Müşterek Ve Müteselsil Sorumlu Sıfatıyla YMM Hakkında Ödeme Emri Düzenlemeye Yetkili Vergi Dairesi |
16 Şubat 2020 | ||||||
Yeminli mali müşavirin düzenlediği üretim tasdik raporları ile vergi ziyaı oluşmasına sebebiyet verdiğinden bahisle, müşterek ve müteselsil sorumlu sıfatıyla hakkında yeminli mali müşavirin bağlı bulunduğu Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından ödeme emri düzenlenmesinde yetki yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı hk. İstemin Özeti: Yeminli mali müşavir olan davacının 2009 ve 2010 yılları muhtelif dönemlerine ilişkin olarak ... Petrol Ürünleri Taşımacılık İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlediği üretim tasdik raporları ile vergi ziyaı oluşmasına sebebiyet verdiğinden bahisle, müşterek ve müteselsil sorumlu sıfatıyla hakkında düzenlenen ödeme emirlerini; davacı hakkında düzenlenen ve davacının sorumluluk şartlarının mevcut olup olmadığını ortaya koyan ihtilaf konusu ödeme emirlerinin dayanağı yeminli mali müşavir sorumluluk raporunun davacıya tebliğ edilmemesinin davacının savunma hakkını engellediği, raporun davacıya tebliğ edilmemesinin dava konusu vergilendirme işleminin esasını etkileyecek nitelikte şekil noksanlığı oluşturduğu, bu itibarla ödeme emirlerinin 2009 yılı vergi borcuna ilişkin kısmı yönünden hukuka uyarlık bulunmadığı; 2010 yılı vergi borcuna ilişkin kısmı yönünden ise; yeminli mali müşavirin müşterek ve müteselsilen sorumluluğu nedeniyle takibat yapılabilmesi için asıl borçlu hakkında yapılan tarhiyat ve kesilen cezaların tahakkuk edip, tahsil edilebilir safhaya gelmesi gerektiği, amme alacağının asıl borçlu şirketten tahsili için düzenlenen vergi ve ceza ihbarnamelerinin, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21. maddesi uyarınca 31.12.2015 tarihinde kapıya yapıştırılmak suretiyle tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nda öngörülen tebliğ usullerine uyulması gerekirken, bu düzenlemelere uyulmadan yapılan tebligatın usulsüz olduğu, ihtilafa esas vergi alacağının doğduğu 2010 yılını takip eden 2011 yılı başından itibaren 5 yıllık tarh zamanaşımı süresi içinde usulüne uygun şekilde tebliğ edilmeyen vergi ve cezaların tarh zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle iptal eden Vergi Mahkemesinin kararına yönelik istinaf başvurusunu; davacı hakkında asıl sorumlu olan özel tüketim vergisi mükellefinin bağlı bulunduğu vergi dairesi müdürlüğünce takibat yapılması gerekirken, takip yetkisi bulunmayan yeminli mali müşavir olan davacının bağlı bulunduğu vergi dairesi müdürlüğünce düzenlenen ödeme emirlerinde yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptali gerektiğinden, dava konusu ödeme emirlerini iptal eden mahkeme kararında sonucu itibarıyla isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle reddeden Ankara Bölge İdare Mahkemesi Üçüncü Vergi Dava Dairesi’nin kararının; 213 sayılı Kanun’un mükerrer 227. maddesinde, beyannameyi imzalayan veya tasdik raporunu düzenleyen meslek mensuplarının, imzaladıkları beyannamelerde veya düzenledikleri tasdik raporlarında yer alan bilgilerin defter kayıtlarına ve bu kayıtların dayanağını teşkil eden belgelere uygun olmamasından dolayı ortaya çıkan vergi ziyaına bağlı olarak salınacak vergi, ceza ve gecikme faizlerinden mükellefle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulacakları hükmünün yer aldığı, 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu’nun 12. maddesinde de aynı hükmün bulunduğu, 4 Sıra No.lu Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu Genel Tebliği’nin müşterek ve müteselsil sorumluluğun tespitine ilişkin bölümünde ise, sorumluluğu tespit edilen yeminli mali müşavirle ilgili takibatın, yeminli mali müşavirin bağlı bulunduğu vergi dairesince yerine getirileceğinin belirtildiği, asıl borçlu adına yapılan cezalı tarhiyata ilişkin tebligatın usule uygun olduğu, dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmeyen davacı hakkında düzenlenen ödeme emirlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir. Karar: Hüküm veren Danıştay Dördüncü ve Yedinci Dairelerince, 