Vergi adaleti başka bahara kaldı |
04 Mayıs 2009 | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Vergi Konseyi tarafından üç yıldır üzerinde tartışılarak tasarı haline getirilen Gelir Vergisi Yasa Tasarısı bu kez de Maliye Bakanlığı koltuğuna oturan Mehmet Şimşek'in onayını bekleyecek. Mayıs ayı içinde Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine gelmesi beklenen Gelir Vergisi Yasa Tasarısı şimdi de Maliye Bakanlığı'nda görev değişikliğine takılıyor. Üç yıldır üzerinde çalışılan ve vergi adaletini sağlamayı hedefleyen tasarının şimdi de yeni bakan Mehmet Şimşek, tarafından ele alınacağını belirten vergi uzmanları, tasarının yasalaşarak 2010'da yürürlüğe girmesinin giderek zorlaştığı görüşünde.
Vergi kaçağını önlemek, vergide adaleti sağlamak gibi hedeflerle oluşturulan Vergi Konseyi tarafından üç yıldır üzerinde tartışılarak tasarı haline getirilen Gelir Vergisi Yasa Tasarısı, hâlen Maliye Bakanlığı'nda bekliyor.
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın görevinden ayrılması nedeniyle TBMM'ye gelmesi gecikecek olan tasarı için Vergi Konseyi'nin en kritik toplantılardan biri dün iptal edildi. Vergi uzmanlarına göre Vergi Konseyi üyelerinin katılacağı toplantının iptali, vergide adalet hedefleyen yasa tasarısının TBMM'ye inme olasılığını da zayıflattığı gibi yasanın 2010'da yürürlüğe girme şansını da ortadan kaldırıyor.
Türkiye'nin Uluslararası Para Fonu (IMF) ile yapacağı anlaşmanın da önemli kriterlerinden biri olan yasa tasarısıyla hedeflenen en önemli değişiklik belirlenen bazı sektörlerde ortalamanın altında gelir beyan edenlere yönelik önlemler olacak. Gelir beyanı dışında harcamaları dikkate alınmasını öngören tasarı kabul edilirse bir vergi mükellefi sadece gelir beyanını değil yaptığı harcamaları da bildirmek zorunda kalacak. Harcamaları gelir beyanından fazla olan mükellef ise harcamanın kaynağını açıklamakla yükümlü hale getirilecek. Harcamanın kaynağını açıklayamayan mükellef, gelir ve harcama arasındaki farkın vergisini ödemek zorunda kalacak.
Bu konu tasarının en tartışmalı konusu. Tasarıya önce "Nereden buldun" sorusuyla giren maddeye ilişkin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın geçtiğimiz günlerde "IMF'nin isteği üzerine hiç kimseye nereden buldun diye sorulmasına izin vermem. Vergi barışı gündemdeyken kimseye bu soruyu soramayız" demesi tasarıyı tehlikeyle sokan nedenlerden biri olmuştu. Tasarıda yapılan değişiklik ise kimi zaman asgari ücretin bile altında vergi veren kimi meslek gruplarında harcamalar üzerinden vergi takibini öngörüyordu.
Örneğin avukat, doktor, kuyumcu gibi birçok faaliyet grubunda 1 milyon 615 bin 541 mükellefin 2007'de verdiği beyannamelere göre kuyumcular ayda 653, diş hekimleri 592, lokantacılar 256, doktorlar bin 597 avukatlar ise bin 540 TL net gelir elde etmiş görünüyor.
İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (İSMMMO) Başkanı Yahya Arıkan'a göre yapılacak değişiklik esas olarak üçlü bir sacayağından oluşuyor. Arıkan, "Gider beyanı esası ilk nokta. Beyanname, ön kontrol yani açıklanacak beyanın ön araştırması ikinci nokta. Asgari Gayri Safi Hasıla, yani özellikle hizmet sektöründeki mükelleflerin ortalama gelir beyanlarının karşılaştırılması sistemi de üçüncü nokta" diyor. Gelişmiş ülkelerde mükellefe harcamanın kaynağının sorulduğunu söyleyen Arıkan'a göre, bu tasarı ancak kapsamlı bir vergi reformu ile birlikte gerçekleşirse uygulanabilir. "Tasarının onaylanması siyasi iradeye bağlı" diye konuşan Arıkan, Maliye Bakanlığı koltuğuna oturan Mehmet Şimşek'in yaklaşımının da tasarının kaderini belirleyeceği görüşünde.
Adını vermek istemeyen bir Vergi Konseyi üyesine göre ise tasarı gelir ve harcama karşılaştırmasına dayanmazsa bir işe yarayacak gibi görünmüyor. Vergi Konseyi üyesinin diğer önerileri ise şöyle sıralanıyor: "Gelir vergisi oranı düşürülmeli. Küçük esnafı basit usül olarak adlandırılan vergi sisteminden kurtarmak ve böylece ciddi ölçüde tahsil edilemeyen vergileri sisteme katmak gerekir. Vatandaşın belgenin peşine düşmesini sağlamak şarttır. Bazı konularda KDV oranını düşürmek ve böylece belge almamayı cazip olmaktan çıkarmak ve denetimleri artırarak cezayı ağırlaştırmakta gereklidir."
Vergi Konseyi Başkanı Mustafa Uysal ise yeni tasarı hakkında konuşmaktan kaçınıyor ve çalışmayı "henüz çok ham" olarak yorumluyor ve "üzerinde çalışılıyor bile diyemiyoruz" diyor.
Yıllardır az vergi ödedikleri gerekçesiyle eleştirilen meslek mensupları ise sorunun sistemden kaynaklandığı görüşünde. Yeni tasarı hazırlanırken kendilerine danışılmadığını söyleyen sektör ve kurum temsilcileri şunları söylüyor:
İstanbul Diş Hekimleri Odası Başkanı Mustafa Düğencioğlu: Vergi daireleri mükelleflerin ancak yüzde 4'ünü denetliyor. Türkiye'deki vergi sistemi "yukarıdan sinek uçurmuyorsun alttan develer geçiyor" şeklinde. Adil bir sistem gelirse biz de adil oluruz.
İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Alaattin Kameroğlu: Devlet son yıllarda biraz daha kolaycılığı seçti. Umudu KDV, ÖTV gibi vergilere bağladı. Denetimler de yok denecek kadar az. Gelir beyanı rakamları gerçekçi değil ama sistem yanlış.
Türkiye Lokantacılar Federasyonu Başkanı İsmail Sezer: Ödediğimiz vergiler dikkate alınmıyor. Benim esnafım tam sekiz kalem kayda girmeyen vergi ödüyor. Lokantalarda denetimler hiç eksik değil. Aynı "özen"in doktor, kuyumcu, avukat gibi gruplara da gösterilmesini bekliyoruz.
Türkiye Barolar Birliği Genel Sekreteri Güneş Gürseler: Avukatlar gider gösterme aşamasında çok sınırlı olanaklara sahip. Yeni kanunda giderlerin vergiden düşürülmesi konusu da düzenlenmeli.
Vergi Denetmenleri Derneği İnternet Sitesi'nden alınmıştır.
|