Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
5422 SAYILI KURUMLAR VERGİSİ KANUNU PDF Yazdır e-Posta

Kanun Numarası :5422

Kabul Tarihi :3/6/1949

Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 10/6/1949 Sayı:7229

Yayımlandığı Düstur : Tertip: 3 Cilt: 30 Sayfa: 1178

1.Kısım : Mükellefiyet

1.Bölüm : Mevzu ve Mükellefler

Mevzuu :

Madde 1 - (Değişik: 24/12/1980 - 2362/1 md.)

Aşağıda yazılı kurumların kazançları Kurumlar Vergisine tabidir.

A) Sermaye şirketleri;

B) Kooperatifler;

C) İktisadi Kamu Müesseseleri;

D) Dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler;

E) (Ek: 4.12.1985 – 3239/71 md.) İş ortaklıkları.

Bu Kanunun tatbikatında sendikalar dernek; cemaatler vakıf hükmündedir. Kurum kazancı, Gelir Vergisi mevzuuna giren gelir unsurlarından terekküp eder.

Sermaye Şirketleri:

Madde 2 - (Değişik 31.12.1981 – 2573/1 md.)

Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulmuş olan anonim, eshamlı komandit ve limited şirketler ile aynı mahiyetteki yabancı kurumlar, sermaye şirketleridir. Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan yatırım fonları bu Kanunun ve Gelir Vergisi Kanununun uygulanmasında sermaye şirketi addolunur.

(Ek:14/6/1989 - 3571/3 md.) 20.2.1930 tarihli ve 1567 sayılı Kanuna göre ilgili mercilerden izin almak suretiyle Türkiye'de münhasıran portföy işletmeciliği faaliyetinde bulunan dar mükellefiyete tabi yatırım fonları,bu Kanunun ve Gelir Vergisi Kanununun uygulanmasında Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan yatırım fonları addolunur.
(Ek: 26/12/1993-3946/29 md.) 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununa göre, Sermaye Piyasası Kurulunca halka açık anonim şirket olduğu kabul edilen şirketler, bu Kanun ve Gelir Vergisi Kanunu uygulaması bakımından da "halka açık anonim şirket" sayılır. Ancak, bu şirketlerin halka arz edilen hisse senetlerinin, nominal sermayesine oranının en az % 15 olması şarttır. Bakanlar Kurulu, bu oranı uygulayacağı takvim yılından 6 ay önce ilan etmek şartıyla % 40'a kadar yükseltmeye veya kanuni oranına kadar indirmeye yetkilidir.

Kooperatifler:

Madde 3 - (Değişik: 31.12.1981 – 2573/2 md.)

Kooperatifler,1163 sayılı Kooperatifler Kanununa ya da özel kanunlarına göre kurulan istihlak, istihsal kredi, satış, yapı vesair kooperatifler ile aynı mahiyetteki yabancı kooperatiflerdir. Okul kooperatifleri gibi dernek veya adi şirket mahiyetinde olanlar bu Kanunun uygulanmasında kooperatif addolunmaz.

İktisadi kamu müesseseleri:

Madde 4 - (Değişik: 18.2.1963 – 199/4 md.)

Devlete, özel idarelere, belediyelere ve diğer kamu idarelerine ve müesseselerine ait veya tabi olup faaliyetleri devamlı bulunan ve birinci maddenin (A) ve (B) işaretli bentleri haricinde kalan ticari, sınaî ve zirai işletmeler iktisadi kamu müesseseleridir.

(Değişik: 24.12.1980 – 2362/3 md.) Bunların kazanç gayesi gütmemeleri faaliyetin kanunla tevdi edilmiş görevler arasında bulunması, tüzelkişiliklerinin olmaması, müstakil muhasebeleri ve kendilerine tahsis edilmiş sermayelerinin veya işyerlerinin bulunmaması mükellefiyetlerine tesir etmez.

Dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler

Madde 5 - (Değişik: 18.2.1963 – 199/5 md.)

Dernek ve vakıflara ait veya bağlı olup 4 üncü maddede yazılı şartları haiz bulunan işletmeler ile aynı mahiyetteki yabancı işletmeler, dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleridir.

Yabancı kamu idare ve müesseselerine ait iktisadi işletmeler:

Madde 6 - (Değişik:18.2.1963 – 199/6 md.)

Yabancı devletlere, yabancı kamu idare ve müesseselerine ait veya tabi olup birinci maddenin(A)ve(B)işaretli bentleri haricinde kalan ticari sınaî ve zirai işletmeler, Türk iktisadi kamu müesseseleri gibi Kurumlar Vergisine tabi tutulur. (Değişik:24.12.1980 – 2362/4 md.) Bunların kazanç gayesi gütmemeleri, tüzel kişiliklerinin olmaması, müstakil muhasebeleri ve kendilerine tahsis edilmiş sermayelerinin veya işyerlerinin bulunmaması mükellefiyetlerine tesir etmez.

İş ortakları:

Mükerrer Madde 6 - (Ek:4.12.1985 – 3239/72 md.)

Birinci maddenin A,B,C ve D bentlerinde yazılı kurumların kendi aralarında, şahıs ortaklıkları veya gerçek kişilerle belli bir işin birlikte yapılmasını müştereken taahhüt etmek ve kazancını paylaşmak amacıyla kurdukları ortaklıklar iş ortaklığıdır. Bunların tüzel kişiliklerinin olmaması mükellefiyetlerini etkilemez.

2.Bölüm: Muaflıklar ve İstisnalar

Muaflıklar:

Madde 7 - (Değişik:18.2.1963 – 199/7 md.)

Aşağıda yazılı kurumlar, Kurumlar Vergisinden muaftır:

1. Darphane ve Damga Matbaası, Milli Piyango İdaresi ve Askeri Fabrika ve atölyeler (Bunlar kuruluşlarındaki maksadın dışında kalan işleri dolaysıyla vergiye tabidirler.);

2. (Mülga: 26.12.1993–3946/38 md.)

3. Kamu idare ve müesseseleri tarafından ilim, fen ve güzel sanatlar ile tarım ve hayvancılığı öğretmek, yaymak, ıslah ve teşvik etmek maksadıyla işletilen müesseseler (Okullar, okul atölyeleri, konservatuarlar, genel kütüphaneler, tiyatrolar, müzeler, sergiler, numune fidanlıkları, tohum ve hayvan ıslah ve üretme istasyonları, yarış yerleri, kitap, gazete ve mecmua, yayın evleri ve emsali müesseseler);

4. Kamu idare ve müesseseleri tarafından genel insan ve hayvan sağlığını koruma ve tedavi maksadıyla işletilen müesseseler

(Hastane, nekahathane, klinik, dispanser, prevantoryum, sanatoryum, çocuk bakım evleri, ayvan hastaneleri ve dispanserleri, hayvan bakım evleri, veteriner bakteriyoloji, seroloji ve distofajin gibi müesseseler);

5. Kamu idare va müesseseleri tarafından içtimai maksatlarla işletilen müesseseler (Şefkat,rehin ve yardım sandıkları,fukara aşhaneleri,ceza ve ıslah evleri atelyeleri darülaceze atelyeleri, içtimai sigorta kurumları,öğrenci yurtları ve pansiyonları gibi müesseseler);

6. Kamu İdare ve müesseseleri tarafından Hükümetin veya yetkili idare mercilerinin müsaadesi ile açılan mahalli, milli veya milletlerarası mahiyetteki sergiler, fuarlar, panayırlar;

7. 3.4.5 ve 6 ncı bentlerde yazılı müesseselerden dernek, tesis veya vakıflara ait olup mezkür bentlerde belirtilen maksat ve gayelerle işletildikleri ilgili bakanların mütalaası alınmak suretiyle Maliye Bakanlığınca kabul edilenler;

8. (Değişik:4/12/1985 – 3239/73 md.)Beden Terbiyesi Teşkilatına dâhil derneklere veya kamu İdare ve müesseselerine ait idman ve spor müesseseleri ile sadece idman ve spor faaliyetlerinde bulunan anonim şirketler;

9. (Değişik:24/12/1980 - 2362/5 md.) T.C.Emekli Sandığı, Sosyal Sigortalar Kurumu,Bağ-Kur,Ordu Yardımlaşma Kurumu ve Memur Yardımlaşma Kurumu gibi kanunla kurulan emekli ve yardım sandıkları ile Sosyal Sigorta Kurumları;

10. Yaptıkları iş veya hizmet mukabilinde resim veya harc alan kamu müesseseleri;

11. (Değişik: 24.12.1980 – 2362/5 md.) İl özel idareleri, belediyeler ve köyler ile bunların teşkil ettikleri birlikler veya bunlara bağlı müesseseler tarafından işletilen:

a) Su, elektrik, havagazı ve soğuk hava deposu işletmeleri;

b) Belediye sınırları içindeki yolcu taşıma işletmeleri;

c) Mezbahalar(kesim, taşıma ve muhafaza işlerine münhasır olmak şartıyla);

12. Köylere, Köy birliklerine ve köy belediyelerine ait tarım işletmeleri ile bunlar tarafından köylünün umumi ve müşterek ihtiyaçlarını karşılamak maksadıyla işletilen hamam, çamaşırhane ve değirmenler ile bunların bağlı oldukları il sınırı içindeki yolcu taşıma işletmeleri;

13. (Değişik:18.5.1989 – 3558/2 md.) Genel ve katma bütçeli dairelere ait olup sadece kamu mensuplarına hizmet veren, kar amacı gütmeyen ve üçüncü kişilere kiralanmayan kreş, konuk evleri ve bunların kantinleri;

14. Münhasıran verem tedavi eden sanatoryum ve prevantoryumlar ile münhasıran kanser, cüzzam ve trahom tedavi eden hastaneler;

15. (Değişik:25.6.1992 – 3824/9 md.) Kurulduktan sonra Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflar (Bu muaflık, vakıfların iktisadi işletmelerini kapsamaz) ile bilimsel araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde bulunan kurum ve Kuruluşlar;
Bunların vergi muafiyetinden yararlanma ve muafiyetlerinin kaybedilmesine ilişkin şartlar, usul ve esaslar Maliye ve Gümrük Bakanlığınca belirlenir.

16. (Değişik:24.12.1980 – 2362/5 md.)Esas mukavelelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, idare meclisi başkan ve üyelerine kazanç üzerinden hisse verilmemesi, ihtiyat akçelerinin ortaklara dağıtılmaması ve münhasıran ortaklar ile iş görülmesine dair hükümler bulunması şartı ile kooperatifler(Esas mukavelelerde yukarıki şartlar mevcut olmakla beraber fiilen bu kayıt ve şartlara uymayan kooperatifler muafiyetten faydalanamaz.)

17. (Değişik:24/12/1980 – 2362/5 md.) Özel kanunlarla veya Devletin kanunların verdiği yetkiye dayanarak aktettiği mukavelelerle Kurumlar Vergisinden veya her türlü vergi ve resimden muaf tutulan kurumlar.

18. (Ek:13/7/1967 - 903/5 md.; Mülga: 24/12/1980 - 2362/5 md.)

19. (Ek:4/12/1985 – 3239/73 md.)Münhasıran 13/10/1983 tarih ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 131 inci maddesinde yer alan basılı kağıt ve plakaların satışı faaliyetlerinde bulunan müesseseler. Bu müesseselerin söz konusu faaliyetlerinden elde ettiği kazançlar Gelir Vergisi Kanununa göre tevkifata tabi tutulmaz.

20. (Ek:25/3/1987 - 3332/11 md.)Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı İdaresi Başkanlığı ile Toplu Konut Fonu ve Kamu Ortaklığı Fonu. Bu Başkanlığın ve Fonların elde ettikleri kazançlar Gelir Vergisi Kanununa göre tevkifata tabi tutulmaz.