2575 sayılı Danıştay Kanunu’na 3619 sayılı Kanunla eklenen Ek 1. madde hükmü uyarınca birlikte yapılan toplantıda işin gereği görüşüldü: Temyiz başvurusu; yeminli mali müşavir olan davacının 2009 ve 2010 yıllarının muhtelif dönemlerine ilişkin olarak ... Petrol Ürünleri Taşımacılık İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlediği üretim tasdik raporları ile vergi ziyaı oluşmasına sebebiyet verdiğinden bahisle, müşterek ve müteselsil sorumlu sıfatıyla hakkında düzenlenen ödeme emirlerini iptal eden mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunu gerekçeli olarak reddeden bölge idare mahkemesi vergi dava dairesi kararının bozulması istemine ilişkindir. 213 sayılı VUK’un mükerrer 227. maddesinde, Maliye Bakanlığı’nın; vergi beyannamelerinin 3568 sayılı Kanun’a göre yetki almış serbest muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavir veya yeminli mali müşavirler tarafından da imzalanması mecburiyetini getirmeye, bu mecburiyeti beyanname çeşitleri, mükellef grupları ve faaliyet konuları itibarıyla ayrı ayrı uygulatmaya, bu uygulamalara ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkili olduğu belirtilmiş; aynı maddede, beyannameyi imzalayan veya tasdik raporunu düzenleyen meslek mensupları, imzaladıkları beyannamelerde veya düzenledikleri tasdik raporlarında yer alan bilgilerin defter kayıtlarına ve bu kayıtların dayanağını teşkil eden belgelere uygun olmamasından dolayı ortaya çıkan vergi ziyaına bağlı olarak salınacak vergi, ceza ve gecikme faizlerinden mükellefle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmuştur. 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu’nun 12. maddesinin 1. fıkrasında, yeminli mali müşavirlerin, gerçek ve tüzel kişilerin veya bunların teşebbüs ve işletmelerinin mali tablolarının ve beyannamelerinin mevzuat hükümleri, muhasebe prensipleri ile muhasebe standartlarına uygunluğunu ve hesapların denetim standartlarına göre incelediğini tasdik edecekleri; 2. fıkrasında, tasdik edecekleri belgeler, tasdik konuları ile tasdike ilişkin usul ve esasların; gerçek ve tüzel kişilerin mükellefiyet şekilleri, iş kolları ve ciroları, döviz kazandırıcı işlemleri, ithalat ve ihracatları, yatırımın miktarları ve nevileri ile belgelerin ibraz edileceği merciler esas alınmak suretiyle Maliye Bakanlığı’nca çıkarılacak yönetmeliklerle belirleneceği; 4. fıkrasında ise, yaptıkları tasdikin doğruluğundan sorumlu oldukları, yaptıkları tasdikin doğru olmaması halinde, tasdikin kapsamı ile sınırlı olmak üzere, ziyaa uğratılan vergilerden ve kesilecek cezalardan mükellefle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları, yaptıkları tasdikin kapsamını düzenleyecekleri raporda açıkça belirtecekleri hüküm altına alınmıştır. 3568 sayılı Kanun’un 12. maddesi hükmüne dayanılarak hazırlanan Yeminli Mali Müşavirlerin Tasdik Edecekleri Belgeler, Tasdik Konuları, Tasdike İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 20. maddesinin 2. fıkrasında, inceledikleri ve sonucunda tasdik raporu düzenledikleri konu ve belgelerin gerçeği yansıtmaması ve doğru olmaması halinde, ziyaa uğratılan vergilerden ve kesilecek cezalardan 213 ve 3568 sayılı Kanun hükümleri uyarınca mükellefle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları, bu sorumluluğun yerine getirilmesinde Borçlar Kanunu’nun “Tam teselsül” hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir. Mezkur Yönetmeliğin 7. maddesinin son fıkrasıyla verilen yetkiye dayanarak çıkarılan 30.07.1995 tarih ve 22359 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 18 Sıra No.lu Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu Genel Tebliği’nin müşterek ve müteselsil sorumluluğun tespitine ilişkin bölümünde ise, sorumluluğu tespit edilen yeminli mali müşavirle ilgili takibatın, yeminli mali müşavirin bağlı bulunduğu vergi dairesince yerine getirileceği kurala bağlanmıştır. Dosyanın ve Dairemizin E:2016/10562 sayısına kayıtlı dosyanın birlikte incelenmesinden; ... Petrol Ürünleri Taşımacılık İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin üretim tasdik raporlarını