Yemek Parası İstisnasında 2024 Yılı Beklentileri |
29 Aralık 2023 | |
Çalışanların yemek ihtiyacı işyerinde yemek hizmeti sunularak karşılandığı takdirde gelir vergisi ve sigorta priminden istisna tutulmuştur. Bu hizmetin işyerinde yemek verilmeyip çalışanlara yemek parası veya yemek kartı verilerek sunulması halinde ise istisna tutarlar hariç gelir vergisi ve sigorta primine tabi tutulmaktadır. Gelir vergisi ve damga vergisi uygulamalarında çalışanlara nakit ödenen yemek paraları 1 Aralık 2022 tarihinden önce istisna kapsamında sayılmazken 1 Aralık 2022 tarihinden itibaren işyerinde yemek verilmemesi ve banka kanalıyla ödenmesi kaydıyla, çalışanlara nakden ödenen yemek paralarının yemek kartlarında olduğu gibi 2023 yılı itibariyle 110 TL’si gelir vergisi ve damga vergisinden istisna tutulmuştur. Sosyal güvenlik uygulamalarında ise yemek kartına yüklenen paralar evvelce ayni yardım kabul edilmiş ve tutarına bakılmaksızın tamamı; nakit ödenen yemek paralarının günlük brüt asgari ücretin % 6’sı istisna kapsamında değerlendirilmiş idi. 1 Aralık 2022 sonrasında ise gerek nakit olarak ödenen yemek paralarının, gerekse yemek kartına yüklenen paraların brüt asgari ücretin % 23,65’i (2023/Temmuz ila Aralık ayları için 105,75 TL’lik kısmı) sigorta priminden istisna tutulmuştur. Ne var ki, yemek parasından istisna tutulan rakamın vergi ve SGK uygulamalarında farklı belirlenmesinden kaynaklanan hesap karmaşasından tutun da istisna tutarın bir öğün için yeterli gelmediğine, hatta yemek kartlarının market alışverişlerinde kullanılmasına izin verilmemesi gibi bir çok konuda sözkonusu uygulamalar eleştiri konusu olabilmektedir. 1-Nakden ödenen veya karta yüklenen yemek paralarındaki istisna tutarın vergi ve sosyal güvenlik uygulamalarında ayrı ayrı belirlenmiş olması, hesap karmaşasına neden oluyor. Her iki uygulamadaki istisna rakamlarının eşitlenmesi, bordro uygulamalarında yaşanan sorunların önüne geçeceği gibi sahadaki hesap karmaşasını da ortadan kaldıracaktır. Vergi ve sosyal güvenlik mevzuatındaki istisna rakamlar arasında cüz’i bir rakamın (110,00 -105,70 = 4,30 TL) bulunduğu dikkate alındığında, mevzuatta yapılacak küçük bir değişiklikle uygulamada yaşanan büyük bir sorun giderilmiş olacaktır. Kaldı ki aylık prim ve hizmet belgesi ile muhtasar beyannamesinin tek belge altında birleştirilmesindeki hedeflerden birisinin de vergi ve sosyal güvenlik mevzuatındaki istisnaların birbiriyle uyumlu hale getirilmesi olduğu dikkate alındığında, bu yönde yapılacak çalışmalar muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin amacına da uygun olacaktır. 2- İstisna tutulan rakam sağlıklı bir öğün için yeterli değil. Sahada birçok firma, çalışanlarına SGK istisna sınırı olan 105,70 TL üzerinden yemek parası vermekte veya yemek kartına yükleme yapmaktadır. İstisna rakam artırıldığı takdirde firmaların çalışanlara ödeyeceği yemek parası da aynı tutarda artacaktır. Günümüz şartlarında 105,70 TL ile sağlıklı bir öğün yemek yenilmesi pek de mümkün olmadığından her ne kadar 2024 yılında istisna tutulacak rakam artacak olsa da istisna rakamda günümüz ekonomik koşullarına göre ciddi bir artışa ihtiyaç duyulmaktadır. 3- Yemek kartlarının market alışverişlerinde kullanılmasına izin verilmemesinin sonuçları işverenlere yansıtılıyor. Çalışanların yemek kartlarına yüklenen paraları nerelerde harcandığının işverenlerce takibi mümkün olmamasına rağmen yemek hizmeti veren işletmeler dışında kullanıldığının tespiti halinde;
Açıklanmıştır. Bu yönde yapılacak bir tespit sonrası katlanılacak maliyet sadece yemek paralarına isabet eden primlerin gecikme zammıyla birlikte ödenmesiyle sınırlı kalmayıp aynı zamanda her bir aya ilişkin iki asgari ücrete varan idari para cezasıyla karşılaşılmasına, ayrıca o yıldaki asgari ücret desteklerinin tamamının gecikme zammıyla birlikte geri ödenmesine de neden olacaktır. Bu bağlamda günlük 105,70 TL ile bir öğün yemek yemenin mümkün olmaması nedeniyle yemeğini evinden getiren veya marketten aldığı malzemeyle yemek ihtiyacını karşılamaya çalışan işçiler de dikkate alınarak yemek kartlarına yüklenen paraların hiç değilse market alışverişlerinde kullanılmasına müsaade edilmesi yerinde olacaktır. 4- Vejetaryen olma veya yemek menüsünü tercihlerine uygun bulmama gibi nedenlerle yemekhane hizmetlerinden yararlanamayan çalışanlara ödenen yemek parasından dolayı gelir vergisi istisnasından yararlanılamıyor. Sosyal güvenlik uygulamalarında ise aynı işyerinde bazı sigortalılara işyerinde, bazı sigortalılara yemek hizmeti sağlayan işyerlerinde yemek verilmesi durumunda gerek nakit ödenen gerekse yemek kartına yüklenen paralardan dolayı sigorta prim istisnasından yararlanılması mümkün bulunmaktadır. Bu bakımdan vejetaryen olma veya yemek menüsünü tercihlerine uygun bulmayan çalışanların yanı sıra oruç tutan veya çölyak, gut gibi sağlık sorunları nedeniyle işyerindeki yemek hizmetinden yararlanmayan çalışanların da olduğu göz önünde bulundurularak bu gibi durumlarda sigorta prim istisnasında olduğu gibi gelir vergisi ve damga vergisi istisnasından da yararlanılması gerektiği aşikardır. Eyüp Sabri Demirci
|