21. (Ek:25/3/1987 - 3332/11 md.)Menkul Kıymetler Tanzim Fonu. Bu Fon'un portföy işletmeciliğinden doğan kazançları Gelir Vergisi Kanununa göre tevkifata tabi tutulmaz.

22. (Ek:12/6/1987 - 3380/5 md.) Diğer günlük gazetelerin yayınlanmadığı dini bayramlarda münhasıran günlük gazete yayım ve satışı faaliyetlerinde bulunan gazeteciler cemiyetlerine ait bu müesseseler.

23.(Ek:24/11/1994 - 4046/27 md.) Özelleştirme İdaresi Başkanlığı ile Özelleştirme Fonu

24. (Ek:25/5/1995 - 4108/29 md.) Yabancı ülkeler veya uluslararası finans kuruluşları ile yapılan mali ve teknik işbirliği anlaşmaları çerçevesinde münhasıran küçük ve orta ölçekli işletmelere kredi teminatı sağlamak üzere kurulan ve bu faaliyetlerinden elde ettikleri kazançları teminat sorumluluk fonlarına ekleyen ve sahip oldukları bu fonları ortaklarına dağıtmayarak küçük ve orta ölçekli işletmelere kredi sağlayan banka ve kuruluşlara yatıran kurumlar

25. (Ek: 5/6/1997-4264/2 md.) Organize sanayi bölgeleri ile küçük sanayi sitelerinin alt yapılarını hazırlamak ve buralarda faaliyette bulunanların arsa, elektrik, gaz, buhar ve su gibi ortak ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla, kamu kurumları ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile gerçek ve tüzelkişilerce birlikte oluşturulan ve kazancının tamamını bu yerlerin ortak ihtiyaçlarının karşılanmasında kullanan iktisadi işletmeler. Bu müesseselerin söz konusu faaliyetlerinden elde ettiği kazançlar Gelir Vergisi Kanununa göre tevkifata tabi tutulmaz.

İstisnalar :

Madde 8 - (Değişik: 26/12/1993-3946/30 md.) Dar mükellefiyete tabi kurumlar dahil bu maddede yazılı kurum kazançları, kurumlar vergisinden müstesnadır:

1. Kurumların, tam mükellefiyete tabi başka bir kurumun sermayesine iştiraklerinden elde ettikleri kazançlar (Yatırım fonlarının katılma belgeleri ile yatırım ortaklıklarının hisse senetlerinden elde edilen kar payları hariç);

2. Aşağıda yazılı kooperatiflerin ortakları için hesapladıkları risturnlardan;

a) İstihlak kooperatiflerinde; ortakların şahsi ve ailevi gıda ve giyecek ihtiyaçlarını karşılamak için satın aldıkları malların kıymetlerine göre hesaplanan risturnlar,

b) İstihsal kooperatiflerinde; ortakların istihsal ederek kooperatife sattıkları veya kooperatiften istihsal faaliyetinde kullanmak üzere satın aldıkları malların kıymetine göre hesaplanan risturnlar,

c) Kredi kooperatiflerinde; ortakların kullandıkları kredilere göre hesaplanan risturnlar,

d) Ortakların idare gideri karşılığı olarak ödedikleri paralardan sarf olunmayarak iade edilen kısımlar,

Bu risturnların nakden veya aynı kıymette mal ile ödenmesi istisnanın uygulanmasına mani değildir. Ortaklardan başka kimselerle yapılan muamelelerden doğan kazançlar ile ortaklarla ortaklık statüsü dışında yapılan muamelelerden doğan kazançlar hakkında risturnlara müteallik istisna hükmü uygulanmaz. Bunların genel kazançtan tefrikinde ortaklarla yapılan iş hacminin genel iş hacmine olan nispeti esas tutulur. Bu risturnlar, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesine göre tevkifata tabi tutulmaz. Ortaklara dağıtımı, kar dağıtımı sayılmaz.

3. Turizmi Teşvik Kanunu hükümleri dairesinde "Turizm İşletmesi Belgesi" veya 1618 sayılı Seyahat Acentaları Birliği Kanunu gereğince "Seyahat Acentası İşletme Belgesi" almış olan kurumların münhasıran bu belge konusu faaliyetlerinden döviz olarak elde ettikleri hasılatın % 20'si (mezkür dövizlerin yetkili bankalar ve yetkili müesseselerde bozdurulduğunun tevsiki şartıyla, işletmenin ilk defa faaliyete geçtiği tarihten itibaren 10 yıl süre ile kurum kazancından indirilir. Kurumun unvanının veya nevinin değişmesi veya işletmenin başka bir kurum tarafından devir alınması halinde istisna, kalan süre için uygulanır. Elde edilen dövizleri bizzat bozdurmayan ve dövizi sağlayan müessese veya acentadan doğrudan doğruya pay alan turizm müesseseleri, bu istisnadan aldıkları pay oranında faydalanırlar. Dövizi bozduran kurum, bu kısım üzerinden istisnadan yararlanamaz.)
Bakanlar Kurulu yukarıda yer alan % 20 oranını sıfıra kadar indirmeye veya Kanunda yer alan orana kadar artırmaya yetkilidir.

4. a) Portföyünün en az % 25'i hisse senetlerinden oluşan menkul kıymetler yatırım fonları (döviz yatırım fonları hariç) ile aynı nitelikteki menkul kıymetler yatırım ortaklıklarının portföy işletmeciliğinden doğan kazançları,

b) (a) alt bendi dışında kalan menkul kıymetler yatırım fonları (döviz yatırım fonları hariç) ile menkul kıymetler yatırım ortaklıklarının portföy işletmeciliğinden doğan kazançları,

c) Risk sermayesi yatırım fonları veya ortaklıklarının kazançları,

d) Gayrimenkul yatırım fonları veya ortaklıklarının kazançları,

Bu bentte yer alan kazançlara ait istisnanın, bu Kanunun 24 üncü maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesi uyarınca tevkif suretiyle ödenecek vergiye şümulü yoktur. Kurumlar Vergisi Kanununun 24 üncü ve Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddelerine göre tevkif edilen ve ödenen vergiler, sadece Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin 6 numaralı bendinin (a) alt bendine göre yapılan vergi tevkifatına mahsup edilir. Mahsup edilemeyen vergiler hiçbir şekilde iade edilmez.

Bu bentte yer alan % 25 oranını % 20'ye kadar indirmeye veya % 100'e kadar artırmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir.

Türkiye'de işyeri veya daimi temsilcisi bulunan ve 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan yatırım fonları ve yatırım ortaklıkları ile aynı nitelikte olduğu Maliye Bakanlığınca belirlenen dar mükellefiyete tabi yatırım fonları ve ortaklıklarının istisnadan faydalanma şartlarını, bu hususta düzenlenecek belgeleri ve uygulamaya ilişkin diğer usul ve esasları tayin ve tespite Maliye Bakanlığı yetkilidir.

5. Kurumların rüçhan hakkı kuponlarının satışından elde ettikleri kazançları ile anonim şirketlerin kuruluşlarında veya sermayelerini artırdıkları sırada çıkardıkları hisse senetlerinin itibari değerlerinin üzerinde elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar.

6. Bu maddenin 4 numaralı bendinin (a), (c) ve (d) alt bentlerinde belirtilen yatırım fonlarının katılma belgeleri ve yatırım ortaklıklarının hisse senetlerinden elde edilen kar payları, Kurumların kurumlar vergisinden istisna edilen kazançlarına ilişkin ödemelerin kurum kazancından gider olarak indirilmesi kabul edilmez.

Finansman Fonu :

Mükerrer Madde 8 - (Ek: 24/12/1980 - 2362/7 md.) Sermaye şirketleri ile kooperatifler, yatırım indiriminden faydalanması kabul edilmiş bulunan yatırımlarının finansmanında kullanmak ve yatırım indirimi belgesinde bu yatırım için öngörülen süre ile sınırlı kalmak kaydıyla aşağıdaki şartlarla finansman fonu ayırarak safi kurum kazancından indirebilirler.

1. Ayrılacak finansman fonu Kurumlar Vergisi matrahının % 25 ini ve yapılacak yatırım tutarını geçemez.

2. Finansman fonunun T.C. Merkez Bankasında açılacak her an paraya çevrilebilir Devlet Tahvili hesabına yatırılması mecburidir.

3. T.C. Merkez Bankasında açılacak hesaptan çekişler Devlet Planlama Teşkilatınca düzenlenecek çekiş belgelerine dayanılarak yapılır ve yıl içinde fiilen yapılan yatırım tutarını aşamaz.

4. Bir önceki yıl safi kurum kazancından finansman fonu olarak ayrılan meblağ hesap dönemi sonunda safi kurum kazancına eklenir.

3.Bölüm: Mükellefiyet Şekilleri

Tam Mükellefiyet

Madde 9 - Birinci maddede yazılı tüzelkişilerden kanuni veya iş merkezleri Türkiye'de bulunanlar gerek Türkiye'de gerekse yabancı memleketlerde elde ettikleri kurum kazançları üzerinden vergilendirilirler.

Kanuni merkez, iş merkezi

Madde 10 - Kanuni merkezden maksat, vergiye tabi kurumların esas nizamname veya mukavelenamelerinde veya teşkilat kanunlarında gösterilen merkezdir. İş merkezinden maksat, iş bakımından muamelelerin bilfiil toplandığı ve idare edildiği merkezdir.
Dar mükellefiyet

Madde 11 - (Değişik: 18.2.1963 – 199/9 md.) Birinci maddede yazılı kurumlardan kanuni ve iş merkezlerinden her ikisi de Türkiye içinde bulunmayanlar, yalnız Türkiye'de elde ettikleri kurum kazançları üzerinden vergilendirilirler.
Dar mükellefiyette mevzu

Madde 12 - (Değişik: 18.2.1963 – 199/10 md.) Onbirinci maddede yazılı dar mükellefiyet mevzuuna giren kurum kazancı aşa-
ğıda gösterilen kazanç ve iratlardan terekküp eder:

1. Türkiye'de Vergi Usul Kanunu hükümlerine uygun işyeri olan veya daimi temsilci bulunduran yabancı kurumlar tarafından bu yerlerde veya bu temsilciler vasıtasiyle yapılan işlerden elde edilen ticari kazançlar.

(Ek: 31.12.1981 – 2573/4 md.) (Bu şartları haiz olsalar dahi kurumların ihraç edilmek üzere Türkiye'de satın aldıkları veya imal ettikleri malları Türkiye'de satmaksızın yabancı memleketlere göndermelerinden doğan kazançlar, Türkiye'de elde edilmiş sayılmaz. Türkiye'de satmaktan maksat alıcı ve satıcının veya her ikisinin Türkiye'de olması veya satış akdinin Türkiye'de yapılmasıdır.)

2. Türkiye'de elde edilen ücretler.

3. Türkiye'de elde edilen serbest meslek kazançları.

4. Türkiye'de bulunan zirai işletmeden elde edilen kazançlar.

5. Gayrimenkullerin, hakların ve menkul malların Türkiye'de kiralanmasından elde edilen iratlar.

6. (Değişik: 27.3.1969 – 1137/7 md.) Türkiye'de elde edilen menkul sermaye iratları.

7. Türkiye'de elde edilen sair kazanç ve iratlar.

2.Kısım: Verginin Tarhı

1.Bölüm: Matrahın Tayini

Safi Kurum Kazancı

Madde 13 - (Değişik 18.2.1963 – 199/11 md.)