düzenleyen davacının, düzenlediği raporlar ile vergi ziyaı oluşmasına sebebiyet verdiğinden bahisle hakkında sorumluluk raporu düzenlenerek, asıl borçlu adına yapılan cezalı özel tüketim vergisi tarhiyatından müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğundan bahisle, davacının bağlı olduğu Seğmenler Vergi Dairesi Müdürlüğü’nce düzenlenen ödeme emirlerini iptal eden mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun, davalı vergi dairesinin yetkili olmadığı gerekçesiyle reddedildiği; öte yandan, Dairemizin 26.10.2017 gün ve E:2016/10562; K:2017/5837 sayılı kararı ile, asıl borçlu şirketin 2009 yılı muhtelif dönemlerine ilişkin cezalı tarhiyatlarını iptal eden mahkeme kararına yönelik temyiz isteminin, tarh zamanaşımının dolmasına kısa süre kala takdire sevk işlemi yapılarak, takdir komisyonunca herhangi bir inceleme yapılmadan vergi tekniği raporu ve/veya inceleme raporu düzenlenmesi halinde, zamanaşımının durdurulması amacıyla yapıldığı belirlenen takdire sevk işleminin tarh zamanaşımını durdurmasına hukuken olanak bulunmaması karşısında, davacı adına re’sen tarh edilen ve zamanaşımı süresi dolduktan sonra tebliğ edilen vergi ziyaı cezalı özel tüketim vergisinde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesi ile reddedildiği anlaşılmıştır. Yukarıda yer verilen hükümler uyarınca, dava konusu ödeme emirlerinin, davacı yeminli mali müşavirin bağlı bulunduğu Seğmenler Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından düzenlenmesinde yetki yönünden hukuka aykırılık bulunmadığından, istinaf yoluna konu mahkeme kararının esasının incelenmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenle, temyiz isteminin kabulüne ve bölge idare mahkemesi dava dairesi kararının bozulmasına, bozma kararı üzerine, yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Ankara Bölge İdare Mahkemesi Üçüncü Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, oyçokluğu ile karar verildi(*). (*) KARŞI OY: Temyiz başvurusu; yeminli mali müşavir olan davacının 2009 ve 2010 yıllarının muhtelif dönemlerine ilişkin olarak ... Petrol Ürünleri Taşımacılık İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlediği üretim tasdik raporları ile vergi ziyaı oluşmasına sebebiyet verdiğinden bahisle, müşterek ve müteselsil sorumlu sıfatıyla hakkında düzenlenen ödeme emirlerini iptal eden mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunu gerekçeli olarak reddeden bölge idare mahkemesi vergi dava dairesi kararının bozulması istemine ilişkindir. Dosyanın ve Dairemizin E:2016/10562 sayısına kayıtlı dosyanın birlikte incelenmesinden; asıl borçlu ... Petrol Ürünleri Taşımacılık İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin, 2009 yılının Eylül ila Aralık dönemlerine ilişkin olarak re'sen tarh edilen özel tüketim vergisi ile üç kat vergi ziyaı cezasına ilişkin işlemlerinin iptali istemiyle açtığı davada; Vergi Mahkemesinin kararıyla; muhteviyatı itibarıyla sahte belgelere dayanılarak alış-satış yapıldığına ilişkin vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca yapılmış somut bir tespit bulunmadığından takdir komisyonunca, vergi tekniği raporundaki tespitlere dayanılarak yapılan tarhiyatta isabet bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemlerin iptal edildiği, Dairemizin 26.10.2017 gün ve E:2016/10562; K:2017/5837 sayılı kararıyla anılan mahkeme kararına yönelik temyiz isteminin, davacı adına re'sen tarh edilen ve zamanaşımı süresi dolduktan sonra tebliğ edilen vergi ziyaı cezalı özel tüketim vergisinde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesi ile reddedildiği anlaşılmıştır. Bu itibarla, ödeme emirlerinin 2009 yılı borçlarına ilişkin kısmı yönünden, asıl borçlu açısından zamanaşımına uğradığı görülen vergi alacağının müşterek ve müteselsil sorumlu sıfatıyla davacıdan ödeme emri ile istenilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle, bölge idare mahkemesi vergi dava dairesi kararına yönelik temyiz isteminin belirtilen gerekçeyle reddi gerektiği oyu ile, karara, ödeme emirlerinin 2009 yılı borçlarına ilişkin kısmı yönünden katılmıyoruz. |