Çekimi tamamlanan ancak henüz yayınlanmaya (gelir elde edilmeye) başlanmayan dizi film ve sinema filmlerinin aktifleştirilmesi ve amortismana tabi tutulması |
20 Mayıs 2021 | |||||||||||||||||||||
T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Gelir Kanunları Usul Grup Müdürlüğü
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, firmanızın medya sektöründe faaliyet gösterdiği, dizi film ve sinema filmi çektiği, dizi filmlerin haftalık olarak çekildiği ve yayımlandığı belirtilerek, amortisman uygulamasının dizi film ve sinema filmi için de geçerli olup olmadığı, amortisman uygulanması durumunda her bölüm için ayrı alt hesap açılıp açılmayacağı ile hiç bir yayıncı kuruluş ile anlaşma sağlanamadığından dolayı yayına alınmamış ve gelir elde edilememiş olan bir kaç bölüm dizi film için katlanılan masrafların gider olarak dikkate alınıp alınamayacağı hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir. 213 sayılı Vergi Usul Kanununun; - 313 üncü maddesinde, işletmede bir yıldan fazla kullanılan ve yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunan gayrimenkullerle 269 uncu madde gereğince gayrimenkul gibi değerlenen iktisadi kıymetlerin, alet, edevat, mefruşat, demirbaş ve sinema filmlerinin birinci kısımdaki esaslara göre tespit edilen değerinin bu Kanun hükümlerine göre yok edilmesinin amortisman mevzuunu teşkil ettiği, - 315 inci maddesinde, mükelleflerin amortismana tabi iktisadi kıymetlerini Hazine ve Maliye Bakanlığının tespit ve ilan edeceği oranlar üzerinden itfa edecekleri, ilan edilecek oranların tespitinde iktisadi kıymetlerin faydalı ömürlerinin dikkate alınacağı, - 320 nci maddesinde, her yılın amortismanının ancak o yıla ait değerlemede nazara alınabileceği, amortismanın her hangi bir yıl yapılmamasından veya ilk uygulanan nispetten düşük bir hadle yapılmasından dolayı amortisman süresinin uzatılamayacağı hükme bağlanmıştır. Bu bağlamda, işletmede bir yıldan fazla kullanılan, yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunan ve envantere dahil bulunan iktisadi kıymetler için amortisman ayrılması mümkün bulunmakta olup, amortisman ayrılmasına iktisadi kıymetlerin aktife girdikleri hesap döneminden itibaren başlanması icap etmektedir. Aktife girme kavramı ise, iktisadi kıymetin iktisap edilerek defter kayıtlarına geçirilmesini, değerleme gününde envantere dahil olmasını ve kullanılmaya hazır halde bulundurulmasını ifade etmekte olup, iktisadi kıymetin işletmede fiilen kullanılmaya başlanması gerekli bulunmamaktadır. Diğer taraftan, Vergi Usul Kanunun 315 inci maddesinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden amortismana tabi iktisadi kıymetler için uygulanacak "Faydalı Ömür ve Amortisman Oranları" tespit edilmiş ve bu oranlar 339, 365, 389, 399, 406, 418, 439, 458 ve 506 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleri ile değişik 333 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği eki liste ile açıklanmıştır. Bahse konu listenin (44.9.1.1) sırasında, sinema filmlerinin faydalı ömrü 2 yıl ve amortisman oranı ilk yıl için %85, ikinci yıl için %15 olarak tespit edilmiş olup, bahse konu liste (amortisman) uygulamasında dizi film ve belgeseller, sinema filmleri gibi değerlendirilmektedir. Buna göre, çekimini yaptığınız dizi filmlerin ve sinema filmlerinin çekildikleri hesap döneminde aktifleştirilmesi ve bahse konu amortisman listesinin (44.9.1.1) bölümü kapsamında amortisman yoluyla itfa edilmeleri gerekmekte olup, bunların çekimi için yapılan harcamaların ilgili dönemlerde doğrudan gider olarak kayıtlara alınması mümkün değildir. Ayrıca, değerleme günü itibarıyla envanterde/aktifte yer alan filmlerin amortisman yoluyla itfasına başlanılması için, filmlerin yayımlanmaya ve gelir elde edilmeye başlanmış olması aranmamakta olup, yayımlanmaya hazır halde bulunması yeterlidir. Bunun yanı sıra, her yılın amortismanının ancak o yıla ait değerlemede nazara alınabileceği, ilgili olduğu yılda ayrılmayan amortismanın sonraki yıllarda ayrılamayacağı tabiidir. Öte yandan, tek düzen muhasebe sisteminin uygulanmasına ilişkin açıklamalar, 26/12/1992 tarih ve 21447 mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 1 Sıra No.lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği ve daha sonra bu konuda yayımlanan diğer tebliğlerde yapılmış olup, muhasebe kayıtlarının; muhasebenin temel kavramlarına, muhasebe politikalarının açıklanması ve mali tablolar ilkelerine, tekdüzen hesap planı ve işleyişine ilişkin yapılan düzenlemelere ve kayıtların kanuni sürelerinde yapılması hususunda mevzuat hükümlerine uygun olarak yapılması gerekmektedir. Bilgi edinilmesini rica ederim. (*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir. (**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır. |