Kurumlar Vergisi, birinci maddede yazılı mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanır. Safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümleri uygulanır. Zirai faaliyetle iştigal eden kurumların bu faaliyetlerinden doğan kazançlarının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun 59 uncu maddesinin son fıkrası hükmü de nazara alınır.

(Değişik: 24.12.1980 – 2362/9 md.) Gelir Vergisi Kanununun ortalama kar haddi ve asgari gayri safi hâsılat esası hakkındaki hükümleri Kurumlar Vergisi mükellefleri için de uygulanır.

Dar mükellefiyete tabi kurumların kurum kazançlarının, ticari kazanç gibi tespit edilmesi gereken kazanç ve iratlar da dâhil olmak üzere, ticari veya zirai kazançlar dışında kalan kazanç ve iratlardan ibaret bulunması halinde, Gelir Vergisi Kanununun bu gibi kazanç ve iratların tespiti hakkındaki hükümleri Kurumlar Vergisi matrahının tespitinde de uygulanır.

İndirilecek Giderler

Madde 14 - Ticari kazanç gibi hesaplanan kurum kazancının tespitinde, mükellefler aşağıdaki giderleri de ayrıca hâsılattan indirebilirler:

1. Hisse ve tahvil senetlerinin ihraç giderleri (Bu giderler senetlerin kağıt ve tabı giderlerini, mahkeme, noter ve diğer tasdik ve tescil giderlerini, damga resmini ve ihraç dolayısıyla ödenen sair harç ve resimlerini, ihraç dolayısıyla bankalara verilen komüsyonları, hisse ve tahvil senetlerinin borsaya kaydı için yapılan giderleri ve bunlara benzer diğer her türlü giderleri ihtiva eder);

2. İlk tesis ve taazzuv giderleri (Bu giderler aktifleştirildiği takdirde bunların Vergi Usul Kanunu gereğince değeri üzerinden ayrılacak amortisman gider yazılır);

3. Genel heyet toplantıları için yapılan giderlerle birleşme, fesih ve tasfiye giderleri;

4. Sigorta şirketlerinde bilanço gününde hükmü devam eden sigorta mukavelelerinin (poliçe veya geçici ilmühaber) istilzam ettiği teknik ihtiyatlar (Hayat sigorta şirketlerinde riyazi ihtiyatlardan temettü ve faizleri vergiden istisna edilmiş olan menkul kıymetlere yatırılan kısma ait faizler, giderler meyanında gösterilemez).
Sigorta teknik ihtiyatları:

1. Muallak hasarlara mahsus tazminat karşılıkları;

2. Cari muhataralara mahsus ihtiyatlar;

3. Hayat sigortaları riyazi ihtiyatlarından ibarettir.

Teknik ihtiyatlar bilanço gününde geçici pasif hesaplara geçirilmek suretiyle aşağıdaki esaslara göre hasılattan indirilir:

a) Muallak hasarlara mahsus tazminat karşılığı, tahakkuk etmiş ve hesaben tesbit edilmiş fiili tazminat bedellerinden veya bu hesap yapılmamışsa, muhammen değerlerinden müteşekkildir.

b) Cari muhataralar için ayrılan ihtiyatlar, ulaştırma sigortalarında beyannamenin taallük ettiği yıl içinde prim hasılatının % 25 inden, diğer sigortalarda % 33,5 undan fazla olamaz.

c) Hayat sigortalarında riyazi ihtiyatlar her mukavele üzerinden ayrı ayrı hesaplanır.

d) Bir yıl ayrılan sigorta teknik ihtiyatlarının ertesi yıl başında aynen kara nakledilmesi şarttır.

5. Eshamlı komandit şirketlerde komandite ortağın kar hissesi;

6. (Değişik: 13/7/1967 - 903/5-c md.) Genel bütçeye dahil daireler, katma bütçeli idarelere, İI özel idareleri ve belediyeler ile köylere, kamu menfaatlerine yararlı derneklere ve Türk Kanunu Medenisine göre kurulan vakıflara makbuz karşılığında yapılan bağış ve yardımlar. (Bir takvim yılı içinde yapılan bağış ve yardımlar toplamının o yıla ait kurum kazancının yüzde ikisini ve her halde yirmi bin lirayı aşan kısım hasılattan indirilemez.)

(Ek: 4/12/1985 - 3239/75 md.) Genel bütçeye dahil dairelere, katma bütçeli dairelere, il özel idarelerine, belediyelere veya köylere bağışlanan okul, kreş ve spor tesisleri (Ek: 25/5/1995 - 4108/30 md.), kütüphane, müze,sanat galerisi,kültür merkezi ve sinema, tiyatro,opera,bale ve konser gibi kültürel ve sanatsal etkinliklerin sergilendiği tesisler ile 50 yatak (kalkınmada öncelikli yörelerde 35 yatak) kapasitesinden az olmamak üzere yurt ve sağlık tesislerinin (huzurevleri dahil) inşaası dolayısıyla yapılan harcamalar veya bu tesislerin inşaası için ilgili kuruluşlara yapılan her türlü bağış ve yardımlar ile mevcut tesislerin, faaliyetlerini devam ettirebilmeleri için yapılan her türlü nakdi ve ayni bağış ve yardımlar, bilimsel araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde bulunan kurum ve kuruluşlara yapılan her türlü bağış ve yardımlar. (Şu kadar ki bu fıkrada geçen bağış ve yardımların miktarı, yapılacağı yerler ve tahsis edileceği kuruluşlar Bakanlar Kurulunca çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.)

(Değişik: 13/7/1967 - 903/5-c md.) Bağış ve yardımın nakden yapılmaması halinde, bağışlanan veya yardımın konusunu teşkil eden mal veya hakkın maliyet bedeli veya mukayyet değeri, bu değer mevcut değilse Vergi Usul Kanunu hükümleri dairesinde takdir komisyonlarınca tespit edilecek değeri esas alınır.(Ancak, Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflara 20 000 liralık hadde bakılmaksızın o yıla ait kurum kazancının yüzde beşine kadar bağış ve yardım yapılabilir.)

(Ek: 4.12.1985 – 3239/75 md.) Mükelleflerin yılı içinde yaptıkları araştırma ve geliştirme harcamaları tutarını geçmemek üzere ilgili dönemde ödemeleri gereken yıllık kurumlar vergisinin % 20 sinin kanuni süresinde tahsilinden vazgeçilerek, bu orana isabet eden vergi üç yıl süre ile faizsiz olarak ertelenebilir. Ertelenen bu vergi üç yıl içinde kurumlar vergisinin ödenme taksitleri ile birlikte eşit taksitler halinde ödenir.

Bu uygulamanın usul ve esasları Maliye ve Gümrük Bakanlığınca tayin ve tespit olunur.

7. (Değişik: 31.12.1981 – 2573/5 md.) Beş yıldan fazla nakledilmemek şartıyla geçmiş yılların mali bilânçolarına göre meydana gelen zararlar (Bilânçolarda her yılın zararının ayrı ayrı gösterilmesi şarttır.)

(Ek fıkralar: 12.6.1987 – 3380/7 md.):

Tam mükellefiyette yurt dışı faaliyetlerden doğan zararlar, faaliyette bulunulan ülkenin vergi kanunlarına göre beyan edilen vergi matrahlarının (zarar dâhil) her yıl o ülke mevzuatına göre denetim yetkisi verilen kuruluşlarca rapora bağlanması ve bu raporun aslı ile tercüme edilmiş bir örneğinin Türkiye'deki ilgili vergi dairesine ibrazı halinde gider olarak indirilebilecektir. Denetim kuruluşlarınca hazırlanacak raporun ekinde yer alan vergi beyanlarının, bilanço ve kar-zarar cetvellerinin o ülkedeki yetkili mali makamlarca onaylanması zorunludur. Faaliyette bulunulan ülkede denetim kuruluşu olmaması halinde, her yıla ait vergi beyannamesinin, o ülke yetkili makamlarından alınan birer örneğinin mahallindeki Türk elçilik ve konsoloslukları, yoksa orada Türk menfaatlerini koruyan ülkenin aynı mahiyetteki temsilcilerine onaylatılarak, aslının ve tercüme edilmiş bir örneğinin ilgili vergi dairesine ibrazı yeterlidir.

Türkiye'de gider yazılan yurt dışı zararın, ilgili ülkede de mahsup edilmesi ve gider yazılması halinde, Türkiye'deki beyannameye dahil edilecek yurt dışı kazanç, mahsup veya gider yazılmadan önceki tutar olacaktır. Türkiye'de Kurumlar Vergisinden istisna edilen kazançlarla ilgili yurt dışı zararlar, yurt içindeki kazançlardan indirilmez.

Bu bendin uygulamasıyla ilgili usul ve esasları belirlemeye Maliye ve GümrükBakanlığı yetkilidir.

8. (Ek: 24/12/1980 - 2362/10 md.; Değişik: 4/12/1985 - 3239/75 md.) Faizsiz olarak kredi verenlere ödenen kar payları ile özel finans kurumlarınca kar ve zarara katılma hesabı karşılığında ödenen kar payları.

Kabul Edilmeyen İndirimler

Madde 15 - (Değişik: 18/2/1963 - 199/13 md.) Kurum kazancının tesbitinde aşağıda yazılı indirimlerin yapılması kabul edilmez:

1. Öz sermaye üzerinden ödenen veya hesaplanan faizler.

2. Örtülü sermaye üzerinden ödenen veya hesaplanan faizler.

3. Sermaye şirketlerince dağıtılan örtülü kazançlar.

4. Her ne şekilde ve ne isimle olursa olsun ayrılan ihtiyat akçeleri (Türk Ticaret Kanununa, kurumların özel kanunlarına veya esas mukavele ve nizamnamelerine göre safi kazançlardan ayırdıkları bilümum ihtiyatlar ile Bankalar Kanununa müsteniden bankaların ayırdıkları karşılıklar dahil.)

5. Dar mükellefiyete tabi kurumlardan ayrıca:

a) Bu kurumlar hesabına yaptıkları alım satımlar için ana merkeze veya Türkiye dışındaki şubelere verilen faizler, komüsyonlar ve benzerleri;

b) Ana merkezin veya Türkiye dışındaki şubelerin giderlerine veya zararlarına iştirak etmek üzere ayrılan hisseler (Türkiye'deki kurumun teftiş ve murakabesi için yabancı memleketlerden gönderilen yetkili kimselerin seyahat giderleri hariç.)

6. Bu kanuna göre hesaplanan Kurumlar Vergisi ile her türlü para cezaları, vergi cezaları ve Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun hükümlerine göre ödenen cezalar, gecikme zamları ve faizler.

7. (Değişik: 24/12/1980 - 2362/11 md.; Mülga: 4/12/1985 -3239/143 md.)

8. (Ek: 24/12/1980 - 2362/11 md.; Mülga: 25/5/1995 - 4108/39 md.)

9. (Ek: 31/12/1982 - 2773/2 md.) Kanunlarla veya kanunların verdiği yetkiye dayanılarak tespit edilen hadler saklı kalmak üzere, menkul kıymetlerin itibari değerlerinin altında satışından doğan zararlar ile ödenen komisyonlar ve benzeri her türlü giderler.

10. (Ek: 3/12/1988 - 3505/20 md.) Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ödenen gecikme faizleri.

11. (Ek: 14/6/1989 - 3571/5 md.) Her türlü alkol ve alkollü içkiler ile tütün ve tütün mamullerine ait ilan ve reklam giderlerinin % 5O'si (0) sıfır (Bakanlar Kurulu, bu oranı % l00'e kadar artırmaya, sıfıra kadar indirmeye yetkilidir.)

