Lüks tüketim konusunda birçok araştırma var. Daha önce çeşitli araştırmalarda ifade edilen rakamlara göre, dünya genelinde lüks tüketim sektörünün 200 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Türkiye'nin bu pazardan aldığı payın da yüzde 2'leri (4 milyar dolar) bulacağı ifade ediliyor.
Lüks tüketimin artışı, lüks marka mağazalarının hızla yayılmasından da anlaşılıyor. Bu konudaki son araştırmayı Ernst&Young yaptı.
Lüksk tüketimi mercek altına alan Ernst&Young'ın (E&Y) Milano ofisi, iki üniversiteyle birlikte hazırladığı raporda, moda ve lüks tüketim sektöründe faaliyet gösteren bazı şirketlerin ekonomik ve finansal performanslarını inceledi.
Ernst&Young Türkiye Genel Müdürü Osman Dinçbaş, moda ve mücevherat sektörüne yönelik bu araştırmanın dünyada bir ilk olduğunu söyleyerek şöyle devam etti:
"Temel olarak halka açık moda ve mücevherat şirketlerinin mali tabloları incelendi. Konsolide satış rakamlarının en az 150 milyon euro olması şarttı. Ayrıca bütün mali tabloların halka açık olması gerekiyordu.
İncelenen sektörler deri ve ipek aksesuarları, spor ürünleri, yüksek moda hazır giyim ürünleri, güzellik ürünleri, optik ürünler, mücevherat takı ve saatler ve perakende moda diye ayırıldı."


'Çok kârlılar, yeni mağazalar açıyorlar'

Ernst&Young'ın araştırmasında yer alan 39 moda ve lüks tüketim şirketinin toplam satışlarının 150 milyar euro olduğu ve çok kârlı şirketler olduğu belirlendi. Dinçbaş, lüks marka şirketlerindeki durumu şöyle özetledi:
"Çok yüksek bir vergi ve faiz öncesi kârlılık görüyoruz. Yüzde 15'ten yukarı bu. Bu büyük bir artış. İkincisi özellikle yüksek moda ürünleri üreten ve satan şirketlerin satışlarında büyük bir patlama olduğu gözleniyor. Sermayelerindeki dönüş oranlarının arttığını, yeni zincir mağaza yatırımları yaptıklarını görüyoruz" diye konuştu.
Bilançolara bakıldığı zaman da iki önemli unsurun dikkati çektiğini anlatan Dinçbaş, "Birisi tüm sektörlerin ortalamasında cari oranın 2'nin üzerinde olması. Bu yüksek bir oran. İkincisi de sektördeki vade oranları enteresan. Vadeyi en kısa tutan sektör perakende moda sektörü. Ortalama vade 28 gün" dedi.
Bu çalışmanın son yıllarda dünyada yaşanan nakit fazlalığı ve zenginliğin artmasını doğrular nitelikte olduğunu kaydeden Dinçbaş şunları söyledi:
"Çünkü dünyada zenginlik arttıkça lüks tüketim de artıyor. Ortaya çıkan fonları lüks tüketim şirketleri doğru değerlendirip büyüyorlar. Yeni mağazalar açıyorlar. Tüketicinin bizzat ayağına gidiyorlar. Kendi kendini tetikleyen bir zincire dönüşüyor."

Devler aksesuar işine girdi

Ernst&Young'ın hazırladığı raporda şu sonuçlara ulaşıldı:

  2006 yılı, çok başarılı ekonomik ve mali performans gösteren moda ve lüks tüketim şirketlerinin konsolidasyon yılı oldu.

  Aksesuar (deri ürünleri ve ayakkabı) ve perakende moda alanında faaliyet gösteren şirketler başarılarını sürdürdüler. Bu iki grup büyüme hızı, kârlılık ve yatırımlar açısından en yüksek performansı sergilediler. Özellikle aksesuar işinin yüksek getirisi bir kez daha kanıtlandı. Bu durum, moda dünyasının halka açık veya olmayan büyük devlerinin, son birkaç yıldır, aksesuar işine girme nedenlerini de açıklıyor.

  En başarılı şirketler arasında, ABD şirketleri bulunuyor. ABD şirketleri iç piyasaya çok bağımlı bir yapı sergiliyorlar. Perakende işinde dikey entegrasyon uyguladıkları için piyasaya hemen tepki verebiliyorlar.

  Genel ortalamada, duran varlık ağırlığının yüzde 46 seviyesinde gerçekleşmesi, moda ve lüks tüketim şirketlerinin son yıllarda daha sermaye yoğun bir yapıya geçtiklerini gösteriyor. Son olarak, büyük şirketlerin daha büyük yatırım yapma kapasiteleri bulunuyor. Ancak, bu şirketler kendi markalarına ve faaliyetlerine yatırım yaparak büyümek yerine, dışarıdan büyüme yolunu tercih ediyorlar.

http://www.milliyet.com.tr/2007/09/24/ekonomi/axeko03.html