standartlarına yönelik tereddütlerin giderilmesi amaçlanıyor.

Hatırlanacağı üzere, 13. Eylem Planı; ülkeler arası bilgi değişimi ve şeffaflığın sağlanması ve mükelleflerden talep edilen bilgi ve belgelerin daha standart hale gelmesi için; Ülke Bazlı Raporlama ( Country by Country reporting) , Ana Rapor ( Masterfile) ve Ülke Raporu ( Local File) olmak üzere 3 temel dokümantasyon getiriyor.

13. numaralı Eylem Planı kapsamında yer alan Ülke Bazlı Raporlama, konsolide cirosu 750 milyon Euro olan çok uluslu işletmelerin (ÇUİ) doldurması gereken bir rapor ve otomatik bilgi değişimi kapsamında ülkeler arasında değişime tabi olacaktır. İdareler bu raporla, ilgili çok uluslu işletmelerin faaliyet gösterdiği ülkelerdeki iştiraklerine/şubelerine ait finansal verilere ulaşabilecek ve vergi matrahı aşındırmasına neden olan risk faktörlerini değerlendirebilecektir.

Ülke Bazlı Raporlama’ yı doldurmak için kriterler;

  • Bir işletmeler grubu olmak,
  • Bu grubun çok uluslu bir grup olması,
  • Bu çok uluslu grubun  konsolide cirosunun 750 milyon Euro’yu aşması,

olarak belirtilmiştir.

Tüm bu kriterleri karşılayan çok uluslu işletmelerin dolduracağı Ülke Bazlı Raporlama’ da; faaliyet gösterilen tüm ülkelerdeki iştirak ya da şubelere ilişkin olarak beyan edilecek veriler; “ilişkili ve ilişkisiz gelir toplamı”, “vergi öncesi kar/zarar”, “ödenen ve tahakkuk eden vergi”, “geçmiş yıl karları”, “sermaye”,  çalışan sayısı” ve “nakit dışı maddi duran varlıklar” gibi genel bilgilerdir.

OECD’nin ilk raporları yayınladıktan sonra en çok tartışılan konular genelde konsolidasyon ve dikkate alınacak muhasebe standartları olmuştur. Yenilenen rehber ile ilgili açıklamaları değerlendirelim.

Konsolidasyon ve Muhasebe Standartları:Ülke Bazlı Raporlama’ nın beyanı için çok uluslu bir şirketler grubu olmak gerekiyor. Grup;  birbirlerine kontrol ve ortaklık bakımından bağlı ve mevcut muhasebe uygulamaları doğrultusunda finansal raporlama amaçlı konsolide rapor hazırlaması zorunlu olan ya da hisseleri borsada işlem görseydi konsolide rapor hazırlaması zorunlu olacak şirketleri ifade etmektedir.

Burada tereddüt edilen husus konsolidasyonda hangi muhasebe standardının dikkate alınacağıdır. Hakim şirketin kullandığı muhasebe standartları mı, UFRS mi yada başka bir standart mı?  13. Eylem planına ait raporda buna ilişkin bir açıklama olmamakla beraber, rehberde aşağıdaki açıklamalara yer verilmiştir.

  • Grubun hakim şirketinin hisseleri borsada işlem görüyorsa, grubun hali hazırda uyguladığı muhasebe standartına göre konsolidasyon yapılması,
  • Grubun hakim şirketinin hisseleri borsada işlem görmüyorsa,
    • Tutarlı olmak kaydıyla; grubun hakim şirketinin kullanmış olduğu yerel muhasebe standardına göre  (yerel GAAP)  ya da UFRS standartlarına göre konsolidasyon yapmayı tercih edebilirler.
    • Ancak hakim şirketin bulunduğu ülke mevzuatında hissesi borsada işlem gören şirketler için zorunlu bir muhasebe standardı uygulamaktaysa, söz konusu muhasebe standardının kullanılması zorunludur.

Bu açıklamalar doğrultusunda; Türkiye’de payları borsada işlem gören şirketler için uygulanması zorunlu muhasebe standardı bulunduğu için, hakim Şirketin hisselerinin Türkiye’de işlem görüp görmemesinden bağımsız olarak konsolidasyonda esas alınacak standart; Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (“KGK”) tarafından yayımlanan Türkiye Muhasebe Standartları (“TMS”) ve Türkiye Finansal Raporlama Standartları (“TFRS”) olacaktır.