12. (Ek: 24/6/1994 - 4008/27 md.) Kiralama yoluyla edinilen veya işletmede kayıtlı olan yat,kotra,tekne,sürat teknesi gibi motorlu deniz, uçak ve helikopter gibi hava taşıtlarından işletmenin esas faaliyet konusu ile ilgili olmayanların giderleri ile amortismanları,

13. (Ek: 24/6/1994 - 4008/27 md.) Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre, dönem sonu stoklarını son giren ilk çıkar yöntemine göre değerleyen veya amortismana tabi sabit kıymetlerini yeniden değerlemeye tabi tutan kurumların (Bankalar, Sigorta Şirketleri ve Finans Kurumları hariç) Gelir Vergisi Kanununun 41 inci maddesinin 8 numaralı bendindeki esaslar çerçevesinde hesapladıkları giderler.

Örtülü sermaye

Madde 16 - (Değişik: 30/12/1960 - 192/3 md.)

Kurumların aralarında vasıtalı, vasıtasız bir şirket münasebeti veya devamlı ve sıkı bir iktisadi münasebet bulunan gerçek ve tüzelkişilerden yaptıkları istikrazlar, teşebbüste devamlı olarak kullanılır ve bu istikrazlarla, kurumun öz sermayesi arasındaki nispet, emsali kurumlarınkine nazaran bariz bir fazlalık gösterirse mezkür istikrazlar örtülü sermaye sayılır.

Örtülü Kazanç

Madde 17 - Aşağıdaki hallerde, kazanç tamamen veya kısmen örtülü olarak dağıtılmış sayılır:

1. (Değişik: 24/12/1980 - 2362/12 md.) Şirket kendi ortakları, ortaklarının ilgili bulunduğu gerçek ve tüzel kişiler, idaresi, murakabesi veya sermayesi bakımlarından vasıtalı vasıtasız olarak bağlı bulunduğu veya nüfuzu altında bulundurduğu gerçek ve tüzelkişiler ile olan münasebetlerinde emsaline göre göze çarpacak derecede yüksek veya düşük fiyat veya bedeller üzerinden yahut bedelsiz olarak alım, satım, imalat, inşaat muamelelerinde ve hizmet ilişkilerinde bulunursa:

2. Şirket, 1 numaralı fıkrada yazılı kimselerle olan münasebetlerinde emsaline göre göze çarpacak derecede yüksek veya düşük bedeller üzerinden kiralama veya kiraya verme muamelelerinde bulunursa;

3. Şirket 1 numaralı fıkrada yazılı kimselerle olan münasebetlerinde emsaline göre göze çarpacak derecede yüksek veya düşük faiz ve komüsyonlarla ödünç para alır veya verirse;

4. Şirket, ortaklarından veya bunların eşleri ile usul ve füruundan ve 3 üncü dereceye kadar (dahil) kan ve sıhri hısımlarından şirketin idare meclisi başkan veya üyesi, müdürü veya yüksek memuru durumunda bulunanlara emsaline göre göze çarpacak derecede yüksek aylık, ikramiye, ücret verir veya benzeri ödemelerde bulunursa.

2.Bölüm : Yabancı Ulaştırma Kurumlarında Matrah

Yabancı Ulaştırma Kurumlarında Kurum Kazancının Tesbiti

Madde 18 - (Değişik: 18/2/1963 - 199/14 md.)

Yabancı ulaştırma kurumlarının vergiye matrah olacak kurum kazancı, 19 uncu maddeye göre tesbit edilecek hasılata ortalama emsal nispetlerinin uygulanması suretiyle hesaplanır. Ortalama emsal nispetleri, Türkiye'de daimi veya arızi olarak çalışan bütün kurumlar için aynı; kara, deniz ve hava ulaştırma işleri için ayrı ayrı olmak üzere Maliye Bakanlığınca tayin olunur. Maliye Bakanlığı lüzum gördüğü takdirde (En az bir yıl uygulanmış olmak şartiyle) cari ortalama emsal nispetlerini değiştirebilir.

Ortalama emsal nispetleri Resmi Gazete'de yayımlanır ve yayımlanma tarihini takibeden takvim yılı başından itibaren elde edilen kurum kazançları hakkında uygulanır.

Türkiye'de elde edilen hasılat

Madde 19 - (Değişik: 18/2/1963 - 199/15 md.) Onikinci maddenin 1 ve 7 numaralı bentlerine göre ticari ve arızi ticari kazançları dar mükellefiyet mevzuuna alınan yabancı ulaştırma kurumlarının Türkiye'de elde edilmiş sayılan hasılatı aşağıda yazılı unsurlardan terekküp eder:

1. Türkiye hudutları içinde cereyan eden kara ulaştırmalarında yolcu, yük ve bagaj taşıma ücreti (Bilet bedeli ile birlikte alınan gider karşılıkları dahil) olarak ne isimle olursa olsun aldıkları paralar:

2. Türkiye'deki yükleme limanlarından yabancı memleketlerdeki varış limanlarına veya diğer bir kurumun gemisine aktarma yapılacak yabancı limana kadar cereyan eden deniz, hava ulaştırmalarında yolcu, yük ve bagaj taşıma ücreti (Bilet bedeli ile birlikte alınan gider karşılıkları dahil) olarak ne isimle olursa olsun aldıkları paralar;

3. Türkiye dışındaki ulaştırma işleri için diğer kurumlar hesabına Türkiye'de sattıkları yolcu ve bagaj biletleri ile Türkiye'de yaptıkları navlun mukaveleleri dolayısıyla kendilerine verilen komüsyonlar ve ücretler.

Mükerrer Madde 19 - (Ek: 24/12/1980 - 2362/13 md.; Mülga: 31/12/1981 - 2573/12 md.)

3.Bölüm : Beyanname

Beyan Esası :

Madde 20 - (Değişik: 18/2/1963 - 199/16 md.)

Yirmidördüncü madde hükmü mahfuz kalmak şartiyle, Kurumlar Vergisi, mükellefin veya vergi sorumlusunun beyanı üzerine tarholunur. Beyanname, ilgili bulunduğu hesap döneminin neticelerini ihtiva eder.

Her mükellef vergiye tabi kazancının tamamı için bir beyanname verir.(Ek-14/6/1989 - 3571/6 Md.) Ancak kooperatiflerin gelirlerinin Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesine göre tevkifata tabi tutulan gayrimenkul kira gelirlerinden ibaret bulunması halinde bu kira gelirleri için beyanname verilmez.

Mükelleflerin şubeleri, ajanlıkları, alım ve satım büro ve mağazaları, imalathaneleri veya kendilerine bağlı sair işyerleri için, bunların müstakil muhasebeleri ve ayrılmış sermayeleri olsa dahi, ayrı beyanname verilmez. Tüzel kişiliği bulunmıyan iktisadi kamu müesseseleri ile dernek, tesis ve vakıflara ait iktisadi işletmelerden her biri için bunların bağlı oldukları kamu tüzel kişileri ile dernek, tesis ve vakıflar tarafından ayrı ayrı beyanname verilebilir.

Beyannamenin Verilme Zamanı ve Yeri

Madde 21 - (Değişik: 18/2/1963 - 199/17 md.) Kurumlar Vergisi beyannamesi, hesap döneminin kapandığı ayı takip eden dördüncü ay içinde mükellefin bağlı olduğu vergi dairesine verilir. Sermaye şirketleri dışında kalan kurumların beyanname verme süresini uzatmaya Maliye Bakanlığı yetkilidir.

Dar mükellefiyette vergi muhatabının Türkiye'yi terketmesi halinde Kurumlar Vergisi beyannamesi memleketi terke tekaddüm eden onbeş gün içinde verilir.

Mükellefin bağlı olduğu vergi dairesi:

1. Tam mükellefiyette, kurumun kanuni veya iş merkezinin bulunduğu yerin;

2. Dar mükellefiyette, kurumun Türkiye'deki işyerinin veya daimi temsilcisinin bulunduğu yerin; Türkiye'de işyeri veya daimi temsilcisi olmadığı takdirde yabancı kuruma kazanç sağlıyanların bağlı olduğu;

Vergi dairesidir. (Ek: 14/6/1989 - 3571/7 md.) Şu kadar ki, Maliye ve Gümrük Bakanlığı, mükelleflerin bağlı oldukları vergi dairelerini, kanuni veya iş merkezlerine bağlı kalmaksızın belirlemeye yetkilidir.

Özel Beyan Zamanı

Madde 22 - (Değişik: 24/12/1980 - 2362/14 md.) Dar mükellefiyete giren yabancı kurumların vergiye tabi kazancının Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 80 nci ve 82 nci maddelerinde yazılı değer artış kazançları ve arızi kazançlardan (Kurumlar Vergisi Kanununun 24 ncü maddesinin (A) bölümünün 5 numaralı bendinde sayılanlar hariç) ibaret bulunduğu takdirde, yabancı kurum veya Türkiye'de namına hareket eden kimse bu gibi kazançları iktisap tarihinden itibaren 15 gün içinde Gelir Vergisi Kanununun 101 nci maddesinde belirtilen vergi dairelerine beyanname ile bildirmeye mecburdur.

Beyannamenin Muhteviyatı

Madde 23 - (Değişik: 4/12/1985 - 3239/76 md.) Beyannamelerin şekil, muhteva ve ekleri Maliye ve Gümrük Bakanlığınca tayin ve tespit olunur. Mükellefler beyanlarını bu beyanname ile yapmaya veya bu beyannamelerde yazılı bilgilere uygun olarak bildirmeye mecburdurlar.

Tevkifat yolu ile alınan kurumlar vergisi, tevkifat yapmaya mecbur olanlar ve tevkifata ait muhtasar beyanname

Madde 24 - (Değişik: 4/12/1985 - 3239/77 md.) Dar mükellefiyete tabi kurumların ticari, zirai ve sair kazanç ve iratları dışında kalan kazanç ve iratları ile telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, alameti farika ve benzeri gayri maddi hakların satışı, devir ve temliki mukabilinde alınan bedeller % 25 (1) nispetinde kurumlar vergisi tevkifatına tabidir.

(Değişik: 26/12/1993-3946/31 md.: Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin 6 numaralı bendi uyarınca tevkifata tabi tutulan kazanç ve iratlardan bu madde hükmüne göre ayrıca tevkifat yapılmaz.)

Türkiye'de işyeri ve daimi temsilcisi bulunmayan dar mükellefiyete tabi kurumlar vergisi mükellefleri, Gelir Vergisi Kanununun 30 uncu maddesinin (1) numaralı fıkrasındaki kazançları elde etmeleri halinde bu kazançlar kendilerince % 25 (1) oranında tevkifata tabi tutulur. Tevkifata tabi tutulan bu kazançlar sadece muhtasar beyanname ile beyan edilir. Yapılacak vergi tevkifatında kazanç ve iratlar gayrisafi miktarları üzerinden nazara alınır. Bakanlar Kurulu, dar mükellefiyete tabi kurumların tevkifata tabi kazanç ve iratlarından yapılacak vergi tevkifat nispetini,gelir unsurları veya faaliyet konuları itibariyle ayrı ayrı belirlemeye, sıfıra kadar indirmeye veya yukarıdaki oranın bir katını geçmemek üzere yeni bir oran tespit etmeye yetkilidir.Bu maddeye göre vergisi tevkif suretiyle alınan kazanç ve iratlar için 20 ve 22 nci maddelere göre beyanneme verilmesi veya bu madde kapsamına girmeyen kazanç ve iratlar için verilecek beyannamelere mezkür kazanç ve iratların ithali ihtiyaridir. (Değişik: 26/12/1993-3946/31 md.: Şu kadar ki Gelir Vergisi Kanununun 75 inci maddesinin ikinci fıkrasının 5 ve 7 numaralı bentlerinde yer alan menkul sermaye iratları ile yatırım fonları ve ortaklıklarının katılma belgeleri ve hisse senetlerinden elde edilen kar paylarının verilecek beyannamelere dahil edilmesi zorunludur.) Dar mükellef durumunda olan kurumlara yukarıda yazılı kazanç ve iratları sağlayanlar bu kazanç ve iratlardan kurumlar vergisi tevkifatı yapmaya mecburdurlar.

