Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Et ve Süt Kurumundan alınan hayvanların belli bir bakım süresinden sonra kesime verilmesi şeklinde yapılan faaliyetin vergilendirilmesi ve defter tutma esasları PDF Yazdır e-Posta
13 Nisan 2017

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü)

 

 

 

Sayı

:

27575268-105[213-2016-535]-116820

13.04.2017

Konu

:

Et ve Süt Kurumundan alınan hayvanların belli bir bakım süresinden sonra kesime verilmesi şeklinde yapılan faaliyetin vergilendirilmesi ve defter tutma esasları hk.

 

         

 

İlgi

:

a) 15/12/2016 tarihli ve 1427088 sayılı özelge talep formunuz.

b) 22/12/2016 tarihli ve 1448143 sayılı,

c) 04/01/2017 tarihli ve 10796 sayılı dilekçeleriniz.

 

            İlgide kayıtlı özelge talep formu ve dilekçelerinizin incelenmesinden;

            - Zirai kazanç esaslarına göre faaliyette bulunduğunuz ve faaliyetiniz nedeniyle talebiniz doğrultusunda gerçek usulde zirai kazanç mükellefi olduğunuz,

            - Belirtilen faaliyetinizle ilgili olarak, Et ve Süt Kurumu aracılığıyla hayvan ithalatı yapıp kesim şartları oluşuncaya kadar hayvanlara baktığınız ve bakım sürecinin sonunda kesime verdiğiniz,

            - Bu kapsamda ortalama 4.000,00-5.000,00 TL fiyatla yıllık en az 60-100 adet büyükbaş hayvan alındığı belirtilerek,

            defter tutma bakımından hangi esaslara göre hareket edileceği hususunda Başkanlığımızdan görüş talep ettiğiniz,

            anlaşılmıştır.

            Bilindiği üzere, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 52 nci maddesinin birinci fıkrasında, zirai faaliyetten doğan kazancın zirai kazanç olduğu hükme bağlanmış olup, ikinci fıkrasında ise, zirai faaliyetin; arazide, deniz, göl ve nehirlerde, ekim, dikim, bakım, üretme, yetiştirme ve ıslah yollarıyla veyahut doğrudan doğruya tabiattan istifade etmek suretiyle nebat, orman, hayvan, balık ve bunların mahsullerinin istihsalini, avlanmasını, avcıları ve yetiştiricileri tarafından muhafazasını, taşınmasını, satılmasını veya bu mahsullerden sair bir şekilde faydalanılmasını ifade ettiği, aynı maddenin yedinci fıkrasında da yukarıda yazılı faaliyetlerin içinde yapıldığı işletmelerin zirai işletme olduğu hüküm altına alınmıştır.

            Bu çerçevede, Et ve Süt Kurumu aracılığıyla ithalatı yapılan ve tarafınıza teslim edilen büyükbaş hayvanlarının kesim şartları oluşuncaya kadar bakılması işleminin, zirai faaliyet kapsamında ifa edilen hizmet olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.

            Yine aynı Kanunun, 53 üncü maddesinde; çiftçilerin elde ettikleri zirai kazançların, bu Kanunun 94 üncü maddesine göre hasılatları üzerinden tevkifat yapılmak suretiyle vergilendirileceği, ancak 54 üncü maddede yazılı işletme büyüklüğü ölçülerini aşan çiftçiler ile bir biçerdövere veya bu mahiyetteki bir motorlu araca veya on yaşına kadar ikiden fazla traktöre sahip olan çiftçilerin kazançlarının gerçek usulde (zirai işletme hesabı veya diledikleri takdirde bilanço esasına göre) tespit olunarak vergilendirileceği, kazançları gerçek usulde vergilendirilmeyen çiftçilerin, yazılı olarak vergi dairesinden istemde bulunmaları halinde izleyen vergilendirme dönemi başından itibaren gerçek usule geçebilecekleri hükme bağlanmıştır.

            Öte yandan; anılan Kanunun "İşletme Büyüklüğü Ölçülerini" düzenleyen 54 üncü maddesinde ise, çiftçilerin gerçek usulde vergilendirilmesi için gerekli olan asgari büyükbaş hayvan sayısının 150 adet (iş hayvanları ile iki yaşından küçük büyükbaş hayvanlar hariç) olduğu hüküm altına alınmıştır.

            Diğer taraftan, aynı Kanunun "Kazancın Bilanço Esasına Göre Tespiti" başlıklı 59 uncu maddesinde, "Çiftçiler, diledikleri takdirde, işletme hesabı yerine bilanço esasına tabi tutulmalarını isteyebilirler.

            Yazı ile yapılacak talep, müteakip vergilendirme dönemi başından, yeni işe başlıyanlarda ise işe başlama tarihinden itibaren hüküm ifade eder. Bu suretle bilanço esasını kabul edenler iki yıl geçmedikçe bu usulden dönemezler.

            Zirai kazancın bilanço esasına göre tespitinde, 56, 57 ve 58'inci maddeler hükmü de göz önünde tutularak, ticari kazancın bu husustaki hükümleri uygulanır." hükmüne yer verilmiştir.

            Bu çerçevede; işletme büyüklüğü ölçülerini aşan çiftçilerin kazançlarının gerçek usulde (zirai işletme hesabı veya diledikleri takdirde bilanço esasına göre) vergilendirileceği, bilanço esasına göre vergilendirmeyi tercih eden mükelleflerin ise iki yıl bu usulden dönemeyecekleri; zirai kazançları gerçek usulde vergilendirilmeyen çiftçilerin, yazılı olarak vergi dairesinden istemde bulunmaları halinde ise izleyen vergilendirme dönemi başından itibaren gerçek usule geçebilecekleri tabiidir.

            Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 213 üncü maddesinde, zirai kazanç elde eden mükelleflerin çiftçi işletme defteri tutacağı ifade edilmiş olup, bu mükelleflerin isteğe bağlı olarak bilânço esasına göre defter tutabilmeleri Gelir Vergisi Kanununda düzenlenmiştir.

            Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, zirai faaliyetiniz nedeniyle kendi isteğiniz ile gerçek usulde vergilendirildiğiniz anlaşıldığından çiftçi işletme defteri kullanmanız gerekmekte olup, bağlı olduğunuz vergi dairesine dilekçeyle başvuruda bulunmanız halinde ise bilânço esasına göre defter tutmanız mümkün bulunmaktadır.

            Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

 

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.