Azınlık Hisseleri:Yeni rehber ile açıklık getirilen bir diğer konu da grubun hisselerinin bir kısmının (azınlık pay) bağımsız taraflara ait olması durumunda, söz konusu bağımsız tarafların gelirlerinin ne kadarının 750 milyon Euro tespitinde dikkate alınacağı ve bu bağımsız taraflara ait verilerin Ülke Bazlı Raporlama’ da ne şekilde yer alacağıdır.

Eğer muhasebe standartlarına göre bağımsız tarafın gelirlerinin tamamı konsolidasyona dahil ediliyorsa, o zaman 750 milyon Euro konsolide gelirin tespitinde söz konusu işletmenin gelirlerinin tamamı dikkate alınmalıdır. Aynı şekilde tüm verileri ülke bazlı rapora dahil edilmelidir. Eğer muhasebe standartlarına göre bağımsız tarafın gelirlerinin bir kısmı konsolidasyona dahil ediliyorsa, o zaman dahil edilme oranına göre gelirleri ve verileri Ülke Bazlı Raporlama’ da yer almalıdır.

Konsolide Ciro Olan 750 Milyon Euro Tespitinde Dikkate Alınan Konsolide Gelirler:Konsolide gelir olarak muhasebe standartları doğrultusunda konsolide finansallara gelir olarak kaydedilmiş tüm kalemler dikkate alınacaktır.  Eğer ülke muhasebe standardı uygulamasında olağandışı gelirler ve yatırımlarından elde edilen gelirler konsolide grup gelirine dahil ediyorsa; bu durumda söz konusu tutarlar konsolide gelir tespitinde dikkate alınacaktır.

Finans Kurumlarının Dikkatine: Önemli bir açıklama da finans sektörü için yapılmıştır. Konsolide ciro olan 750 milyon Euro tespitinde, gelirlerin brüt yerine net olarak kaydedildiği net bankacılık ürünleri gibi işlemlerde dikkate alınacak tutarın, “gelir” olarak kaydedilmiş net tutarlar olacağı açıklanmıştır.

Ülke Bazlı Rapor’ da Yer Alan Gelirler: Ülke Bazlı Raporlama’ da işletmeler ilişkili ve ilişkisiz gelirlerini beyan edeceklerdir. Gelirler, şirketin temettü payı hariç tüm gelirlerini içermekte olup, beyan edilecek gelirlere olağandışı gelirler ve yatırımlardan elde edilen gelirler de dahil edilecektir. Yine tereddüt edilen bir husus, ilişkili ve ilişkisiz gelir beyanında ilişkili tanımının ne olacağıdır. Rehber buna açıklık getirmiştir.  Ülke bazlı raporlamaya dahil edilen ve ülke bazlı raporda yer alan tüm iştirak ve şubeler ilişkili taraf olarak değerlendirilecektir. Yazımızda açıkladığımız finans kurumları için geçerli olan “net gelir” beyanının; Ülke Bazlı Raporlama’yı doldurulurken de aynı şekilde yapılması gerektiğini düşünmekteyiz.

Sorumlu Vergicilik Bakışıyla…

Türkiye de, OECD’nin BEPS projesindeki 13 No’lu Eylem Planı’nı uygulamaya koyma amacıyla “yerel mevzuat altyapısında” gerekli değişiklikleri yapmış ve 16 Mart 2016'da Gelir İdaresi tarafından kamuoyu ile paylaşılan Transfer Fiyatlandırması Tebliğ Taslağı yayımlandı.  Tebliğ’e ilave olarak 13. Eylem Planı’na ilişkin olarak Bakanlar Kurulu Kararı’nın da yayımlanması bekleniyor.  Bakanlar Kurulu Kararı ile söz konusu düzenlemelerin 2017 yılı içinde hayata geçeceği ve rapor dönemi için 2016 hesap döneminin dikkate alınması öngörülüyor.

Dolayısıyla, Türkiye’de özellikle hakim şirket olarak faaliyet gösteren işletmeleri de etkileyecek olan Ülke Bazlı Raporlama’ nın doldurulmasıyla ilgili daha çok tereddüt olmasına rağmen, OECD Uygulama Rehberi’nin yazıda ele aldığımız açıklamalarla, özellikle konsolidasyonda dikkate alınacak muhasebe standartları hakkında bilgi vermesi önem taşıyor. Bu konuda OECD’den yeni açıklamalar bekleniyor. Başak Diclehan/KPMG

Yukarıda yer verilen açıklamalar, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. Özdoğrular smmm ltd. şti./ www.ozdogrular.com, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.