Kazanç ve iratları sağlayanlar, kurumlar vergisi tevkifatına tabi kazanç ve iratları nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettiren gerçek ve tüzelkişilerdir.

Bu madde gereğince vergi tevkifatı yapanlar bir ay içinde nakden veya hesaben ödedikleri veya tahakkuk ettirdikleri kazanç ve iratlar ile bunlardan kestikleri kurumlar vergisini müteakip ayın yirminci günü akşamına kadar bağlı bulundukları vergi dairesine muhtasar beyanname ile bildirirler. Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre defter tutmak mecburiyetinde olanlar bu maddeye göre yaptıkları vergi tevkifatını ayrıca kayıt ve hesaplarında gösterirler.

Muhtasar beyannamenin şekil, muhteva ve ekleri Maliye ve Gümrük Bakanlığınca tayin ve tespit olunur. Mükellefler beyanlarını bu beyanname ile yapmaya veya bu beyannamelerde yazılı bilgilere uygun olarak bildirmeye mecburdurlar.

4.Bölüm : Verginin Nispeti ve Tarhı

Verginin Oranı

Madde 25 - (Değişik: 26/12/1993-3946/32 md.) Kurumlar vergisi, bu Kanuna göre tespit olunan kurum kazancından % 25 oranında alınır.

(Değişik: 25/5/1995 - 4108/31 md.) Yukarıdaki orana göre hesaplanan vergi, indirim ve istisnalar düşülmeden önceki kurum kazancının % 20'sinden az olamaz. Bu hesaplamada iştirak kazançları, yatırım fonları ve ortaklıklarının portföy işletmeciliğinden doğan kazançları ve yatırım indirimi dikkate alınmaz. Bu Kanunun 18 ve 19 uncu maddelerine göre vergilendirilen yabancı ulaştırma kurumlarında vergi oranını karşılıklı olmak şartıyla ülkeler itibariyle kara, deniz ve hava ulaştırma kurumları için ayrı ayrı veya topluca sıfıra kadar indirmeye veya bu maddede yazılı oranın bir katını geçmemek üzere yeni bir oran tespit etmeye Bakanlar Kurulu yetkilidir.

Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.

Asgari Kurumlar Vergisi:

Mükerrer Madde 25 - (Ek:25/6/1992-3824/11 md; Mülga:26/12/1993-3946/38 md.)

Teklif Yeri

Madde 26 - Kurumlar vergisi, beyannamenin verildiği vergi dairesince tarh olunur.

Tarhiyatın muhatabı

Kurumlar vergisi:

Madde 27 - (Değişik: 30/12/1960 - 192/5 md.)

1. Bu kanuna göre mükellef olanların tüzelkişiliği namına;

2. İktisadi kamu müesseselerinden, derneklere ve vakıflara, tesislere ait iktisadi işletmelerden tüzelkişiliği haiz olmayanların vergisi, bunların bağlı oldukları kamu tüzelkişileri veya dernek veya vakıf veya tesis namına;

3. Dar mükellefiyete tabi yabancı kurumların vergisi bunlar hesabına Türkiye'deki müdür veya temsilcileri, müdür veya temsilcileri mevcut değil ise, kazanç ve iratları yabancı kuruma sağlayanlar adına;

Tarh olunur.

Vergilendirme Dönemi

Madde 28 - (Değişik: 18/2/1963 - 199/19 md.) Kurumlar Vergisinde hesap dönemi vergilendirme dönemidir. Şu kadar ki, 22 nci madde gereğince verilen beyannamelerle bildirilen kazançların, vergilendirilmesinde, vergilendirme dönemi yerine kazancın iktisap tarihi esas alınır. Tevkif suretiyle ödenen vergilerde, istihkak sahiplerince ayrıca yıllık veya özel beyanname verilmiyen ahvalde, tevkifatın ilgili bulunduğu dönemler vergilendirme dönemi sayılır.

Tarh zamanı

Madde 29 - (Değişik: 30.12.1960 – 192/6 md.)

Kurumlar vergisi, beyannamenin vergi dairesine verildiği günde, beyanname posta ile gönderilmişse, vergiyi tarh edecek daireye geldiği tarihi takib eden üç gün içinde tarh edilir.

5.Bölüm: Tasfiye - Birleşme - Devir

Tasfiye Dönemi

Madde 30 - (Değişik: 24.12.1980 – 2362/17 md.) Her ne sebeple olursa olsun, tasfiye haline giren kurumların vergilendirilmesinde hesap dönemi yerine tasfiye dönemi kaim olur.

Tasfiye dönemi kurumun tasfiye haline girdiği tarihten başlar, bu tarihten aynı takvim yılı sonuna kadar olan dönem ile bu dönemden sonraki her takvim yılı müstakil bir tasfiye dönemi sayılır.

Tasfiyenin aynı takvim yılı içinde sona ermesi halinde tasfiye dönemi, kurumun tasfiye haline girdiği tarihten başlar ve tasfiyenin bittiği tarihe kadar devam eder.
Tasfiyenin nihayet bulduğu dönemin sonunda tasfiye kar veya zararı kati olarak tespit ve evvelce verilmiş olan tasfiye beyannameleri bu neticeye göre ıslah edilir. Tasfiye zararla kapanırsa, evvelce verilmiş tasfiye beyannamelerine müsteniden tahsil edilmiş vergiler iade olunur.

Bir yıldan fazla süren tasfiyelerde tarh zamanaşımı, tasfiyenin nihayet bulduğu dönemi takibeden yıldan itibaren başlar.

Tasfiye Beyannamesi

Madde 31 - (Değişik: 30/12/1960 - 192/8 md.) (Değişik: 24/12/1980 - 2362/18 md.) Tasfiye beyannameleri, tasfiye memurları tarafından tasfiye dönemlerinin sonundan itibaren 21 nci maddede yazılı süreler içinde, tasfiye dönemi içinde tasfiye de neticelenmişse, bilançonun veya nihai hesabın kesinleşmesinden itibaren 15 gün içinde kurumun bağlı olduğu vergi dairesine verilir. Bu madde gereğince verilecek olan beyannamelere, bilanço ile kar ve zarar cetveli ve tasfiye bilançosuna göre ortaklara dağıtılan paralarla diğer değerlerin müfredatlı bir cetveli bağlanır. İşletme hesabı esasına göre defter tutanların beyannamelerine kar ve zarar cetveli yerine bu hesabın hulasası rapt olunur.

Tasfiye Karı

Madde 32 - Tasfiye halindeki kurumların vergi matrahı tasfiye karıdır.

(Değişik: 30/12/1960 - 192/9 md.) Tasfiye karı, tasfiye döneminin sonundaki servet değeri ile tasfiye döneminin başındaki servet değeri arasındaki müspet farktır.

Tasfiye karı hesaplanırken:

1. Ortaklara veya kurum sahiplerine tasfiye esnasında avans olarak veya sair suretle yapılan her nevi ödemeler tasfiyenin sonundaki servet değerine;

2. Mevcut sermayeye ilaveten ortaklar veya sahipler tarafından yapılan ödemeler ile tasfiye esnasında elde edilen ve vergiden istisna edilmiş bulunan kazanç ve iratlar tasfiye döneminin başındaki servet değerine ilave olunur. İşletme hesabı esasına göre defter tutanların tasfiye karı, tasfiye dönemi zarfında elde edilen hasılat ile yapılan giderler arasındaki farktan tasfiye döneminin başındaki emtia mevcudunun değeri çıkarıldıktan sonra kalan miktardır.

Bu madde hükmüne göre tasfiye karının hesaplanması sırasında, 14 üncü ve 15 inci maddelerin hükümleri de ayrıca gözönünde tutulur.

Servet Değeri

Madde 33 - (Değişik: 30/12/1960 - 192/10 md.)

(Değişik:31/12/1981 - 2573/8 md.) Tasfiye döneminin başındaki servet değeri, kurumun tasfiye dönemi başındaki bilançosunda görülen özsermayesidir. Bir yıldan fazla süren tasfiyelerde müteakip tasfiye dönemlerinin başındaki servet değeri, bir evvelki dönemin son bilançosunda görülen servet değeridir. Aşağıda yazılı olanların dışında kalan her nevi ihtiyatlarla dağıtılmamış kazançlar bu sermayeye dahildir.

1. Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar Temettü ve Kazanç vergilerinden istisna edilerek ayrılmış olan ihtiyat akçeleri ve banka zarar karşılıkları (Sonradan Kurumlar Vergisine tabi tutulan ihtiyat akçeleri ve banka zarar karşılıkları öz sermayeye dahildir);

2. Vergi kanunlarına göre ayrılmış olan her türlü amortismanlar ve karşılıklar ile sigorta şirketlerinin teknik ihtiyatları;

3. Hissedar veya sahip olmıyan kimselere dağıtılacak olan kazanç kısmı. Hisselerine mahsuben ortaklara dağıtılan, satılan, devredilen veya kurum sahibine iade olunan değerler, Vergi Usul Kanununun hükümlerine göre ve dağıtmanın, satışın, devrin veya iadenin yapıldığı günün emsal bedeli ile değerlenir.

Tasfiye Memurlarının Sorumluluğu

Madde 34 - (Değişik: 30/12/1960 - 192/11 Md.)

Tasfiye memurları kurumun tahakkuk etmiş vergileri ile tasfiye beyannamelerine göre hesaplanan vergileri ödemeden veyahut bu vergilerle diğer itirazlı tarhiyat için karşılık ayırmadan, İcra ve İflas Kanununun 206 ncı maddesinin 6 ncı sırasında yazılı alacaklılara ödeme ve ortaklara paylaştırma yapamazlar. Aksi takdirde bu vergilerin asıl ve zamlarından ve vergi cezalarından şahsen ve müteselsilen sorumlu olurlar. Vergi aslı ve zamları, kendisine paylaştırma yapılan ortaklardan da aranılabilir. Ortaklardan tahsil edilmiş olan vergi asılları için ayrıca tasfiye memurlarına müracaat olunmaz.

Tasfiye memurları bu madde gereğince ödedikleri vergilerin asıllarından dolayı, tasfiyeden hisse alan ortaklara, paylaştırma yapılmışsa veya ortakların tasfiye payları vergileri karşılamaya yetmezse, alacaklarını tamamen veya kısmen tahsil eden alacaklılara rücu edebilirler.

Tasfiye Muamelelerinin İncelenmesi

Madde 35 - Tasfiye beyannamesinin verilmesiyle birlikte tasfiye memurları muamelelerinin vergi bakımından incelenmesini bir talepname ile isterler. Talepnamenin verilmesinden itibaren en geç bir ay içinde vergi incelemelerine başlanarak aralıksız devam olunur.

Vergi incelemelerinin bitmesini takib eden on beş gün içinde vergi dairesi neticeyi tasfiye memurlarına yazı ile bildirir. Buna göre kurumdan aranan vergilerin neticesi alınıncaya kadar tasfiye memurlarının 34 üncü madde de yazılı sorumluluğu devam eder.

Birleşme

Madde 36 - Bir veya birkaç kurumun diğer bir kurumla birleşmesi, birleşme sebebiyle infisah eden kurumlar bakımından tasfiye hükmündedir. Ancak, birleşmede tasfiye karı yerine birleşme karı vergiye matrah olur.

