Skip to content

Narrow screen resolution Wide screen resolution Auto adjust screen size Increase font size Decrease font size Default font size default color brick color green color
Tazminat için işçi çıkarıp krizi bahane ediyorlar (01.06.09) PDF Yazdır e-Posta
01 Haziran 2009

Özel sektörün krizi fırsat bilip işçi çıkarma yoluna gittiğini belirten Gedikli, “Ne yazık ki özel sektör krizi bahane ederek işçi çıkardı” dedi ve ekledi: “Sırf kıdem tazminatından dolayı işçi çıkarıyor, bunu önceden de yapıyorlardı”

Tazminat için işçi çıkarıp krizi bahane ediyorlar

AK Parti Ekonomi İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Bülent Gedikli, işsizliğin krizde artışında işvereni sorumlu tuttu. Gedikli, “Özel sektörün son başvurması gereken yol olan işten çıkarma, krize karşı verilen ilk tepki oldu. Özel sektör krizi bahane ederek işçi çıkardı. Bu bir fırsatçılıktır. Özel sektör sırf kıdem tazminatından dolayı işçi çıkarıyor” dedi. Gedikli, işsizlik sorununda son dönemde yaşanan ekonomik gelişmelere karşı işverenin davranış şekline dikkat etmek gerektiğini ifade etti.

VERİLEN İLK TEPKİ BU!

Gedikli, “İlk verilen tepki işçi çıkarmak oluyor. Böyle bir eğilim var bizim özel sektörde. Halbuki başka tedbirler alırsınız. O tedbirleri aldıktan sonra belki en son başvuracağınız çare olması gerekirken, ilk başvurulan çare oluyor ve bunu da çok kolay yapıyorlar” dedi. Haziran ayından itibaren süresi dolacak olan vergi teşviklerinde uzatım talepleri olduğunun anımsatılması üzerine Gedikli, bu konuyu hükümetin karara bağlayacak olmasına karşın, uzatıma sıcak bakmadığını ifade etti. Gedikli, şöyle konuştu:

VERGİDE UZATIMA GİDERSEK...

“Benim görüşüm şu; bu tür teşvik tedbirlerini sırayla uygulamak lazım. Aksi taktirde o zaman teşvik, teşvik olmaktan çıkıyor. Vergi indirimleri büt-çeye büyük yük getireceğini, bütçenin de önümüzdeki yıllarda sıkıntı yaşayacağını düşünürsek, bu tedbirleri almakta daha dikkatli olmak gerekir. Çünkü bugün vazgeçtiğiniz vergiyi yarın daha fazlasıyla geri almak durumunda kalabilirsiniz.

ELBETTE DEĞERLENDİRİLİR

Dolayısıyla bu tedbirleri belli bir süreyle uygulamak daha doğru bir yaklaşım gibi geliyor. Bunun değerlendirmesini hükümet yapar. 3 aylık süre içinde alınan tedbirler ne getirdi. Bir üç ay daha uygulanması ne getirir hükümet daha iyi değerlendirir.”

Düşüş süreci artık bitti

Bülent Gedikli, ekonominin 2009 küçülme oranına ilişkin farklı beklentiler konusunda ise, "İlk çeyrekte en kötüyü görmüşsek o zaman o rakamlar makul rakamlardır. Üçüncü çeyrekte artık büyüme potansiyelinin harekete geçeceğini düşünüyorum. Yılın ikinci yarısında olumlu ivme ile ilk yarısındaki durum telafi edilecek. Daha fazla düşüşün olacağını düşünmüyorum" dedi.

Çıkış için bankaların trende uyması lazım


2009'un ikinci yarısından itibaren ekonominin çıkışa geçeceği öngörüsünde bulunan Gedikli, “Gelen son veriler de benim bu görüşümü doğruluyor. Özellikle güven endekslerinde iyileşmeler öncü göstergelerdir. Bu veriler iyileşme açısından bize bir şey sunuyor. Sanayi üretimindeki düşüşler artık yavaşladı. Kapasite kullanım oranı hafif de olsa artık döndü. Bunları öncü göstergeler olarak yorumlarsak önümüzdeki iki aydan itibaren yavaş yavaş iyileşme trendi başlayacak. Ama bankaların da bu trende girmesi lazım. Bankaların kredilendirme mekanizmaların çalıştığını da düşünürsek artık normal seyre döneceğiz diye düşünüyoruz ekonomide. Ekonomi bundan sonra iyileşme çizgisine doğru gidiyor” diye konuştu.

IMF'nin eski şartları bize uygun değildi

IMF ile süreci değerlendiren Gedikli, “Şimdi niye IMF ile anlaşılmadı diye bizim hükümeti eleştiriyorlar. Türkiye aslında farklılaşmış. IMF ile görüşmeler devam ediyor. IMF'nin öne sürdüğü şartlar bir kere bu kriz ortamında Türkiye için uygun şartlar değildi. Ben bu duruma dejavu diyorum. 1999'da kriz olduğunda, hükümet o zaman bir mali-milat çıkardı. Bununla sermayenin çöküşüne sebep oldular. Bu yüzden şartların bize uyması lazım. Ama olumlu bir gelişme olduğunu görüyoruz” dedi.

http://yenisafak.com.tr/Ekonomi/?t=01.06.2009&i=189774