İşverenler EYT Düzenlemesine Hazır Mı? |
12 Eylül 2022 | |
Sosyal güvenlikte son günlerin en popüler konusu hiç kuşkusuz emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) ile ilgili yapılması planlanan düzenleme. İktidar bu düzenlemenin 2022 Aralık ayında Meclis gündemine geleceğini beyan etti. Dolayısıyla da EYT’liler 2023 yılı başında mutlu sona ulaşacaklarını umut etmeye başladılar. EYT meselesinin neden kaynaklandığı, kazanılmış bir hak kaybının olup olmadığı, alternatif çözümlerin neler olduğu, SGK’ya maddi yükünün ne kadar olabileceği gibi hususlar kamuoyunda sıkça tartışıldı ve birçok köşe yazısına da konu edildi. Dolayısıyla konunun bu boyutunu tekrar ele alıp tartışmaya gerek yok. Ancak EYT düzenlemesinin ele alınması gereken ve ihmal edilmiş bir yönü var. Acaba EYT sorununun çözümlenmesi işverenleri nasıl etkileyecek? EYT konusunun ciddi şekilde tartışılmaya başlandığı günlerde Sayın Cumhurbaşkanı tarafından bir açıklamada bulunulmuş ve EYT’den faydalanacak kişilerin çalışmaya devam edip çift maaş alacakları söylenmişti. Hiç kuşkusuz durum EYT’ye hak kazanan kişinin tercihine göre değişiklik gösterebilecek. Başka bir ifadeyle toplu bir önyargıda bulunmak doğru değil. Peki, yapılacak EYT düzenlemesi sonucunda sigortalıların çalışma hayatına katılım açısından hangi senaryolar karşımıza çıkabilir? 1- Sigortalı EYT düzenlemesinden yararlanmayı hak etse bile emekli olmayıp çalışmaya devam edebilir. Sigortalılara yaşlılık aylığı bağlanabilmesi için çalıştığı işinden ayrılması ve yazılı istekte bulunması gerekiyor. Bu nedenle emekli olduktan sonra SGDP ödeyerek çalışma imkânı bulunan işçiler hem yaşlılık aylığını bağlatmak hem de kıdem tazminatı alabilmek için istifa etmeyi tercih etmekteler. İşçinin emekli olduktan sonra aynı işyerinde çalışmaya devam etmesi halinde de kıdem tazminatı ödenmesi mümkün olmakta. Bu durumda, emeklilik nedeniyle ödenen kıdem tazminatının önceki dönemi sıfırlamamakta, nihai olarak işyerinde ayrılma halinde ise kıdem tazminatının son işten ayrılma tarihindeki ücret ve bütün süre üzerinden hesaplanması gerekmekte ve önceki ödenen kıdem tazminatı sadece mahsuba konu olmaktadır. Sonuç olarak EYT düzenlemesi sonucunda işverenler ciddi anlamda kıdem tazminatı yükü ile karşı karşıya kalabilecekler. Dolayısıyla işverenlerin olası bir EYT düzenlemesi neticesinde emekli olacak çalışanlarını şimdiden tespit etmesi, ödenecek kıdem tazminatı tutarları için tahmini hesaplamalar yapmaları ve kıdem tazminatı tutarları için karşılık ayırmaları faydalı olacaktır. Ayrıca EYT düzenlemesi nedeniyle emekliliğe hak kazanan çalışanların, işveren tarafından çalışmaya devam etmesinin istenmesi halinde, ücret pazarlığı noktasında avantajlı olacaklarını söylememiz yanlış olmayacaktır. Bu durum da işverenler açısından önümüzdeki yıl ayrı bir sorun olarak karşımıza çıkacaktır diyebiliriz. Yapılan denetimlerde işverenlerin, 4/a kapsamında sigortalı sayılan kişiler için işe giriş bildirgesini vermediğinin anlaşılması halinde bildirgeyi vermekle yükümlü olanlar hakkında her bir sigortalı için aylık asgari ücretin iki katı tutarında idari para cezası uygulanıyor. Ayrıca tespit tarihinden itibaren bir yıl içinde Kurumca tekrar bildirge verilmediğinin anlaşılması halinde, bildirgeyi vermekle yükümlü olanlar hakkında bu defa her bir sigortalı için aylık asgari ücretin beş katı tutarında idari para cezası uygulanıyor. 12.09.2022
|