Tasfiye karının tesbiti hakkındaki hükümler, birleşme karının tesbitinde de caridir. Şu farkla ki, münfesih kurumun veya kurumların ortaklarına veya sahiplerine birleşilen kurum tarafından doğrudan doğruya veya vasıta ile verilen değerler, kurumun tasfiyesi halinde ortaklara dağıtılan değerler yerine geçer. Birleşilen kurumdan alınan değerler Vergi Usul Kanununda yazılı esaslara göre değerlenir.

34 ve 35 inci maddelere göre tasfiye memurlarına düşen sorum ve ödevler, birleşme halinde, birleşilen kuruma terettüp eder.

Devir

Madde 37 - Aşağıda yazılı şartlar dahilinde vakı olan birleşmeler devir hükmündedir:

1. Birleşme neticesinde infisah eden kurum ile birleşilen kurumun kanuni veya iş merkezleri Türkiye'de bulunacaktır;

2. Münfesih kurumun devir tarihindeki bilanço değerlerini birleşilen (Devralan) kurum, kül halinde devralacak ve aynen bilançosuna geçirecektir;

3. (Mülga: 25/5/1995 - 4108/39 md.)

Kurumların yukarki şartlar dahilinde şekil değiştirmeleri de devir hükmündedir.

Devir Halinde Vergilendirme

Madde 38 - Devirlerde, aşağıdaki şartlara uyulduğu takdirde münfesih kurumun sadece devir tarihine kadar elde ettiği kazançlar vergilendirilip, doğrudan doğruya birleşmeden doğan karlar hesaplanamaz ve vergilendirilemez;

1. Münfesih kurum ile birleşilen kurum müştereken imzalıyacakları bir devir beyannamesini, birleşme tarihinden itibaren on beş gün içinde münfesih kurumun bağlı bulunduğu vergi dairesine verecekler ve bu beyannameye devir bilançosunu bağlıyacaklardır;

2. Birleşilen kurum münfesih kurumun tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarını ödiyeceğini ve diğer vecibelerini yerine getireceğini devir beyannamesine bağlı bir teahhütname ile taahhüt edecektir. Mahallin en büyük malmemuru bu hususta birleşilen kurumdan ayrıca teminat istiyebilir.

Devir Bilançosu ve Devir Beyannamesi

Madde 39 - 38 inci maddeye göre, devir tarihine kadar olan kazancın vergilendirilmesi için, devir bilançosu ve kar ve zarar cetveli münfesih kurum tarafından bir beyannameye bağlanır ve bu beyanname devir tarihinden itibaren 15 gün içinde vergi dairesine tevdi olunur.

3.Kısım : Verginin Ödenmesi

Ödeme Süresi

Madde 40 - (Değişik: 31/12/1982 - 2773/4 md.)

Kurumlar Vergisi, Nisan, Temmuz ve Ekim aylarında olmak üzere üç eşit taksitte ödenir. Hesap dönemleri veya beyanname verme süreleri Maliye Bakanlığınca tayin olunan mükellefler tarafından biri beyannamenin verildiği ayda, diğeri ise, bu ayı takip eden üçüncü ve altıncı ayda olmak üzere üç eşit taksitte ödenir.

Geçici Vergi:

Mükerrer Madde 40 - (Ek: 4/12/1985 - 3239/79 md.; Değişik: 3/12/1988 3505/21 md.)

Kurumlar vergisi mükellefleri, cari vergilendirme döneminin kurumlar vergisine mahsup edilmek üzere, Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 120 nci maddesinde belirtilen esaslara göre geçici vergi öderler. Şu kadar ki, geçici verginin beyanı hakkında, bu Kanun hükümleri uygulanır.

(...)(1) (Ek: 18/5/1989-3558/3 md.) Ancak kooperatifler, dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler ile kanunla kurulan mesleki kuruluşlara ait olup, ayrı tüzelkişiliği olmayan iktisadi işletmeler için hayat standardı esası ve ortak sayısı dikkate alınmak suretiyle hesaplanan asgari geçici vergi uygulanmaz. Yeni işe başlayan mükelleflerde, ilk kurumlar vergisi beyannamesi verilinceye kadar geçici vergi aranmaz.

Bakanlar Kurulu, % 50 olan geçici vergi oranını % l00'e kadar artırmaya veya % 25'e kadar indirmeye yetkilidir.

Geçici Vergiye ilişkin usul ve esaslar Maliye ve Gümrük Bakanlığı tarafından tespit edilir.

Özel Ödeme Süreleri

Madde 41 - (Değişik: 18/2/1963 - 199/20 md.) 22 ve 24 ncü maddelerde yazılı hallerde Kurumlar Vergisi, beyanname verme süresi içinde ödenir.

Tasfiye, Birleşme ve Devir Halinde Ödeme

Madde 42 - Tasfiye ve birleşme halinde tasfiye edilen veya birleşen kurumlar namına tasfiye veya birleşme karı üzerinden tarh olunan vergiler, tasfiye veya birleşme beyannamesini verme süresi içinde vergi dairesine yatırılır. Tasfiye edilen veya birleşen kurumların bu kanuna göre taahakkuk etmiş olup henüz vadeleri gelmemiş bulunan vergileri de aynı süre içinde ödenir. 38 inci maddenin hükmü dahilinde vukua gelen devirlerde, münfesih kurum namına tahakkuk eden vergiler 40 ıncı maddede yazılı sürelerde birleşilen kurumdan alınır.

Yabancı Memleketlerde Ödenen Vergilerin Mahsubu:

Madde 43 - Yabancı memleketlerde elde edilerek Türkiye'de genel netice hesaplarına intikal ettirilen kazançlardan mahallinde ödenen benzeri vergiler Türkiye'de tarh olunan kurumlar vergisinden indirilebilir. Ancak:

1. İndirilecek miktar, yabancı memleketlerde elde edilen kazançlara, bu kanunun 25 inci maddesinde yazılı nispetlerin uygulanmasiyle bulunacak miktardan fazla olamaz.

2. Yabancı memleketlerde vergi ödendiği yetkili makamlardan alınarak mahallindeki Türk elçilik veya konsoloslukları, yoksa mahallinde TÜrk menfaatlerini koruyan memleketin aynı mahiyetteki temsilcileri tarafından tasdik olunan vesikalarla tevsik edilmedikçe, yabancı memleketin vergisi Türkiye'de tarh olunan vergiden indirilmez. Verginin tarhı sırasında yukarda yazılı indirmeye ait vesikalar henüz gelmiş değilse, yabancı memlekette ödenen veya ödenecek olan vergi, 25 inci maddede yazılı nispeti aşmamak şartiyle, o memlekette cari olduğu bilinen nispet üzerinden hesaplanır ve tarhiyatın bu suretle hesaplanan miktara isabet eden kısmı ertelenir. Aranan vesikalar tarh tarihinden itibaren en geç bir yıl zarfında vergi dairesine ibraz edildiği takdirde, bu vesikalarda yazılı kati miktara göre tarhiyat düzeltilir.

Mücbir sebepler olmaksızın vesikaların bu süre zarfında ibraz edilmemesi halinde, erteleme hükmü kalkmış olur. Bundan sonra aynı dönemin vergisi dolayısiyle yabancı memleketlerde ödenen benzeri vergiler tarhiyattan indirilmez.

Bu madde hükmünün uygulanmasında, yabancı para ile ödenen vergilere, bunların ilgili bulunduğu kazançların genel netice hesaplarına intikalinde uygulanan kambiyo rayici uygulanır.

Kesilen Vergilerin Mahsubu

Madde 44 - (Değişik: 18/2/1963 - 199/21 md.) Beyannamede gösterilen kazançlardan bu kanuna ve Gelir Vergisi Kanununa tevfikan kesilmiş olan vergiler beyanname üzerinden hesaplanan Kurumlar Vergisinden mahsup edilir.

Mahsubu gereken miktar beyanname üzerinden hesaplanan Kurumlar Vergisinden fazla olduğu takdirde, keyfiyet vergi dairesince mükellefe yazı ile bildirilir. Aradaki fark, mükellefin işbu yazıyı tebellüğ tarihinden itibaren bir yıl içinde müracatı halinde kendisine iade olunur. Bir yıl içinde müracaat etmiyen mükelleflerin bu farktan doğan alacakları düşer.  

Son Hükümler

Kıyas Yoluyla Uygulanacak Hükümler

Madde 45 - (Değişik: 24/12/1980 - 2362/19 md.)

Bu kanunda sözü geçen;

a) "Kazanç veya iradın ve gelir unsurlarının Türkiye'de elde edilmesi" ve "Türkiye'de daimi temsilci bulundurulması" hususlarında, Gelir Vergisi Kanununun 7 nci ve 8 inci maddelerinin hükümleri cari olur.

b) (Değişik:25/6/1992 - 3824/12 md.) "Gayrimenkullerin ve hakların satışından, iştirak hisselerinin devir ve temlikinden doğan kazançlar" ve "arızi kazançlar" tabirleri, Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 80 ve 82 nci maddeleri şumulüne giren kazanç ve iratları ifade eder. Ancak, bu kazançlarla ilgili sözü edilen maddelerde yer alan vergilendirmeme konusundaki istisna, kayıt, şart ve sürelere ait sınırlamalar dikkate alınmaz.

İndirim ve İstisnaların Sınırı

Mükerrer Madde 45 - (Ek:24/6/1994 - 4008/28 md.)

1.Kurumlar vergisine ilişkin istisna,muafiyet ve kurum kazancının tespitinde indirimleri düzenleyen hükümler,ancak bu Kanun,Gelir Vergisi Kanunu ve Vergi Usul Kanununa hüküm eklenmek veya bu kanunlarda değişiklik yapılmak suretiyle düzenlenir.

2.Uluslararası anlaşma hükümleri saklıdır.

Kaldırılan Hükümler

Madde 46 - Gelir Vergisi Kanununun 108 inci maddesiyle yürürlükten kaldırılan hükümlerden ayrıca, bu kanuna uymayan sair bütün hükümler de yürürlükten kaldırılmıştır.

Geçici Madde 1 - (Ek: 24/12/1980 - 2362/20 md.)

Bu kanunla değiştirilen Kurumlar Vergisi Kanununun değişik 25 nci maddesinde yazılı vergi nispeti, kurumların 1980 takvim yılı kazançları hakkında da uygulanır.

Geçici Madde 2-(Ek: 24/12/1980 - 2362/20 md; Mülga: 26/12/1993-3946/38 md.)

Geçici Madde 3-(Ek: 24/12/1980 - 2362/20 md; Mülga: 31/12/1981-2573/12 md.)

Geçici Madde 4 - (Ek: 24/12/1980 - 2362/20 md.)

Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce başlanıp da yürürlük tarihine kadar sonuçlandırılmamış olan tasfiyelerde, tasfiye dönemi ve tasfiye beyannamesi hakkında eski hükümlerin uygulanmasına devam olunur.

Geçici Madde 5 - (Ek: 24/12/1980 - 2362/20 md.)

1/1/1981 tarihinden önce yapılmış olan yatırım indirimine konu yatırım harcamalarına yatırım indirimine ilişkin eski hükümler, bu tarihten sonra yapılacak yatırım harcamalarına ise yatırım indirimine ilişkin yeni hükümler uygulanır.

1/1/1981 tarihinden önce başlandığı halde henüz bitmemiş olan yatırım indirimine konu yatırımlar nedeniyle uygulanacak yatırım indirimi tutarı yukarıdaki hükme göre hesaplanacak indirimler toplamını geçemez.

Geçici Madde 6 - (Ek: 24/12/1980 - 2362/20 md.)

