Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Mücevherde KDV açıklaması (10.02.09) PDF Yazdır e-Posta
10 Şubat 2009

 

İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Alaattin Kameroğlu, mücevherde bir süredir devam eden KDV-ÖTV tartışmasına açıklık getirdi.

KDV-ÖTV ekseninde gelinen durumun ve yaratılan tartışmaların Türk kuyumcularını çok üzdüğünü belirten Kameroğlu, şunları söyledi:

"2004 yılından sonra Türk Kuyumculuk Sektörü’nde yaşanan bir sorun kamuoyu tarafından hep yanlış anlaşıldı ve anlatıldı. Burada kafaları karıştıran iki konu var: “Bitmiş, mamül mücevher ile mücevher yapımında kullanılan değerli maden ve taşlar”

Başta altın olmak üzere dünyanın hiçbir yerinde finans aracı olan değerli maden ve taşlara KDV uygulanmadığını belirten Kameroğlu, "Değerli taşlar da aynı şekilde “çıplak taş” olarak bir finans entrümanı olarak kullanılır. Ancak değerli taşlar, bir mücevher üretiminde kullanıldıktan sonra farklı bir anlam taşır" dedi.

Türk mücevher sektörünün son yıllarda büyük bir atılım yaparak, büyük bir ihracat potansiyeline kavuştuğunu, ancak tam da bu patlama sürecinde, KDV-ÖTV kaosu yaratılarak sektörün sıkıntıya sokulduğunu kaydeden Kameroğlu, şunları söyledi:

"Bugün Türkiye’de “üretim” yapmakta olan kuyumcu esnafı, yapacağı mücevherde kullanacağı değerli taşları alırken yüzde 20 ÖTV (Özel Tüketim Vergisi) ödemek zorundadır. Yani “üretim” sürecine, “tüketim” vergisi salınmıştır...

Buna karşılık olarak, Türkiye’deki fabrikalarının üretim kapasitelerini düşürerek ya da kapatarak Çin, Dubai, Hindistan gibi ülkelere giden kuyumcu firmaları; “hiçbir vergi ödemeden” bu değerli taşları alarak mücevher üretebilmekte; üstüne üstlük bu mücevherleri Türkiye’ye ithal ederken sadece ama sadece “işçilik bedeli” KDV’ye konu olmakta; mücevher üzerindeki taşlar için tek kuruş vergi ödenmemektedir.

Türkiye’deki kuyum üretiminin yüzde 85’i, ihracatın ise yüzde 100’ü İstanbul’dan yapılmaktadır. Biz, kuyumculuk sektörü adına önemli çalışmalara imza atan İKO olarak, Türkiye’deki imalatçı-perakendeci 30 bin kuyumcu ve 250 bin çalışan adına konuşuyoruz. Tüm kuyumcular odalarıyla beraber biz ülkemiz yararına çalışmalara imza atmaya çalışırken yaratılan bu kısır çekişme ortamlarından zarar görmekteyiz. Zaten krize direnmeye çalışırken bir de sektörümüzle alakası olmayan sorunlar; her gün 250 kişinin işsiz kaldığı bir ortamda umut verici olmamaktadır."

http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/10972118.asp?gid=229