Vergiye uyumlu mükellefe vergi indirimi | Muhtasar beyannamelerle tahakkuk eden vergilerin bir kısmının KDV iadesi alacağından mahsup edilmek suretiyle yapıldığı |
23 Ekim 2018 | |
T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Gelir Kanunları Gelir ve Kurumlar Vergileri Grup Müdürlüğü Sayı : 62030549-120[Mük.121-2018/1114]-E.940795 23.10.2018 Konu :Vergi indirimi İlgide kayıtlı özelge talep formunda; şirketinizin 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 121 inci maddesi gereğince 2017 yılı Kurumlar Vergisi Beyannamesinde hesaplanan 927.733,40 TL % 5 vergi indirimi tutarının vergi borçlarınıza mahsubuna ilişkin oluşturulan 22/09/2018 tarih ve 1010 numaralı GEKSİS Kontrol Raporunda, 2015/04 ve 2016/04 ve 2016/09 dönemlerine ait muhtasar beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin kanuni süresinde ödenmediğinden, VIN02 segmentinin uyarı verdiği, Şirketinizin yukarıda belirtilen dönemlere ilişkin muhtasar beyannamelerle tahakkuk eden vergileri süresinde ödediği, ödemenin bir kısmının nakden bir kısmının da KDV iadesi alacağından mahsup edilmek suretiyle yapıldığı, Ancak KDV iadesi işlemleri esnasında yüklenilen KDV listesinde yer alan bazı mükellefler hakkında olumsuz tespit bulunması ve alışların küçük rakamlar olması sebebiyle yüklenilen KDV'den çıkarıldığı, bu şekilde 2015/4 döneminde 18,68 TL, 2016/4 döneminde 751,19 TL, 2016/9 döneminde 630,17 TL yüklenilen KDV'den tenzil edildiği, yüklenen KDV'nin tamamı mahsup talep edildiğinden azalan yüklenilen KDV nedeniyle açıkta kalan mahsup taleplerinin 2015/04 ve 2016/04 ve 2016/09 dönemlerine ait muhtasar beyanname borcu olarak nüksettiğinden, bu tutarların gecikme faiziyle birlikte nakden ödediğinizi belirtilerek, söz konusu durumun vergiye uyumlu mükelleflere tanınan vergi indiriminden yararlanmaya engel teşkil edip etmeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun "Vergiye Uyumlu Mükelleflere Vergi İndirimi" başlıklı mükerrer 121 inci maddesinde; "Ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olanlar ile kurumlar vergisi mükelleflerinden (finans ve bankacılık sektörlerinde faaliyet gösterenler, sigorta ve reasürans şirketleri ile emeklilik şirketleri ve emeklilik yatırım fonları hariç olmak üzere), bu maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şartları taşıyanların yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin %5'i, ödenmesi gereken gelir veya kurumlar vergisinden indirilir. Şu kadar ki hesaplanan indirim tutarı, her hâl ve takdirde 1 milyon Türk lirasından fazla olamaz. İndirilecek tutarın ödenmesi gereken vergiden fazla olması durumunda kalan tutar, yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihi izleyen bir tam yıl içinde mükellefin beyanı üzerine tahakkuk eden diğer vergilerinden mahsup edilebilir. Bu süre içinde mahsup edilemeyen tutarlar red ve iade edilmez. Gelir vergisi mükelleflerinin yararlanacağı indirim tutarı, ticari, zirai veya mesleki faaliyet nedeniyle beyan edilen kazançların toplam gelir vergisi matrahı içerisindeki oranı dikkate alınmak suretiyle hesaplanan gelir vergisi esas alınarak tespit edilir. Söz konusu indirimden faydalanabilmek için; 1. İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait vergi beyannamelerinin kanuni süresinde verilmiş (Kanuni süresinde verilen bir beyannameye ilişkin olarak kanuni süresinden sonra düzeltme amacıyla veya pişmanlıkla verilen beyannameler bu şartın ihlali sayılmaz.) ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin kanuni süresinde ödenmiş olması (Her bir beyanname itibarıyla 10 Türk lirasına kadar yapılan eksik ödemeler bu şartın ihlali sayılmaz.), 2. (1) numaralı bentte belirtilen süre içerisinde haklarında beyana tabi vergi türleri itibarıyla ikmalen, re'sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması (Yapılan tarhiyatların kesinleşmiş yargı kararlarıyla veya 213 sayılı Vergi Usul Kanununun uzlaşma ya da düzeltme hükümlerine göre tamamen ortadan kaldırılmış olması durumunda bu şart ihlal edilmiş sayılmaz.), 3. İndirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla vergi aslı (vergi cezaları dâhil) 1.000 Türk lirasının üzerinde vadesi geçmiş borcunun bulunmaması, şarttır. ..." hükümleri yer almaktadır. Öte yandan, konuya ilişkin ayrıntılı açıklamalara 301 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin "4.1. İlgili dönem beyannamelerinin kanuni süresi içerisinde verilmiş ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin de kanuni süresi içerisinde ödenmiş olması" başlıklı bölümünde yer verilmiştir. Buna göre, şirketinizin 2015/04 ve 2016/04 ve 2016/09 dönemlerine ait Muhtasar Beyannamelerinin kanuni süresi içerisinde verilmekle birlikte, tahakkuk eden verginin vadesinden sonra ödenmesi nedeniyle, Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 121 inci maddesi hükmünden yararlanılması mümkün bulunmamaktadır. Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir. (**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir. (***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır. |