5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun bu Kanunla değiştirilen 24 ncü maddesinin 4 numaralı bendi hükmü ve buna ilişkin yeni nispetler, 1980 ve daha önceki yıllara ait kurum kazançlarından mezkür maddede yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren nakden veya hesaben ödenen veya tahakkuk ettirilen iratlar hakkında da uygulanır.

Geçici Madde 7-(Ek:24/12/1980 - 2362/20 md; Mülga: 31/12/1981 - 2573/12 md.)

Geçici Madde 8 - (Ek: 31/12/1981 - 2573/10 md.)

Deniz ulaştırma, gemi inşa ve onarım (yüzer havuzlar dahil) sektörleri, kalkınma planı ve yıllık programlarda gerekli tespitler yapılıncaya kadar yatırım indirimi yönünden özel önem taşıyan sektör sayılır.

Geçici Madde 9 - (Ek: 31/12/1981 - 2573/11 md.)

Bu Kanunla değiştirilen Kurumlar Vergisi Kanununun değişik 25 nci maddesinde yazılı vergi nispeti, kurumların 1982 takvim yılı kazançlarına ilişkin olup 1/1/1983 tarihinden itibaren beyanı gereken kazançlar hakkında uygulanır.

Geçici Madde 10 - (Ek: 4/1/1984 - 2970/6 md.)

(Değişik birinci fıkra: 25/3/1987 - 3332/14 md.) Tam mükellefiyete tabi kurumların iştirak hisselerinin veya gayrimenkullerinin 1987, 1988 ve 1989 yıllarında satışından doğan kazançların tamamının satışın yapıldığı yılda kurum sermayesine ilave edilmesi, anonim şirketler yönünden sermaye artırımı nedeniyle çıkarılacak hisse senetlerinin nama yazılı olması ve en geç altı ay içinde borsaya kote ettirilmesi şartıyla sermayeye eklenen bu kazançlar, Kurumlar Vergisinden müstesnadır. Şu kadar ki, vadeli satış nedeniyle kazancın tamamının aynı yıl içinde ödenmiş sermayeye dönüştürülememesi halinde ödenen nakdi sermaye kadar istisnadan yararlanılır ve bu satıştan doğan kazanca ulaşıncaya kadar her yıl ödenen nakdi sermaye kurum kazancından indirilir. Satışın yapıldığı yılı takip eden ikinci yılın sonunda ödenmiş sermayeye dönüştürülemeyen kazanç için istisna uygulanmaz.

Bu kazançların sermayeye ilavesi kar dağıtımı sayılmaz ve sermayeye ilave edilen kazançlar Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesine göre tevkifata tabi tutulmaz.

Şu kadar ki, menkul kıymet veya gayrimenkul ticareti ile uğraşan kurumların, bu amaçla ellerinde bulundurdukları değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar istisna kapsamı dışındadır.

(Değişik: 4/12/1985 - 3239/80 md.) Sermayeye eklenen bu kazançların beş yıl içinde herhangi bir surette işletmeden çekilmesi veya işletmelerin tasfiyesi halinde bu kazançlar o yılın kazancı sayılarak vergiye tabi tutulur.

(Ek: 4/12/1985 - 3239/80 md.) 1163 sayılı Kooperatifler Kanununa ya da özel kanunlarına göre kurulan kooperatifler, ortağın sahip olabileceği en fazla pay tutarı dikkate alınmaksızın istisnadan yararlanırlar. Ancak iştirak hisseleriyle gayrimenkullerin satışından doğan kazanç sermayeye eklenmeyerek özel bir fon hesabında gösterilir ve hiç bir şekilde ortaklara dağıtılmaz, kooperatifin amaçlarının gerçekleştirilmesinde kullanılır.

(Ek: 25/3/1987 - 3332/14 md.) Bu maddenin uygulanması dolayısıyla borsaya kote ettirilecek hisse senetleri için, hisse senetlerini çıkaran şirketin karlılığı aranmaz. Türk Ticaret Kanununun 391 inci maddesinin bu suretle gerçekleştirilecek sermaye artırımına aykırı hükümleri uygulanmaz.

Geçici Madde 11 - (Ek: 4.12.1985 – 3239/81 md.)

1 Ocak 1986 tarihinden evvel ihraç kanunlarına veya Devletin kanunların verdiği yetkiye dayanarak akdettiği mukavelenamelere göre mevcut ve çıkacak vergilerden muaflığı kabul edilmiş olan menkul kıymetlerin temettü faiz ve ikramiyeleri kurumlar vergisinden müstesnadır.

Geçici Madde 12 - (Ek: 4.12.1985 – 3239/81 md.)

Bu Kanunla değiştirilen Kurumlar Vergisi Kanununun değişik 25 inci maddesinde yazılı vergi nispeti, kurumların 1985 takvim yılı kazançlarına ilişkin olup 1.1.1986 tarihinden itibaren beyanı gereken kazançlar hakkında da uygulanır.

Geçici Madde 13 - (Ek: 4.12.1985 – 3239/81 md; Mülga:26.12.1993–3946/38 md.)

Geçici Madde 14 - (Ek: 4.12.1985 – 3239/81 md.)

1.1.1986 tarihinden önce ihraç kanunlarına veya Devletin kanunların verdiği yetkiye dayanarak akdettiği mukavelenamelere göre mevcut ve çıkacak vergilerden muaflığı kabul edilmiş olan menkul kıymetlerin Kurumlar Vergisinden istisna edilen temettü, faiz ve ikramiyelerine isabet eden giderler, (Gerçek giderlerin kati olarak tespit edilmemesi halinde, bahis konusu gerçek giderler, Kurumlar Vergisinden muaf menkul kıymetler portföyünün itibari değer toplamına, T.C. Merkez Bankası Meclisince menkul kıymetler portföyü ile ilgili giderler nazara alınarak tayin olunacak ortalama gider emsalinin uygulanması suretiyle bulunur.

Vergiden muaf menkul kıymetler portföyünün itibari değer toplamı, ilgili hesap dönemine dahil ayların son günündeki vergiden muaf menkul kıymetler portföyünün ortalaması esas alınmak suretiyle tespit olunur.) kurum kazancının tespitinde indirim olarak kabul edilmez.

Geçici Madde 15 - (Ek : 25/3/1987 - 3332/15 md.; 31/12/1989 tarihi itibariyle mülga: 25/3/1987 - 3332/Geçici 1 inci md.)

Geçici Madde 16 - (Ek: 12/6/1987 - 3380/9 md.)

1991 yılı sonuna kadar yurtdışı faaliyet zararlarını yurt içi kurum kazancından indirecek mükellefler geçmiş beş yıllık faaliyet sonuçlarını, Kurumlar Vergisi Kanununun bu Kanunla değişik 14 üncü maddesinin 7 numaralı bendindeki esaslara göre tevsik etmek zorundadır.

Geçici Madde 17 - (Ek: 3/12/1988 - 3505/22 md.)

a) 1989 yılı içinde verilecek beyanname dönemine kadar geçen ayların herbiri için, 1987 yılına ait olup 1988 yılında beyan edilen kurum kazancı üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinin 1/12'si geçici vergi olarak hesaplanır. Bu tutar, 1989 yılı kurum kazancı üzerinden hesaplanan vergiden mahsup edilmek üzere, eşit taksitler halinde ve her ay katma değer vergisi beyannamesi ile beyan edilerek aynı süre içinde ödenir.

Ancak, kurumlar vergisi mükelleflerinin bu suretle herbir ay için ödeyecekleri geçici vergi tutarı, Gelir Vergisi Kanununa göre birinci sınıf tacirlerin 1987 yılı gelirlerinin hayat standardı esasına göre tespitinde esas alınan temel gösterge tutarının, kurum ortak sayısı (eshamlı komandit şirketlerde komandite ortaklar hariç) ile çarpılması sonucu bulunacak tutara isabet eden kurumlar vergisinin 1/12'sinden az olamaz. Ortak sayısının 5'i aşması halinde, asgari tutarın hesabında, ortak sayısı 5 olarak dikkate alınır.

1988 yılı Aralık ayına ilişkin olarak 1989 yılı Ocak ayında verilmesi gereken katma değer vergisi beyannamelerinde bu aya ait dahili tevkifat beyan edilmez ve ödenmez.

b) 1988 ve önceki yıllara ait olup mahsubu yapılamayan dahili tevkifat tutarı, 1988 yılı kurum kazancının beyan edildiği kurumlar vergisi beyannamesi üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edilir. Mahsup edilemeyen tutar 1989 yılına ilişkin olarak ödenecek geçici vergiye, artan kısmı diğer vergi borçlarına mahsup edilir. Bu mahsuplara rağmen kalan dahili tevkifat tutarı, mükellefin 1989 yılı sonuna kadar yazılı olarak talep etmesi halinde, kendisine red ve iade edilir.

c) Bakanlar Kurulu, Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesinin 6 ve 7 numaralı bentlerinde yer alan yetkilerini, 1.1.1988 - 31.12.1997 tarihleri arasında asgari ihracat miktarlarını kendi içinde dilimlere ayırmak ve bu dilimlerin herbiri için farklı istisna oranları tespit etmek suretiyle de kullanabilir.

Geçici Madde 18 - (Ek 15/12/1990 - 3689/8 md.)

Tam mükellefiyete tabi kurumların iştirak hisselerinin veya gayrimenkullerinin 1990, 1991 ve 1992 yıllarında satışından doğan kazançların tamamının satışın yapıldığı yılda kurum sermayesine ilave edilmesi, anonim şirketler yönünden sermaye artırımı nedeniyle çıkarılacak hisse senetlerinin nama yazılı olması ve en geç altı ay içinde borsaya kote ettirilmesi şartıyla sermayeye eklenen bu kazançlar, Kurumlar Vergisinden müstesnadır. Şu kadar ki, vadeli satış nedeniyle kazancın tamamının aynı yıl içinde ödenmiş sermayeye dönüştürülememesi halinde ödenen nakdi sermaye kadar istisnadan yararlanılır ve bu satışdan doğan kazanca ulaşıncaya kadar her yıl ödenen nakdi sermaye kurum kazancından indirilir. 1992 yılından sonra yapılacak tahsilatların sermayeye ilavesi halinde bu hüküm uygulanmaz.

Bu kazançların sermayeye ilavesi kar dağıtımı sayılmaz ve sermayeye ilave edilen kazançlar Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesine göre tevkifata tabi tutulmaz. Şu kadar ki, menkul kıymet veya gayrimenkul ticareti ile uğraşan kurumların, bu amaçla ellerinde bulundurdukları değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar istisna kapsamı dışındadır.

Sermayeye eklenen bu kazançların beş yıl içinde herhangi bir surette işletmeden çekilmesi veya işletmelerin tasfiyesi halinde, bu kazançlar o yılın kazancı sayılarak vergiye tabi tutulur.

1163 sayılı Kooperatifler Kanununa ya da özel kanunlarına göre kurulan kooperatifler, ortağın sahip olabileceği en fazla pay tutarı dikkate alınmaksızın istisnadan yararlanırlar. Ancak iştirak hisseleriyle gayrimenkullerin satışından doğan kazanç sermayeye eklenmeyerek özel bir fon hesabında gösterilir ve hiç bir şekilde ortaklara dağıtılmaz, kooperatifin amaçlarının gerçekleştirilmesinde kullanılır.

Bu maddenin uygulanması dolayısıyla borsaya kote ettirilecek hisse senetleri için, hisse senetlerini çıkaran şirketin karlılığı aranmaz. Türk Ticaret Kanununun 391 inci maddesinin bu suretle gerçekleştirilecek sermaye artırımına aykırı hükümleri uygulanmaz.

Geçici Madde 19 - (Ek: 15/12/1990 - 3689/8 md ;Mülga:26/12/1993-3946/38 md.)

Geçici Madde 20 - (Ek:25/6/1992-3824/13 md.)

Hayat sigorta şirketleri ve emekli sandıklarının hisse senedi ile Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesinin 4 numaralı bendinin (a) alt bendinde yer alan yatırım fonlarına ait katılma belgelerinin alım satımından elde ettikleri gelirleri 5 yıl süreyle kurumlar vergisinden müstesnadır.

Geçici Madde 21 - (Ek:26/12/1993-3946/33 md.)

1) Kurumlar Vergisi Kanununun bu Kanunla değişiklik yapılmadan önceki 8 inci maddesinin;

a) 2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12,13,16,17 ve 19 numaralı bent hükümleri, kurumların 1993 yılında ilişkin olup 1.1.1994 tarihinden itibaren beyanı gereken kazançları hakkında da uygulanır.

b) 14 numaralı bent hükmü, kurumların 1.1.1994 tarihinden önce devraldıkları kurumlara ait zararlar hakkında da uygulanır.

c) 15 numaralı bendinde yer alan istisna hükmünün uygulanmasına, 1.1.1994 tarihinden önce faaliyete geçen işletmelerin kazançları hakkında istisna süresi sona erinceye kadar devam olunur.

d) 18 numaralı bent hükmü, 1.1.1994 tarihinden önce satışı yapılan (vadeli satışlar dahil) iştirak hisselerinin veya gayrimenkullerinin satışından doğan kazançlar hakkında da uygulanır.

2) Kurumlar Vergisi Kanununun bu Kanunla değişiklik yapılmadan önceki 25 inci maddesi hükmü ile bu Kanunla yürürlükten kaldırılan Mükerrer 25 ve geçici 19 uncu maddeleri hükümleri, kurumların 1993 yılına ilişkin olup, 1.1.1994 tarihinden itibaren beyanı gereken kazançları hakkında da uygulanır.

3) İştirak edilen şirketlerden bedelsiz alınan hisse senetlerinin satışında maliyet bedeli, bu hisse senetlerinin itibari değeri esas alınarak Gelir Vergisi Kanununun 38 inci maddesinin sonuna bu Kanunun 8 inci maddesi ile eklenen fıkra hükmüne göre artırılmak suretiyle bulunur. Bu hüküm 31.12.2010 tarihine kadar uygulanır.

4) (Mülga: 25/5/1995 - 4108/39 md.)

Geçici Madde 22- (Ek:24/6/1994 - 4008/29 md.) Kurumlar Vergisi Kanununa bu Kanunla eklenen mükerrer 45 inci madde hükmünün yürürlüğünden önce kurumlar vergisine ilişkin olarak başka Kanunlarda yer alan muafiyet,istisna ve indirim hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.

Geçici Madde 23 - (Ek: 25/5/1995 - 4108/32 md.)

a) 1.1.1994-31.12.1998 tarihleri arasında uygulanmak üzere, tam mükellefiyete tabi kurumların iştirak hisselerinin veya gayrimenkullerinin satışından doğan kazancın, satışın yapıldığı yılda kurum sermayesine ilave edilen kısmı, kurumlar vergisinden müstesnadır. Şu kadar ki, vadeli satış halinde, satışın yapıldığı hesap dönemini takip eden ikinci hesap döneminin sonuna kadar tahsil edilen kazançların tutarı, ilgili yıl kurum kazancından indirilir. Bu tarihten sonra yapılacak tahsilat için bu hüküm uygulanmaz. İlk yapılan tahsilatın iştirak hissesi veya gayrimenkulün maliyet bedeline ilişkin olduğu kabul edilir.

Bu hüküm, kurumların üretim tesislerinin ve bu tesislere ilişkin gayrimenkullerinin tamamının veya bir kısmının, teşvik belgeli yatırım yapmak üzere kurulacak olan bir sermaye şirketine veya yeni kurulacak yabancı ortaklı bir anonim şirkete ayni sermaye olarak konulması halinde de uygulanır. Bu durumda yeni kurulacak şirketin tam mükellef ve yapacağı yatırımın asgari 5 milyon A.B.D. Doları veya muadili yabancı para karşılığı Türk Lirası olması şarttır. Bu şartlara ilave olarak yabancı ortaklı sermaye şirketinde yabancı ortağın sermaye payının 1 milyon A.B.D. Doları veya muadili yabancı para karşılığı Türk Lirası ve % 20'den az olmaması ve kambiyo mevzuatı gereğince Türkiye'ye döviz olarak getirildiğinin tevsik edilmesi gerekir.

Bu kazançların sermayeye ilavesi kar dağıtımı sayılmaz. Kurumlar vergisinden müstesna tutulan kazançlar, bu Kanunun 25 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre % 20 kurumlar vergisine tabi tutulmaz. Üretim tesislerinin ve bu tesislere ilişkin gayrimenkullerin tamamının veya bir kısmının teşvik belgeli yatırım yapmak üzere kurulacak bir sermaye şirketine veya yeni kurulacak yabancı ortaklı bir anonim şirkete ayni sermaye olarak konulmasından doğan ve bu maddeye göre vergiden müstesna tutulan kazançlar, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının 6 numaralı bendinin (b) alt bendine göre vergi tevkifatına tabi tutulmaz. Bu hüküm uyarınca vergiden istisna edilen diğer kazançlar için ise bu vergi tevkifatı % 10 olarak uygulanır.

Kurumların iki tam yıl süreyle aktifinde yer almayan iştirak hisselerinin veya gayrimenkullerinin satışından elde ettikleri kazançlar ile menkul kıymet veya gayrimenkul ticareti ile uğraşan kurumların ellerinde bulundurdukları değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar, istisna kapsamı dışındadır. Rüçhan hakkı kullanılmak suretiyle edinilen hisse senetleri ile iştirak edilen kurumun ihtiyat akçeleri, banka provizyonları ve Vergi Usul Kanunua göre ayrılan yeniden değerleme fonlarının sermayeye ilavesi dolayısıyla bedelsiz alınan hisse senetlerinin en az iki yıl öncesinde iştirak edilen şirketlere ait olması halinde, rüçhan hakkı kullanılmak suretiyle edinilen veya bedelsiz alınanbu hisse senetleri iki yıl önce iktisap edilmiş sayılır.

Sermayeye eklenen bu kazançların beş yıl içinde herhangi bir surette işletmeden çekilmesi veya bu süre içinde işletmelerin tasfiyesi halinde, bu kazançlaro yılın kazancı sayılarak vergiye tabi tutulur.

1163 sayılı Kooperatifler Kanununa ya da özel kanunlara göre kurulan kooperatifler, ortağın sahip olabileceği en fazla pay tutarı dikkate alınmaksızın gayrimenkul ve iştirak hisselerinin satışından doğan kazanç istisnasından yararlanırlar. Ancak, iştirak hisseleriyle gayrimenkullerin satışından doğan kazanç; sermayeye eklenmeyerek özel bir fon hesabında gösterilir ve hiç bir şekilde ortaklara dağıtılmaz, kooperatifin amaçlarının gerçekleştirilmesinde kullanılır. Türk Ticaret Kanununun 391 inci maddesinin bu suretle gerçekleştirilecek sermaye artırımına aykırı hükümleri uygulanmaz.Bu hükümden yararlanan kurumların gayrimenkul ve iştirak hisselerinin satışından doğan kazancın tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun 38 inci maddesinin son fıkrası hükmü uygulanmaz.

Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra bu madde kapsamında yapılacak tescil işlemleri tapu ve kadastro harcından, lehe alınan paralar banka ve sigorta muameleleri vergisinden müstesnadır.

b) Bu Kanunun 8 inci maddesinin 5 numaralı bendi ile geçici 11 inci maddesine göre kurumlar vergisinden müstesna tutulan kazançlar, 1.1.1994-31.12.1998 tarihleri arasında 25 inci maddenin ikinci fıkrasında öngörülen %20 kurumlar vergisine tabi tutulmaz. Anonim şirketlerin kuruluşlarında veya sermayelerini artırdıkları sırada çıkardıkları hisse senetlerinin itibarı değerlerinin üzerinde elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin ikinci fıkrasının 6 numaralı bendinin (b) alt bendine göre tevkifata tabi tutulmaz. Vergiden istisna edilen diğer kazançlar için ise bu tevkifat %10 olarak uygulanır.

Geçici Madde 24 - (Ek: 25/5/1995 - 4108/32 md.)

Yurt dışında yapılan inşaat, onarma, montaj işleri ve teknik hizmetlerden sağlanan ve 1.1.1994-31.12.1998 tarihleri arasında Türkiye'de genel netice hesaplarına intikal ettirilen kazançlar, bu işlerle ilgili hasılatın en az %15'inin kambiyo mevzuatı gereğince Türkiye'ye döviz olarak getirildiğinin tevsik edilmesi şartıyla kurumlar vergisinden müstesnadır.

Vergiden müstesna tutulan bu kazançlar, Kurumlar Vergisi Kanununun 25 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre %20 oranlı kurumlar vergisine tabi tutulmaz.

Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının 6 numaralı bendinin (b) alt bendine göre bu kazançlar üzerinden yapılacak tevkifat oranları, halka açık anonim şirketlerde %5,diğer kurumlarda ise % 10 olarak uygulanır. Yurt dışında elde edilen bu kazançlara mahallinde uygulanan vergilerin oranının %25'in üzerinde olması halinde, bu oranın üzerinde uygulanan her bir puan için %0.75 oranında indirim yapılmak suretiyle uygulanır. Yurt dışında uygulanan vergi oranının halka açık şirketlerde %28.75, diğer kurumlarda ise %32.5 oranında olması durumunda bu tevkifat oranları "0" sıfır olarak uygulanır. Ancak indirimli vergi tevkifat oranından yararlanabilmek için yabancı memleketlerde inşaat, onarma, montaj ve teknik hizmetlerden sağlanan kazançlara uygulanan vergi oranının o ülkenin yetkili makamlarından alınan ve mahallindeki Türk elçilik veya konsoloslukları, yoksa mahallinde Türk menfaatlerini koruyan memleketin aynı mahiyetteki temsilcileri tarafından tasdik olunan vesikaların aslı ile yapılan işe ilişkin sözleşmenin bir örneğinin Türkiye'de bağlı bulunulan vergi dairesine yıllık beyanname verme süresi içinde ibraz edilmesi şarttır.

Geçici Madde 25- (Ek:25/5/1995-4108/32 md.)

1.1.1995-31.12.2000 yılları arasında uygulanmak üzere Kurumlar Vergisi mükelleflerince genel bütçeye dahil dairelere, katma bütçeli dairelere, il özel idarelerine, belediyelere, vakıflara veya köylere bağışlanan camilerin inşası dolayısı ile yapılan harcamalar veya camilerin inşası için anılan kuruluşlara yapılan her türlü bağış ve yardımlar ile mevcut camilerin idamesi için yapılan her türlü maddi ve ayni bağış ve yardımlar kurum kazancının tesbitinde gider olarak hasılattan indirilir.

Geçici Madde 26 - (Ek: 25/5/1995-4108/32 md.)

Kurumlar Vergisi Kanununun 25 inci maddesinin bu Kanunla değiştirilen ikinci fıkrası hükmü, 1995 yılı hesap döneminden itibaren elde edilen kazançlara uygulanır.

Yürürlük

Madde 47 - Bu kanun 1 Ocak 1950 tarihinde yürürlüğe girer.

Yetki

Madde 48 - Bu kanun hükümlerini Maliye Bakanı yürütür.